Page 102 - Defterim TDE 9
P. 102

TEST – 1                                                2. ÜNİTE: HİKÂYE


          1.  Modern edebiyatta hikâye kavramı yerine çoğu        3.  Ahırın avlusunda oynarken aşağıda gümüş söğütler
             zaman öykü kavramı kullanılmaktadır. Öykü                altında görülmeyen derenin hazin şırıltısını işitirdik.
             ya da hikâye, gerçek ya da gerçeğe yakın bir olayı       Evimiz, iç çitin büyük kestane ağaçları arkasında
             aktaran kısa ve düzyazı şeklindeki anlatılardır.         kaybolmuş gibiydi. Annem İstanbul’a gittiği için
             Kısa oluşu, yalın bir olay örgüsüne sahip olması,        benden bir yaş küçük olan kardeşim Hasan’la
             genellikle önemli bir olay ya da sahne aracılığıyla tek   artık Dadaruh’un yanından hiç ayrılmıyorduk. Bu,
             ve yoğun bir etki uyandırması, az sayıda karaktere       babamın seyisi, ihtiyar bir adamdı.
             yer vermesiyle roman ve diğer anlatı türlerinden
                                                                      Bu parçada hikâyenin yapı unsurlarından hangisi
             ayrılır. Dünya edebiyatında hikâye türünün ilk
                                                                      belirgin değildir?
             örneklerini İtalyan yazar Boccacio vermiştir. Ahmet
             Mithat Efendi’nin Letaif-i Rivayat adlı eseri Türk       A) Anlatıcı      B) Kişi           C) Mekân
             edebiyatında ilk hikâye kitabı kabul edilir.
                                                                              D) Olay             E) Zaman
             Parçaya göre aşağıdaki yargılardan hangisi
             doğrudur?
                                                                DEFTERİM TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 9 — ÇOKTAN SEÇMELİ SORULAR
             A) Hikâye türü Türk edebiyatına İtalyan
                edebiyatından geçmiştir.
                                                                  4.  I.  Dereden tepeden uzun uzun konuştuk. Bu arada
             B) Türk edebiyatının en başarılı hikâyecisi Ahmet          her gün, sabahın beşinde çalar saatin sesiyle
                Mithat Efendi’dir.                                      uyandığını, gaz ocağına çaydanlığı oturttuğunu,
                                                                        bulaşıkları yıkadığını, çarşıdan ekmek peynir
             C) Hikâye, anlatmaya bağlı diğer türlere göre kişi
                                                                        aldığını, altıya doğru kardeşlerinin karnını
                ve olay yönüyle daha sınırlıdır.
                                                                        tek tek doyurup, altı buçukta omuz omuza
             D) Hikâyenin olay örgüsü fantastik ögeleri                 işçi kalabalığıyla vapura binip yedide Köprü’ye
                barındırmaktadır.                                       geldiğini, yediyi çeyrek geçe de atölyede işbaşı
                                                                        yaptığını öğrendim.
             E) Boccacio kendisinden önce yazılmış hikâyelerden          — Peki, ne olacak bunun sonu?
                etkilenmiştir.                                           — Ne gibi amca?
                                                                         — Meselâ, bir imkân çıksa karşına. Tekrardan
                                                                        okula girip sonunda da kaptan olmak ister
                                                                        miydin?

                                                                      II.  Yaz yeni başlamıştı. O gün ilk sıcaktı. Vapur
          2.  Murat’ın hayvanla uğraşacak vakti yoktu. O, gelen
                                                                        bekliyorduk. Gelen vapurdan iskeleye öyle
             dört beygirliyi herkesten fazla merak ediyordu.
                                                                        insanlar indi ki her gün İstanbul kazan ben
             Hayvanı bıraktı, yokuştan inen traktöre doğru
                                                                        kepçe dolaştığım hâlde onlara rastlamamıştım.
             koştu.
                                                                        Kimlerdir? Ne iş yaparlar? Nasıl yaşarlar? Nerede
             Bu parçada kullanılan anlatıcı ve bakış açısı              otururlar? Ne dertleri var? Şu, uzun saçlı bir
             hangisinde doğru verilmiştir?                              keman hocasına benzeyen adam kim olabilir? Bu,
                                                                        Harbi Umumî ihtiyat zabiti hâlini muhafaza eden
                   Anlatıcı    Bakış açısı
                                                                        kıranta adam o zamandan beri ne iş yapmıştı ki
                                                                        hiç değişmemişti?
             A) Üçüncü kişi    Hâkim
             B) Üçüncü kişi    Gözlemci                               Aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangisi bu
                                                                      parçalardan biriyle ilişkilendirilemez?
             C) Birinci kişi   Kahraman
                                                                      A) İç çözümleme                B) Olay anlatımı
             D) Birinci kişi   Gözlemci
                                                                      C) Özetleme                    D) İç konuşma
             E) İkinci kişi    Hâkim
                                                                                       E) Diyalog











                     2. Ünite Çoktan Seçmeli Sorular


   100
   97   98   99   100   101   102   103   104   105   106   107