Page 304 - Defterim - Felsefe 10
P. 304
44. ÜNİTE
9. Hegel’e göre felsefe, nesnelerin düşünceyle görülme- 11. İnsanların düşünce ve görüşlerini serbestçe ifade
si, düşünceyle ele alınmasıdır. Düşünme kendi kendi- etmesi doğruların ve gerçeklerin ortaya çıkmasına
siyle beslenir; dışarıdan sağlanacak bir gerece gerek ve kavranmasına katkıda bulunur. Bir düşünürün
yoktur. Hegel gerçeğe, deneye hiç başvurmadan dü- dediği gibi düşüncelerin savunulmasından gerçekler
şünceyle ulaşmaya çalışır. doğar.
Hegel’in bu yaklaşımında temel aldığı görüş aşağı- Aşağıdakilerden hangisi bu görüşü destekler?
dakilerden hangisidir? A) Devletin ekonomik alana müdahalesinin azaldığı
A) Bilginin kaynağı duyumlar değil, akıldır. bireylerin özgürce ekonomik girişimde bulunduğu
B) Doğuştan gelen hiçbir kavram yoktur, tüm kav- dönemlerde toplumsal refah yükselmiştir.
ramlar yaşantılar yoluyla kazanılar.
C) Bilgi ancak mistik bir sezgi ile elde edilir. B) Bilim ve felsefedeki başlıca ilerlemeler düşünce ve
D) Düşünme yetisi bireyin algıladıklarıyla sınırlıdır. inanç özgürlüğünün olduğu dönemlerde ve ülke-
E) Düşünce yalnızca bir eylem aracıdır ve ancak bir lerde gerçekleşmiştir.
araç olarak değer taşır. C) Bireyin yeteneklerini özgürce geliştirdiği eğitim
(1999-ÖSS İPTAL) ortamlarında dünyada iz bırakan sanatçılar ye-
tişmiştir.
D) Bireylerin yurttaş olarak haklarının korunduğu
toplumlarda oluşan güven ortamı insanların daha
üretken olmalarını sağlamıştır.
E) Çeşitli düşünce ve görüşlerin bir arada yaşaması
ilk önce değişik kültürlerle iletişim olanağı bulan
10. Bir araştırmayı tamamladığım zaman sonuçlarımı toplumlarda görülmüştür. (2000-ÖSS)
ve dayanaklarımı önce meslektaşlarımın katıldığı
bilimsel toplantılarda sunarım. Eğer bir yanlışlık ya
da eksiklik bulunmazsa çalışmamı makale hâline ge- 12. Aristoteles yönetim biçimlerini anlatırken şöyle de-
tirip bir dergiye yollarım. Derginin editörler kurulu Felsef i O kuma ve Y azma mektedir: “Devlet birçok kişi tarafından yönetilirse
makalemi uygun görürse iki ya da üç hakemden gö- bu ona tıpkı giderleri toplulukça karşılanan bir şö-
rüş ister. Her hakem ayrı ayrı makalemin yayımlan- lenin tek kişinin hazırlayacağı şölenden daha üstün
ması hakkındaki görüşünü derginin editörüne bildi- olması gibi bir üstünlük sağlar. Onun içindir ki ço-
rir. Hakemler araştırmamda yanlış bulursa editör bu ğunluk birçok durumda her kim olursa olsun tek bir
yanlışları bana yazılı olarak iletir. Ben bu yanlışları kişiden daha iyi yargıçtır. Ayrıca çokluk daha güç bo-
düzeltebilirsem süreç yeniden başlar. Ancak bunları zulur ve kıstırılır. Kötü bir anında olan ya da konuya
düzeltemezsem aylarca uğraşarak bulduğum sonuç-
ları unutup çalışmaya yeniden başlarım. ilişkin çok güçlü duyguları bulunan bir kişinin yar-
Bilimsel çalışmanın bu parçada anlatılan evresi gısı ister istemez çarpık olacaktır. “Öte yandan bir
aşağıdakilerden hangisiyle özetlenebilir? kitlenin yargıda bulunması durumunda kitleyi oluştu-
ran her kişinin aynı anda aynı duygulara kapılmasını
A) Bilimsel bilgi bilimsel yönteme uygun biçimde ya-
pılan deneyler sonucunda elde edilir. ve yargısını çarpıtmasını ayarlamak güçtür.”
B) Farklı bilim dalları arasındaki dayanışma bilim- Aristoteles bu sözleriyle aşağıdakilerden hangisini
sel gelişmeyi hızlandırır. vurgulamaktadır?
C) Bilim adamının sahip olduğu dünya görüşü ne tür A) Yönetim yetkisinin birçok kişiye dağıtılmasının ik-
bilimsel çalışma yapacağını ve bulgularını nasıl tidar kavgasını önleyeceğini
yorumlayacağını etkileyebilir. B) Devlet işlerinde iş bölümünün halk arasındaki da-
D) Bir bilginin bilimselliğinin yetkili bilim çevresince yanışmayı artıracağını
denetlenip onaylanması gerekir. C) Yönetim sorumluluğunun bir gruba paylaştırılma-
E) Bugün birtakım olguları açıklamada yararlanılan sı gerektiğini
bir bilimsel görüş zamanla yerini başka bir bilim- D) Kişilerin grup içinde yalnız başlarına olduğundan
sel görüşe terk edebilir.
daha duygulu davrandıklarını
(2000-ÖSS)
E) İnsanın mutluluğa ancak toplum içindeyken eri-
şebileceğini
(2000-ÖSS)
302