Page 3 - Seçmeli Psikoloji | 1.Ünite
P. 3

1. ÜNİTE




                     MERAK KÖŞESİ

                      Yeni Çağ’ın ünlü filozofu René Descartes (Röne Dekart) hayvan-
                   ların birer makine olduğunu iddia etmiştir (Görsel 1.2).
                      •  Peki, hayvanlar birer makine midir?
                      •  Hayvan psikoloğu diye bir meslek var mıdır?
                      •  Hayvanların psikolojisini bilmek insanların ne işine yarar?
                         Hiç merak ettiniz mi?
                   (www.academia.edu/11525503/DESCARTESIN_HAYVANLARA_BAKIŞI_ÜZERİNE_BAZI_  Görsel 1.2:  Hayvanlar birer makine
                   DÜŞÜNCELER adresinden yararlanılarak komisyon tarafından düzenlenmiştir. 31. 05.   midir?
                   2018, s. 22.00)

             1.2.  PSİKOLOJİNİN BİR BİLİM DALI OLMA SÜRECİ


                     KONUYA HAZIRLIK

                      Psikolojinin bilim olarak kabul edilmesi için sizce hangi ölçütlere sahip olması gerekir?
                   Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.



                  İnsanın kendisi ve çevresini anlama çabası oldukça es-
             kiye dayanır. Eski çağlarda insanlar, yaşadıkları psikolojik
             süreçleri doğaüstü güçlerle açıklamaya çalışırken daha
             sonra akla dayalı açıklama çabaları başlamıştır. Antik Yunan
             filozoflarından Platon’a göre insan, gerçeğe duyu organla-
             rı ile değil ruh veya zihinle ulaşabilir çünkü ona göre ruh
             ölümsüzdür. Beden ortadan kalksa bile ruhun varlığı devam
             eder. Aristoteles’e göre ise ruh, bedene işlev kazandıran ve
             beden hareketlerini belli bir amaca yönelten nedendir (Gör-
             sel 1.3).
                Beden ile ruh arasındaki ilişkinin sorgulandığı İlk Çağ’da
             psikoloji, felsefenin ruhu inceleyen bir alanı olmaktan öte-
             ye geçememiştir. Orta Çağ’da Platon ve Aristo’nun görüşleri   Görsel 1.3:  Platon ve Aristoteles (temsilî)
             dinle uzlaştırılmaya çalışılarak yeniden yorumlanmıştır. İn-
             san ruhu, doğrudan ilahi ruhun bir parçası olarak görüldüğü
             için insanın hasta olma ihtimali reddedilmiştir. O dönemde hastalık, şeyta-
             nın insan ruhunu ele geçirmesinden başka bir şey değildir.
                  Orta Çağ’dan sonra Avrupa’nın, Antik Yunan öğretilerini keşfetmesinde
             İslam dünyasındaki tercüme hareketleri büyük rol oynamıştır. Farabi, Aris-
             to’nun eserlerinin birçoğunu tercüme ederek bu eserlerin daha iyi anlaşıl-
             masını sağladığı için Avrupa’da “Muallim-i Sâni" (ikinci öğretmen) olarak
             tanınmıştır. Farabi’ye göre nasıl ki beden için sağlık ve hastalık söz konusu
             ise ruh için de aynı şeyler söz konusudur. Ruh, bedenin yaptığı şeylerden
             etkilenir. Beden iyi işler yapınca mutlu olan ruh, beden kötü işler yapınca
             rahatsız ve mutsuz olur. Tam mutluluk, ruhun bedenden bağımsızlaşması
             ile mümkündür.
                  Batı’da  “Avicenna" (Avisenna) olarak bilinen İbn-i Sina (Görsel 1.4)
             fikirleri ile Orta Çağ Batı dünyasını etkilemiş, Orta Çağ tıbbının önde gelen
             isimlerinden biri olmuştur. İbn-i Sina, ruhsal durumların beden üzerinde
             etkili olduğunu kabul etmiştir. Ruhun bağımsız varlığını kesin olarak
             vurgulayan İbn-i Sina’ya göre bedenin ruha ihtiyacı olmasına rağmen   Görsel 1.4:  İbn-i Sina (temsilî)
             ruhun bedene ihtiyacı yoktur.



                                                                                    PSİKOLOJİ BİLİMİNİ TANIYALIM  15
   1   2   3   4   5   6   7   8