Page 14 - Tarih 10 | Çalışma Defteri-3
P. 14

Açık Uçlu Sorular




         Aşağıda verilen metinleri okuyunuz. Soruları, bu metinleri göz önünde bulundurarak cevaplayınız.


























           Türk Cihan Hâkimiyeti Mefkûresi”


           Türk hükümdarlarının, dünyadaki diğer devlet ve milletleri hâkimiyeti altına alarak yönetmesi fikrine “Türk Cihan
           Hâkimiyeti Mefkûresi” denmiştir. Türk tarihinde, devlet kurma ve yönetme yetkisinin ilahi olarak hükümdara veril-
           diğine inanılmış ve buna kut inancı denmiştir. Oğuz Kağan Destanı ve Kök Türk Kitabeleri'nde de geçen kut inancı
           gereği, Türk kağanının sadece Türklerin değil tüm dünyanın hükümdarı olduğuna inanılmış ve fetihler de bunun için

           gerçekleştirilmiştir. Bilge Kağan; kitabelerde “Türk Tanrısı, Türk milleti yok olmasın diye beni kağanlığa oturttu.”
           diyerek bu anlayışı dile getirmiştir.

           Oğuz Kağan’a göre gök, Türk devletinin otağı, güneş ise bayrağıdır. Türk inanışına göre Türk kağanı, göğün altındaki bü-
           tün ülkelerin hükümdarı gibi düşünülmüş ve bu durum Hun, Kök Türk ve Selçuklu devlet geleneğinde çok açık bir motif

           olarak işlenmiştir. Kaşgarlı Mahmut bunu “Tanrı devlet güneşini Türklerin burcunda doğdurmuş, göklerdeki dairelere
           benzeyen devletleri onun saltanatı etrafında döndürmüş, yeryüzünün hâkimi yapmıştır.” şeklinde ifade etmiştir.

           Türk Cihan Hâkimiyeti Mefkûresi, İslamiyet’in kabulünden sonra Nizam-ı Âlem fikri ile birleşerek Osmanlı Devleti ta-

           rafından ileri seviyeye taşınmıştır. Türklerde hiçbir devirde önemini yitirmeyen bu ideal, Osmanlı Devleti’nin Kuruluş
           Devri’nde Yıldırım Bayezid ile Timur’u karşı karşıya getirmiştir. Osmanlı Devleti, Yıldırım Bayezid zamanında Anado-
           lu’nun büyük bir bölümünde hâkimiyet kurarak merkezî otoritesini Türk beyliklerine kabul ettirmiştir. Anadolu’da
           Türk siyasi birliğini sağlarken topraklarını aldığı beyler Timur’a sığınmıştır.  Bu dönemde İstanbul’u da fethetmek

           isteyen Osmanlılar, doğudan gelen Timur tehdidi ile karşı karşıya kalmıştır. 1393’te Bağdat’ı alarak buradaki Celâyir-
           lilere son veren Timur; İran, Kafkasya ve Azerbaycan’ı ele geçirerek topraklarını batı yönünde genişletmiştir. Timur,
           Celâyirli ve Karakoyunlu Devleti’nin topraklarını ele geçirince Celâyir Hükümdarı Ahmet ve Karakoyunlu hükümdarı
           Kara Yusuf, Yıldırım Bayezid’e sığınmıştır. Suriye Seferi sırasında, Yıldırım Bayezid'e gönderdiği mektuplarda Timur;

           Yıldırım Bayezid’den kendi hâkimiyetini tanımasını, Karakoyunlu Hükümdarı Kara Yusuf’un kendisine teslim edilme-
           sini, şehzadelerden birinin rehine olarak kendisine gönderilmesini ve Anadolu beylerinden alınan toprakların eski
           sahiplerine geri verilmesini istemiştir. Timur'un isteklerini Yıldırım Bayezid'in reddetmesi üzerine Timur, büyük bir
           ordu ile Anadolu’ya girmiş, Ankara’ya kadar ilerlemiştir.








                                            ORTAÖĞRETİM    14 TARİH-10
                                        GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19