Page 39 - Coğrafya 10 | 1.Ünite
P. 39
10. Sınıf
BİTKİLER
139
UYGULAMA
Bitkiler yükseklere çıkıldıkça farklı kuşaklar oluşturur. Aşağıda Ekvator üzerinde yer alan bir dağın ya-
macı temsilî olarak gösterilmiştir. Görselde yer alan bu yamaçtan yükseldikçe bitkilerin oluşturduğu kuşak-
ları ve bu kuşakların oluşum nedenlerini noktalı yerlere yazınız.
5000 m
4000 m
3000 m
2000 m
1000 m
0 m
BİLGİ HAVUZU
Orman alt sınırının belirlenmesinde yağış (nemlilik), orman üst sınırının belirlenmesinde ise sıcaklık te-
mel faktördür. Ormanların bulunabileceği en yüksek sınıra orman üst sınırı denir. Ekvator'dan kutuplara
doğru sıcaklığın azalmasına bağlı olarak orman üst sınırı alçalmaktadır.
Bitkilerin yaşam alanı ve besin kaynağı olan topraklar, değişik anakayalar üzerinde ve farklı iklim koşul-
larında oluşur. Bu nedenle topraklar; kalınlık, geçirgenlik, renk ve mineral bakımından birbi rinden farklıdır.
Bitkilerin yaşamı açısından toprağın dokusunun sık veya gevşek; yapısının da kalkerli, killi veya kumlu olması
önemlidir. Toprağın sahip olduğu bu özellikler, üstündeki bitki örtüsüne de yansır. Çünkü bazı bitkiler geçi-
rimli topraklarda, bazıları da humuslu topraklarda daha iyi yetişir. Ayrıca toprak türlerinin özelliklerine bağlı
olarak aynı tür bitkilerin olduğu alanlarda dahi yerel farklılıklar dikkat çek mektedir.
Bitki örtüsü üzerinde etkili olan biyolojik faktörlerin başında insan gelir. Tarih boyunca insanlar; savaş-
lar, orman yangınları, tarım alanları açma, yakacak ihtiyacı, hayvan otlatma, orman alanlarını yerleşmeye
açma, yol yapımı ve sanayileşme gibi nedenlerle bitki örtüsünü tahrip ederek bitkilerin dağılışını etkilemiş-
tir. Bu tahribat, bazı endemik bitki türlerinin de yok olmasına neden olmuştur. Ormanların tahrip edilmesi
sonucu ağaçların yerini çalı ya da ot toplulukları almıştır. Çeşitli bölgelerde yapılan ağaçlandırma çalışmala-
rıyla bitkilerin ana vatanı dışında da yetiştirilebilmesi insanların bitkiler üzerindeki olumlu etkilerine örnek
gösterilebilir.
OKUMA PARÇASI
OKALİPTÜS
Ana vatanı Avustralya olan ve boyu 100 metreyi aşabilen okaliptüs,
toprağın suyunu çekerek yerin bataklık durumana gelmesini önleyen
ve genellikle Akdeniz kıyısında yetişen bir ağaç türüdür. Türkiye’ye ilk
defa 1885 yılında Adana-Mersin demir yolunu yapan Fransız şirketi
tarafından demir yolunun etrafına süs bitkisi olarak dikilmek amacıyla
getirilmiştir. Egzotik bir tür olması ve hızlı büyümesi nedeniyle Çu-
kurova Bölgesi'nde park ve bahçelerde hızla yaygınlaşmıştır. Ekono-
mik amaçlı ilk ağaçlandırma ise 1939 yılında Tarsus-Karabucak yöre-
sinde 885 hektarlık alanda gerçekleştirilmiştir. Bu ağaçlandırma aynı
zamanda Türkiye’nin ilk ekonomik ağaçlandırmasıdır.
(Özkurt, A., 2002)
139