Page 31 - Defterim TDE 9
P. 31

Karşılaştırma:  Birbiriyle  ilişkili  iki  varlık  ya  da  kavramın  benzer  ve  zıt  yönleriyle
            açıklanmasına  karşılaştırma  denir.  Karşılaştırma  bir  düşünceyi  kanıtlamak  amacıyla
            yapılır.





                     Karagöz kişileriyle orta oyunu kişileri birbirlerine benzedikleri için birisi için
                     söylenecek ötekisi için de geçerlidir. Kişiler giyim, kuşam, tavır, davranış,
                     sözlerle belirlendiği gibi belli bir bölgenin, belirli bir uğraşın veya sakatlığın
                  ÖRNEK   değişmeleri, ünlü türemesi, ünsüz düşmesi, ünsüz türemesi, ünsüz değişmeleri,
                     zorunluluğuyla  da  dillerini  çarpıtırlar.  Bu  çarpıklık  ünlü  uyumu,  ünlü

                     ünsüz benzeşmesi, benzeşmezlik, hece kaynaşması, ikizleme, metatez ve dil
                     bilime aykırılıklarda görülür.
                                                            Metin And, 100 Soruda Türk Tiyatrosu Tarihi


                     Çözümleme: Parçada, yazar Karagöz ile orta oyunu kişilerini benzerlik
                     yönünden karşılaştırmıştır.




            Benzetme: Aralarında ortak bir yön bulunan iki varlık ya da kavramdan özelliği zayıf
            olanın  güçlü  olandan  hareketle  anlatılmasına  denir.  Yazar,  düşüncelerini  benzetme
            kullanarak somutlaştırabilir.

                  ÖRNEK   Kış,  böyle  kurulmuş  bir  çalar  saat  gibi  onları  bekler;  yaza,  tam  vaktinde

                     uyandırırdı.
                                                                     Sait Faik Abasıyanık, Bütün Eserleri


                     Çözümleme: Cümlede kış, bir çalar saate benzetilmiştir.



            Sayısal Verilerden Yararlanma: İleri sürülen  düşüncenin desteklenmesi, inandırıcı-
            lığının arttırılması için konuyla ilgili rakamlardan, tarihlerden, anketlerden, ölçekler
            veya istatistiki bilgilerden yararlanılmasıdır.



                     Sait  Faik  ilk  kez  bir  hikâyesinde  daha  iyi  bir  düzenin  kurulabilmesi  için
                     -alegorik de olsa- yol göstermeye çabalıyor: Aşağıdaki satırları o güzelim
                     “Sinağrit Baba”da okuyoruz: Bir kişinin aklı ile hiçbir şeyin hâlledilemeyeceğini
                     bilmesidir. Ancak bütün balıklar oltaya tutulan hemcinslerini kurtarmanın
                     tek çaresinin koşup o yakamoz yapan ipi koparmak olduğunu akıl ettikleri
                  ÖRNEK   22 hikâyenin 13’ü kentte, 8’i adada, 1’i köyde geçiyor. 22 hikâyenin 20’si
                     zaman, bu hareketin bir neticesi ve faydası olabilirdi.”

                     şimdiki zamanda, 2’si geçmiş zamanda geçiyor. 22 hikâyenin 22’sinde de
                     anlatıcı birinci kişidir.
                                                                     Fethi Naci, Sait Faik’in Hikâyeciliği

                     Çözümleme: Fethi Naci, Sait Faik’in hikâyelerini değerlendirirken
                     doğruluğunun veya yanlışlığının kanıtlanması mümkün olan sayısal
                     verilerden yararlanmıştır.



                                                                                                                        29
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36