Page 188 - Türk Dili ve Edebiyatı - 9 | Beceri Temelli
P. 188

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                          TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 9          97

                                     Metindeki olay örgüsünü belirler.
             5.ÜNİTE > Roman    Kazanım A.2.5.
             Alan Becerileri: Okuma Becerisi  Genel Beceriler: Yaratıcı Düşünme Becerisi
             Etkinlik İsmi                    ROMANDA OLAY ÖRGÜSÜ                                20 dk.
             Amacı      Metin çözümlemeleri sayesinde romanda olay örgüsünün önemini kavrayabilmek.  Bireysel

             Yönerge  Aşağıdaki metni okuyunuz ve soruları metne göre cevaplayınız.



                                              O TOPRAKLAR BİZİMDİ
               (...)

               Manay’dan gecenin tam ortasında çıktılar. Ama tümü birden değil. İki arabayla çıktılar. Arabanın
               birinde bir çuval buğday, öbüründe bir çuval. Yani tutulurlarsa birinci arabadaki buğday elden gi-
               decek, öbürleri ise geri dönecekler. İkinci arabada bizim Çibin Seyyar’ın oğluyla başka biri daha var.
               Gittiler. Or’u sabaha yakın bir zamanda, karanlık yeryüzünden kalkmadan önce, geçeceklerdi. Or
               Kapı’ya yaklaşırlarken daha karanlıkmış ortalık. Yolun sağ tarafında çalılar çatırdar gibi olmuş. Taz
               Kamil atın yularlarını çekmiş, hayvanı durdurmuş. Ama besmele çekip arabadan inmeye vakit kal-
               madan yine çalılar çatırdamış ve at homurdanarak arabayı gerisin geri itmiş. Taz Kamil korkmuş. Eh,
               korkmuş ama insanoğlu bu, ne kadar korkar! Bir çalı bu zelzele değil ya! Etrafta yaşayan insan yok.
               Tanrının ovası bu! Korkulu mezar taşlarını insanlar yaparlar, çalıyı Tanrı, diye düşünmüş Taz Kamil,
               arabadan inmiş çalılara doğru yürümüş. Ama çalılara varmadan çalıların gerisinden büyük bir karaca
               atlamış, Taz Kamil’in arabasının ilerlediği yolun tam ortasında durmuş, kafasını kaldırıp Taz Kamil’e
               bakmış. Ova bu oğlum, ova! Kırım dağlarındaki karacalara da benzemiyormuş. Çok boynuzlu. Uzun
               boynuzlu. Duruyormuş yolun ortasında, kafası dimdik bizim Taz Kamil’e bakıyormuş. Gerilemiş Ka-
               mil. Gerisin geri arabaya yaklaşmış, arabasının tahtasını tutmuş; Rabbi-Yessir üstüne Rabbi-Yessir.
               Sonra usulcacık arabasına tırmanmış ve atının yularlarını eline almış. Karşıdaki karaca sıçraya sıçraya
               arabadan bir yüz adım kadar uzaklaşmış, durmuş, kafasını gene Taz Kamil’den yana çevirmiş. Sonra
               neredendir gelip Kamil’in kulaklarına sokulan bir uğultuyla fısıltılı “Veba!”, “Veba!” sesleri ilişmiş.
               Öyle babam!.. Taz Kamil de “İza semi’tüm bit-tauni” ayetini hatırlar hatırlamaz arabasını geri Manay’a
               çevirmiş. Manay’a dönerken yolda Or Kapı’ya ilerleyen bizim Çibin’in oğluna rastlamış, gördüklerini
               bir bir anlatmış. Ama inanmamışlar, ötekiler. Ovada karaca ne arar, demişler. Ama yok babam; Taz
               Kamil göreceğini görmüş, duyacağını duymuş, söyleyeceğini söylemiş; ayakları kesin gitmem, demiş.
               Helal hayvan gavur memleketinden geldi, Müslümanlara haber veriyor, demiş. Benim yerim Manay,
               ölürsem de Manay, kalırsam da Manay! demiş…”

                (...)
                                                                                Cengiz Dağcı, O Topraklar Bizimdi



             1.  Taz Kamil’in yola çıkmasına sebep olabilecek üç olayı aşağıdaki tabloya yazınız.




                  Birinci olay


                  İkinci olay



                  Üçüncü olay






                                                                                                   187
   183   184   185   186   187   188   189   190   191   192   193