Page 48 - Felsefe 11 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 48
Kavram Öğretimi 27
FELSEFE 11
3. ÜNİTE : MS 2. 15. YÜZYIL - 17. YÜZYIL FELSEFESİ> 3.2. 15. Yüzyıl - 17. Yüzyıl Felsefesinin Ayırıcı Nitelikleri> 15. Yüzyıl -
17. Yüzyıl Felsefesinde Öne Çıkan Görüşler
Kavram : Hümanizm
Genel Beceriler : Bilgi Okuryazarlığı Becerisi
Alan Becerileri : Felsefi Kavram ve Bilgi Edinimi Becerisi, Sorgulama Becerisi
Çalışmanın Adı RÖNESANS’TA İNSAN 25 dk.
Çalışmanın Amacı “Hümanizm” kavramının Rönesans Dönemi’ndeki önemini fark etme.
Gerekli Malzemeler: Genel ağ.
1. Yönerge: Aşağıdaki metni okuyarak soruları cevaplayınız.
Rönesans Dönemi’nde Orta Çağ’dan farklı olarak dünyanın yalnızca acı çekilecek bir yer olmadığı dü-
şüncesi önem kazanır. Skolastik düşünürler Antik Çağ klasiklerini, Hristiyan inancını temellendirmek
için kullanarak yorumlamışlardır. Rönesans’ta ise Antik Çağ klasiklerinin özgün metinleri, bu metinlerin
Orta Çağ’daki yorumlarından daha değerlidir. Kilise, insanı Tanrı'nın iradesine köle olarak gören, din
odaklı bir insan algısına sahiptir. Kiliseye göre insanın tek görevi, Tanrı'nın adını yüceltmektir. Bu neden-
le kilise, Tanrı’nın iradesi sonucu oluşan evrenin sorgulanamayacağı görüşündedir. Rönesans düşünürleri
ise "Evren üzerine insanın da bir düşüncesi olabilir." diyerek kilisenin görüşlerine ve insan algısına karşı
çıkmışlardır. Ancak bu karşı çıkış, Rönesans hümanistlerinin dini reddettikleri anlamına gelmez.
Rönesans düşünürlerine göre insan, Tanrı’nın bir avuç balçığı diye küçük görülmeyip insan olarak ele
alınmalıdır. Doğa da Tanrı’nın sanatının bir eseri olarak değil insan ortamı olarak incelenmelidir. Örneğin
Hümanizmin babası sayılan Petrarca (Petrarka), “İnsanın değişip mükemmelleşebilmesi ancak onun her
türlü çalışmaya konu yapılmasıyla gerçekleşebilir.” demektedir. Hristiyan inancına bağlı olmasına rağ-
men Petrarca, Orta Çağ skolastik düşüncesinin insana yer vermeyen anlayışına tepki gösterir; birey olarak
yaşamanın erdemini savunur.
“Mutluluk, iç ve dış etkenlerden kurtularak bağımsız olmakla mümkündür.” diyen Petrarca, insanları
sevmenin ve onlarla ilgilenmenin önemini anlatır. Petrarca, Antik Dönem’deki “insan” algısına dönülme-
sinden yanadır. Ona göre Tanrı, insanı doğuştan iyi ya da kötü yaratmamıştır. Ancak “insan”, kendisine
biçim verebilir. Macit Gökberk’in deyişiyle Petrarca, “Benliğini yaşayıp duymuş olan ilk modern insan-
dır.” Orta Çağ’da benliğini kaybetmiş “insan”, Petrarca ile yeniden yaşam bulmuştur.
(https://panorama.khas.edu.tr/caglar-boyu-bati-dunyasinda-humanizma-109 adresinden düzenlenmiştir.)
1. Orta Çağ’ın ve Rönesans döneminin insana yaklaşımı hangi açılardan farklılık gösterir? Açıklayınız.
45