Page 15 - Sanat Tarihi -12
P. 15
SANAT TARİHİNE GİRİŞ 1.
ÜNİTE
Sanatı; duygu ve düşünceleri etkileme gücünden hareketle “İnsanların,
tabiat karşısındaki duygu ve düşüncelerini çizgi, renk, biçim, ses, söz ve
ritm gibi unsurlarla güzel ve etkili bir biçimde, kişisel bir üslupla ifade
etme çabasıdır.” diye tanımlayabiliriz.
Sanatın tanımı yapılırken estetik (güzellik ile güzelliği araştıran felsefe
dalı) kavramı ön plana çıkarılmıştır. Fakat bu kavramlar her dönemin,
bölgenin, toplumun ve bireyin bakış açısına göre değişen göreceli kavram-
lardır. Evrensellik ise sanatın en temel niteliğini ortaya koymaktadır. Çünkü
sanatın her türlü kişisel veya yerel nitelendirmeyi ve sınıflandırmayı aşan bir
yapısı vardır. Sanatçı eserlerinde içinde yaşadığı toplumun kültürünü ve
dünyaya bakış açısını yansıtırken başka toplumların kültürlerinden de
etkilenir ve eseri ile başka insanları ve toplumları etkiler.
Sanat eserleri, sanatçının kendine özgü duygu, düşünce, heyecan, Görsel 1.2
İbrahim Çallı’nın “Hatay’ın Anavatana Hasreti”
hayal gücü ve yeteneklerini yansıttığı gibi diğer insanların da duygu, adlı tablosu sanat eserinin özgün, tek ve evrensel
düşünce ve hayal dünyasını geliştiren eserlerdir. Sanat eserlerinin en olma özelliklerinin hepsine birden sahiptir.
önemli özellikleri özgün, tek ve evrensel olmasıdır (Görsel 1.2). Daha
önce yapılmış olan bir eserin taklit edilmesiyle ortaya çıkan ürün ne kadar
güzel olsa da sanat eseri olarak kabul edilmez. Çünkü sanat eseri
sanatçının gördüğü, kavradığı ve gerçeklik olarak kabul ettiği, ruhunda
hissettiği duyguların çeşitli şekilde anlatılmasıdır. Sanatçı; herkesten
farklı hisseden, düşünen, yorumlayan ve bunları eserlerine farklı şekilde
yansıtan kişidir.
Sanat eserlerinin tarihsel gelişimini inceleyen bilim dalıdır. Sanatın
tanımının tarih boyunca sürekli değişmesine rağmen sanat tarihi sanattaki
değişimlere bir sistem çerçevesinde bakarak bunları sınıflandırmayı,
şekillendirilmelerini anlamayı ve yorumlamayı amaç edinmiştir. Sanat
eserlerinin ortaya çıkışı, gelişimi, birbirlerine ve topluma etkileri sanat
tarihinin konusunu oluşturur. Dünyanın herhangi bir köşesinde veya
herhangi bir çağın belirli bir dönemindeki sanatsal faaliyetler sanat
tarihinin ilgi alanına girmektedir. Genel bir sanat tarihi yanında, yalnızca
belirli bir sanata yönelik özel sanat tarihleri de vardır (Görsel 1.3). Belirli
özellikleriyle birbirinden ayrılan bu sanatlar arasındaki ilişkiler kadar,
aynı sanatın içinde yer alan üslup ve ekollerin (Barok, Roman vb.) birbiriyle
olan ilişkileri de sanat tarihinin inceleme alanına girmektedir.
Sanat tarihi, aynı zamanda bir sanat yapıtının belirli bir kültürün
veya sanatçının sanat yaşamının hangi döneminde oluşturulduğunun
belirlenmesi ve sanatçının kendisinden sonrakiler üzerinde yarattığı etkiyi
değerlendirilmesi çalışmalarıdır. Sanat geleneklerinin üslup ve biçim olarak
tarihsel süreç içinde kavranması da sanat tarihinin ilgi alanı içindedir. Bu da
temelde çeşitli sanat üsluplarının, dönemlerinin, akımlarının ve tarihsel Görsel 1.3
sanat ekollerinin incelenmesini gerektirir. Budist Tapınağı, Çin sanatı
15