Page 5 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 4.Ünite
P. 5
2 Ders Saatine Göre
Görsel 4.1: Yumuşama Dönemi (Temsilî)
Bir önceki ünitede öğrendiklerinizden ve yukarıdaki görselden (Görsel 4.1) yola çıkarak
Yumuşama Dönemi’nde (1962-1979) iki süper güç arasındaki ilişki ve bu ilişkinin dünya siya-
setine etkilerinin neler olabileceği ile ilgili düşüncelerinizi paylaşınız.
4.1 YUMUŞAMA DÖNEMİ’NDE ORTAYA ÇIKAN SİYASİ VE ASKERÎ
GELİŞMELER
4.1.1. Yumuşama Dönemi (Detant)
Yumuşama Dönemi, Doğu-Batı blokları arasında savaş tehlikesinin azalması ile siyasi, ekonomik,
kültürel ve teknolojik anlaşmaların artması olarak tanımlanır. Bu dönem, uluslararası sisteme hâkim
olan devletlerin, yeryüzünün herhangi bir bölgesinde çıkacak bir çatışmanın küresel bir savaşa yol aç-
maması için belirli kurallar içinde tedbirli hareket ettikleri dönemdir.
Stalin’in ölümünden (1953) sonra iktidara gelen Kruşçev (Kruçev), Batı ile ilişkilerin geliştirilmesi için
politik adımlar attı. Kruşçev bu çerçevede Federal Almanya’yı tanıdı, Avusturya ile anlaşma yaparak bu
ülkedeki askerlerini geri çekti, Japonya ile barış antlaşması imzaladı ve Batı’nın silahsızlanmaya dair
önerilerinden bir kısmını kabul etti. Kruşçev’in kişisel yönetim anlayışı da yumuşamanın ortaya çıkma-
sında etkili oldu. Kruşçev, barış içinde bir arada yaşama ilkesine özel bir anlam yükledi.
Sovyetlerin 1957’de başlattığı Sputnik Programı ile nükleer teknolojide uzay çağı başladı. 1957’den
sonra dehşet dengesinin ortaya çıkması istikrarı beraberinde getirdi. Dehşet dengesinin temelinde her
iki ülkenin ikinci vuruş yeteneğine bir başka deyişle karşılık verme imkânına sahip olması yatmaktaydı.
Dolayısıyla en güçlü saldırı bile karşı tarafın ikinci vuruş yeteneği olduğu sürece, nükleer bir savaşa yol
açabilirdi. Kıtaları doğrudan vurabilen füzeler, uzun menzilli uçaklar ve aynı anda birden fazla hedefi
147