Page 317 - 3 ADIM AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI
P. 317
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI
Roman 4 TEST
B
1. Roman sürecinin yolculuğa benzetilmesi hâlinde ka- 3. Aşağıdaki parçaların hangisinde fiziksel ve ruhsal
rakter, anlatı haritasında okurun rehberi ve yol göste- portreye yer verilmemiştir?
ricisidir. Bazen ondan geride, bazen ondan önde, çoğu
A) Yeşillikler arasında bahçıvanın kambur sırtı. Hâlâ
zaman da onunla birlikte yani aynı hizada yürür. Bunun
aynı noktada. Bir nebat, bir toprak parçası üstünde
bir yolculuk olduğunun ayrımında olan okur; ----.
ne ısrar! Bütün ruhi ticaretini mert ve asil tabiatla
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden han- yapan adam: Kendini ona emniyetle veriyor ve ne-
gisi getirilmelidir? batla, toprakla açtığı hesab-ı câride aldanmayaca-
ğını biliyor, bunun için sakin ve kendinden emin,
A) zihni edebiyat disiplini tarafından şekillenmiş, este- çalışıyor; bunun için yirmi santimetrekare bir toprak
tik doyumu bu yolla yapılanmış olan okurdur parçası üstünde, güneşin altında, saatlerce, yorul-
B) romandan zihnine doğru akan hayatı, düzgün anla- madan, mazbut bir heyecanla didinip duruyor
tılmış karakterler aracılığıyla kendi hayatına sokabi- B) Onun başı önüne eğilmişti ve kaşları çatılmıştı. Yü-
lir zünde hiçbir nokta kımıldamıyor. Zayıf vücudunun
C) yazara ulaşmak için karaktere ulaşması gerektiğini ve öne doğru bükülmüş dar ve düşük omuzlarının
bilir, yazar hakkında merak ettiği her şeye roman üstünde ağır ve sağlam teşekkülüyle bu baş, iğreti
sayesinde ulaşabilir gibi duruyor ve üstünde kendi kendine her an yeni
bir biçime giren şapkası, yüzünden daha canlı görü-
D) yolculuğunun nereye varacağının farkındalığıyla
karakteri analiz eder. nüyordu. İçinde korku var.
C) Bir gün Büyükada’da Meral’le yarım tur yapıyor-
E) kendini olayın içinde hissederek karakterin ne ya-
duk. Arabamız madene girdi. Rüzgârlı bir sonbahar
pacağını ya da ne yapamayacağını yazar kadar iyi
akşamıydı. Sağ tarafımızda, koyu kurşuniden laci-
bilir
verde doğru kirli nüanslarla çırpınan denizin rengi,
yaklaşan geceyi emerek çürüyordu. Soğuk havada
ruhlarımıza kadar giren bir kasvet vardı. Konuşamı-
yorduk. Aramızda his intikalleri gittikçe zayıflıyordu.
Meral’in soğuk avucumdaki incecik eli buz gibiydi.
D) Kendisi şişmanca olmakla birlikte büyük ela göz-
leriyle sinirli yaradılışının kararlılık ve metanetini
gösteren geniş yüzünü boyadığı kırmızı renkle Ro-
malıları andırıyordu. Mükemmel bir sıhhatle haya-
tın daima güzel yanını gördüğünden neşeli, şen bir
tabiata sahip olarak gezdiği memleketlerde çiçek-
leri açtıran bahar gibi geçtiği gönüllerde muhabbet
uyandıran gençliğinin en parlak, en coşkun bir dö-
2. • Seniha’nın hastalanıp Büyükada’daki halası Necibe
Hanım’ın konağına gitmesi. nemindeydi.
E) Odisya bir bahçıvan çocuğudur. En iyi o yüzer, balık
• Seniha’nın rahatsızlanması. Faik Bey’in Fransa hak-
kında sürekli konuşması sonucu Seniha’nın bunalı- tutar, şarkı söyler, kürek çekerdi. Garip bir çocuk-
ma girmesi. tu. Birdenbire kederlenirdi. En çok üzüldüğü şey,
kendisine ehemmiyet verilmediğini sezmesi idi. En
• Avrupa merakı olan Seniha’nın evden çıkıp Avru-
pa’ya gitmesi ve ailesinin ardından yaşadığı sıkıntı- alelade şeylerden bile bütün dünyaya küskün bir hâl
lar. alırdı. Sonra en küçük bir müşfik söze karşı kahra-
manlıklar göstermek isterdi. En çekindiği şey kavga
Bu yargılardan idi.
I. Olay örgüsü
II. Mekân
III. Zaman
IV. Kişiler
yapı unsurlarının hangisine ulaşılamaz?
A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II
D) II ve IV E) III ve IV
317