Page 15 - Fen Lisesi Kimya 12 | 1.Ünite
P. 15

1.1.6. Redoks ve Elektrik

               Elektriğin doğası, 18. yüzyılda yapılan çalışmalar sayesinde
            açıklanabilmiştir. Günümüzde, elektriğin elektronların hareke-
            tiyle oluştuğu bilinmektedir. Redoks tepkimelerinde de elektron
            hareketliliği (elektron alışverişi) söz konusudur. Redoks tep-
            kimelerindeki elektron alışverişi doğrudan temas yoluyla veya
            dolaylı yolla oluşabilir.
               Doğrudan temasla gerçekleşen elektron alışverişlerinde
            indirgen ve yükseltgen arasındaki mesafe atomik veya molekü-
            ler boyuttadır. Tanecikler, tepkimeyi gerçekleştirirken birbiriyle
            çarpışır ve bu esnada tanecikler arasında elektron alışverişi
            gerçekleşir. Örneğin kömürün büyük kısmını karbon atomu
            oluşturur. Kömürdeki karbonun oksijen gazıyla verdiği tepki-
            menin denklemi şu şekildedir:
                           C(k) + O 2 (g)    CO 2 (g)
               Bu tepkimede karbon katısı (C) ve oksijen gazı (O 2 ) arasında
            doğrudan temas ile elektron alışverişi gerçekleşmiştir. Burada
            oksijen (O 2 ) karbon katısını (C) yükseltgemiş, karbon da oksi-
            jen atomlarını indirgemiştir. Bu tarz redoks tepkimelerinde ısı
            enerjisi açığa çıkar. Yanma tepkimeleri (Görsel 1.5), asitlerin   Görsel 1.5: Yanan kömür
            metallerle olan tepkimeleri, solunum ve fotosentez olayları bu
            duruma verilebilecek örneklerdir.
               Dolaylı yoldan gerçekleşen elektron alışverişlerinde indir-
            gen ve yükseltgenin arasında iletken bir nesne vardır. Elektron
            alışverişi bu iletken vasıtasıyla oluşur. Dolaylı redoks tepkime-                                25
            leri sonucunda elektrik akımı meydana gelir. Bu tepkimelerin
            doğası 18. yüzyıl sonlarında İtalyan bilim adamı Luigi Galvani
            (Luici Galvani) sayesinde anlaşılmaya başlanmıştır. Galvani, si-
            nirlerin elektrik boşalımıyla irkilmeye karşı duyarlılığını incele-
            miştir. Bir elektrik makinesinin yanında bulunan masadaki ölü
            hayvanların kaslarına -özellikle kurbağa kasına- neşterle dokun-
            duğunda kaslarda seğirme  ve elektrik makinesinde bir kıvılcım
            meydana geldiğini gözlemlemiştir. Ancak bu elektriğin kaslar-
            dan dolayı oluştuğunu düşünmüş ve bu bulgusunu hayvansal
            elektrik olarak nitelemiştir. Aynı yüzyıl sonunda Alessandro
            Volta (Alessandıro Volta), kaslar iki farklı metal arasındayken
            çubuklarla kaslara dokunulduğunda elektriğin oluştuğunu öne
            sürmüştür. Volta, çinko ve bakır disklerden oluşan sıralı bir
            yığın (Görsel 1.6) oluşturmuş ve her bir bakır çinko çiftini tuz
            çözeltisine batırılmış bir parça kâğıt ile diğerinden ayırmıştır.
            Yeterli sayıda diski (20 veya daha fazla) bu şekilde dizdikten
            sonra en üstteki çinko ve en alttaki bakır diske birer tel bağla-
            mıştır. Bu teller birbirine değdirildiğinde bir kıvılcım meydana
            gelmiştir. Bu kıvılcım bir elektrik  akımıdır ve çinko ile bakır
            arasında dolaylı yoldan elektron alışverişinin olduğu bir redoks
            tepkimesidir. Volta’nın geliştirmiş olduğu bu düzenek, elektrik
            depolama özelliğine sahip ilk cihaz olarak tarihe geçmiştir.    Görsel 1.6: İlk Volta hücresi




                                                  FEN LİSESİ KİMYA 12
   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20