Page 4 - Türk Dili ve Edebiyatı 10 | 7.Ünite
P. 4
7. ÜNİTE
OKUMA
1 METİN
Hazırlık
1. Çocukluğunuza ait sizde derin bir iz bırakan, sizi etkileyen güzel bir olay var mı? Anlatınız.
2. Anı yazmak, sizce diğer edebî türlere göre daha kolay mıdır? Düşüncelerinizi nedenleriyle pay-
laşınız.
İLK ÇOCUKLUK
Bende kitap merakının ne zaman başladığını bulmak için gözlerimi geçmişe çevirdiğimde çocuk-
luğuma kadar inmek gereğini duyuyorum. İlk kitaplığım, elime geçirebildiğim bir ayakkabı kutu-
su olmuştur. Bütün özen ve dikkatimle burada sakladığım değerler de sanırım sokaklarda satılan
destanlar, Âşık Garip ve Kerem hikâyeleri idi. Daha sonraları, marangoz yapısı ufak bir kitaplığım
olduğu vakit de oynarken içine girebilecek kadar küçüktüm.
Oyun ve oyuncak… Başım pek hoş değildi onlarla. Babamın beni oyuna zorladığını bugün bile
hatırlarım. Ama kitaplarla oynamak için özendirilmeme pek gerek yoktu. Sonunda babam kitaplara
zarar vermediğimi anlayınca, kendininkileri de bana bırakmakta güven
Bilginiz Olsun gösterdi.
Hazreti Ali’nin savaşları, Battal Gâzi, Kara Davut… elime nereden
“Hatıra” kelimesi, Arap-
geçtiğini bilemediğim kitaplar. Âşık Garib’e, Kerem hikâyesine yeğ tut-
çada “hatır”, “gönül”
tuklarım bunlardı. Geceleri aile arasında okunan romanlar bile, örneğin
anlamlarına gelmekte; gü-
Hayber Kalesi önünde Hazreti Ali’nin gösterdiği yiğitlik hikâyeleri kadar
nümüzde ise “anı” olarak
coşku uyandırmazdı bende.
kullanılmaktadır.
Ev yaşamımızın bendeki en eski anıları, bu gece okumalarıyla karışık-
tır. Yemekten sonra babam kahvesini içerken biraz konuşulurdu. Sonra
babamın bir işareti üzerine ablam eline bir kitap alır, gaz lambasının yanı-
na oturur, bir gece önce bıraktığı yerden okumaya başlardı. Annem, babam sessizce dinlerlerken ben
hikâyeyi izlemeye uğraşır, sonunda yorulup minderin üzerinde derin bir uykuya dalardım.
Bu gece okumalarından hatırladığım ilk romanlardan biri Felâtun Bey’le Rakım Efendi’dir. Ba-
bam, yazarı Ahmet Mithat Efendi’ye çok değer verirdi. “Ne yazarsa iyi yazar” diye överdi. Kitabının
böyle dikkatle okunduğunu, ilgiyle izlendiğini görüp övüldüğünü işittiğim kişi de, hayalimde bir
yarı Tanrı gibi yücelirdi.
250