Page 37 - Tarih 10 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 37
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
17 TARİH 10 Öğretim Programları ve Ders Kitapları Daire Başkanlığı
Kavram Öğretimi
1. ÜNİTE : YERLEŞME VE DEVLETLEŞME SÜRECİNDE SELÇUKLU TÜRKİYESİ> 1.2. Oğuz Göçleri ve Anadolu
Kavram : Tekfur
Genel Beceriler : Bilgi Okuryazarlığı Becerisi
Alan Becerileri : Tarihsel Kavrama Becerisi
Çalışmanın Adı TEKFUR 15 dk.
Çalışmanın Amacı Tekfurların Osmanlı-Bizans ilişkilerindeki rollerini değerlendirebilme.
1. Yönerge: Metinler ve görselden hareketle aşağıdaki soruları cevaplayınız.
Tekfurların Ortaya Çıkışı
IV. Haçlı Seferi sonrası İstanbul’da başlayan La-
tin işgali, Anadolu’da soyluların egemen olduğu
küçük yerleşim birimlerinin kurulmasına sebep
olmuştur. Bundan sonra Bizans’ta merkezî oto-
rite gittikçe zayıflamış ve merkez ile taşra ara-
sı idari ilişkilerinde bütünlük sağlanamamıştır.
“Tekfur” denilen bu yarı otonom despotik yapı-
lanmalar, Anadolu’daki Bizans idaresini kendi-
lerine has bir şekilde sürdürmeye çalışmışlardır.
Bu süreçte tekfurlar, Moğol baskısını bitirme
iradesi gösteren Türkmen beylerinin gittikçe
artan akınlarıyla da karşı karşıya kalmışlardır.
Görsel 1
Türkmenlere oranla aralarında ciddi birlik de
kuramayan tekfurlar, askerî güç olarak da varlık
gösterecek ciddi seviyelere ulaşamamışlardır.
(Yaşar Demir, “Osmanlı Devleti’nin Kuruluşu ve Bizans-Avrupa Ekseninde Cereyan Eden Münasebetler”,
İhya Uluslararası İslâm Araştırmaları Dergisi, C.3, S.2, İstanbul 2017, s.61’den düzenlenmiştir.)
Osmanlı-Bizans İlişkilerinde Tekfurlar
Osmanlı Beyliği’nin kurulup gelişmesinde, kurulduğu coğrafyanın etkisi büyüktür. Osmanlı beyleri,
beyliğin Bizans sınırında kurulmasının getirdiği siyasi ve sosyal avantajları iyi değerlendirmiştir. Bu
dönemde Bizans, siyasi ve askerî yönden zayıflamış, taht kavgaları nedeniyle de merkezî otoritesini
kaybetmiştir. Merkezden uzak tekfurlar, Bizans’a bağlı gibi görünse de kendi başlarına hareket et-
meye başlamış, bu durum kuruluş aşamasındaki Osmanlı Beyliği’nin büyümesini kolaylaştırmıştır.
Osman Bey, ilk zamanlarda Ertuğrul Gazi’nin Rum tekfurlarıyla iyi geçinme siyasetine devam et-
miş ve bu sayede beyliği güçlendirmeyi amaçlamıştır. Osmanlıların kurulduğu Bitinya Bölgesi’nde,
Bilecik ve İnegöl tekfurları ön plana çıkmıştır. Kayılar, yaylak ve kışlakları arasında gidiş geliş
yaparken İnegöl tekfurunun topraklarını kullanmak zorunda kalmıştır. Bu yüzden Osmanlılar, sorun
yaşadıkları İnegöl tekfuruna karşı Bilecik tekfuru ile iyi geçinmeye çalışmıştır. Osmanlıların; Bizans
sınırında varlığını koruması ve geliştirmesinde, kuruluşundan itibaren uyguladığı fetih politikası et-
kili olmuştur. Bu doğrultuda 1285’ten sonra tekfurlar ile Kayılar arasındaki ilişkilerin seyri değiş-
meye başlamıştır. İnegöl tekfurunun düşmanca hareketleri nedeniyle Osman Bey, bir gece baskını
ile İnegöl tekfuruna ait Kulacahisar’ı ele geçirmiştir. Osman Bey, gelişigüzel bir fetih yolu takip
etmemiş ve fetihlerini iki aşamada gerçekleştirmiştir. Öncelikle fethetmek istediği bölgenin yollarını
ve çevresini kontrol altına almış ve tepki çekmeden hedefini çevrelemeye çalışmıştır. İkinci aşamada
ise asıl hedef, üzerine gitmiş ve bölgenin fethedilmesini sağlamıştır. Fetihlerden önce bölge halkı ile
doğrudan irtibata geçmiş ve onlara Osmanlı yönetimini benimsetmeye çalışmıştır.
(Mehmet Ali Kapar (vd), Tarih 10 Ders Kitabı, Millî Eğitim Bakanlığı Devlet Kitapları,
Korza Yayıncılık, Ankara 2021, s.55’ten düzenlenmiştir.)
34