Page 8 - Felsefe 11 | Çalışma Defteri 8
P. 8
Eşleştirme
Kutucukların içindeki açıklamaları sayfanın sağ tarafında yer alan filozof veya düşünürlerin görüş-
leriyle eşleştirip uygun gelen harfleri kutucukların yanındaki yuvarlağın içine yazınız.
Ona göre bilim, kesin olduğu iddia edilen tümevarıma
dayanmaz. Çünkü tümevarımla kurulan bilimsel bir
1 kuramın deneysel olarak ve kesin bir şekilde doğrulu- F. Nietzsche A
ğunun ortaya konması imkânsızdır. “Yanlışlanabilirlik
ilkesi” onun bilim kuramının temelini oluşturur.
Bilim, paradigmaların değişimiyle sıçramalar yaparak
ilerler. Bu sıçramaları bilimsel devrim olarak nitelendi-
rir. Paradigma, ortaya çıkan yeni anlayış ve gelişmeler
2 doğrultusunda değişebilir. Ona göre bilim 4 aşamadan Henri Bergson B
geçerek ilerler. Bunlar;
1) Bilim öncesi dönem, 2) Olağan bilim dönemi,
3) Bunalımlar, 4) Devrim
Var olan tüm ahlak sistemlerine karşı çıkarak gelenek-
sel ahlakın dışında yeni bir ahlak sistemi kurmaya çalı-
3 şır. Kendini gerçekleştirebilen insan, bir tür "üst-insan" J. P. Sartre C
olur. Üst insan insanoğlunun amacı olmalıdır. İnsanın
kendini aşması ve üst insanı yaratması gerekmektedir.
Ona göre taşıma felsefeyle düşünme değirmeni dön-
mez. Kendi felsefemizi kendimiz üretmek zorundayız.
4 Buna karşın başka felsefelere sırt çevirmek de yanlış Thomas Khun Ç
olur. Toplumca yapmamız gereken şey, yaşama etkisi
olan, kendine özgü özelliklerle bezenmiş çağdaş bir
kültürle ortaya çıkmaktır.
O, felsefenin Antik Yunan’da başlamadığını doğa karşı-
sında duyulan şaşkınlıktan doğduğunu belirtmektedir.
Türk kültürünün de dünya kültürleri içerisinde büyük
5 katkısı bulunduğunu; ne kadar eski ve zengin olduğu- Nurettin Topçu D
nu göstermeye çalışmıştır. Türk düşüncesini Mezopo-
tamya ve Sümer düşüncesiyle ilişkilendirerek araların-
da anlamlı bir bağlantı olduğunu belirtmiştir.
Entüisyonizm akımını kurdu. Ona göre sezgi, gerçeği
dolaysız kavrarken iç güdüden yararlanır. Sezgi, kendi
6 bilincine varmış iç güdüdür. Gerçeği bize kavratacak Karl Popper E
olan da sezgidir. Sezgi bize gerçekliğin şemasını değil
de bizzat kendisini bilme imkanı verir.
İnsanın şuurlu hareketini idealist bir hareket olarak
görür ve ahlaki görüşleri açısından ona “isyan ahlakı”
adını verir. İsyan ahlakı; insanın iman, irade ve sorum-
7 luluk gözeterek özgür iradesiyle aklını kullanmasıdır. Nermi Uygur F
Birey, özgür iradesiyle aklını kullanırsa toplumda ay-
dınlanma meydana gelir ve toplumu bozucu etkiler-
den arındırır.
İnsanın önceden belirlenmiş bir özle dünyada bulun-
madığını, seçimleriyle özünü ve asıl olarak kendini
8 oluşturduğunu söyler. İnsanın hayat karşısındaki özü- Mübahat Türker Küyel G
nü oluşturma gücü, seçim yapabilmesinden yani özgür
olmasından kaynaklıdır. İnsanın özgürlüğü doğuştan
değil bilinci sayesinde vardır.
ORTAÖĞRETİM 8 FELSEFE-11
GENEL MÜDÜRLÜĞÜ