Page 46 - GENEL SANAT TARİHİ 9
P. 46

GENEL SANAT TARİHİ

          A) Truva

          Dünyadaki ünlü antik kentlerden biri olan Truva, Çanakkale sınırları içinde bulunmaktadır. Tunç Çağı’nın
          önemli yerleşim merkezleri arasında yer alan Truva’da 9 yerleşim katmanı tespit edilmiştir. Bu dokuz kattan
          yedi katı Tunç Çağı’nı, diğerleri ise Helenistik Dönem ve Roma Dönemi’ni kapsamaktadır. Truva, kesintisiz
          3.000 yıldan fazla yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. En erken yerleşimin MÖ 3.000-2.500 ile erken Bronz
          Çağı’nda gerçekleştiği Truva’da, son yerleşim tabakasının MS VIII. yüzyıla tarihlenen Roma Dönemi’ne ait
          olduğu tespit edilmiştir.
          Truva şehrinin etrafı surlarla çevrilmiş ve şehre giriş dört ana kapıdan sağlanmıştır. Evler, taş temel üzerine
          kerpiç yapılar olarak inşa edilmiştir. Truva, coğrafi konum nedeniyle burada hüküm süren uygarlıkların
          diğer bölgelerle ticari ve kültürel bağlantılarını sağlamış ve daima çok önemli bir rol üstlenmiştir. Truva,
          ayrıca  gösterdiği  kesintisiz  katmanlaşma  ile  Avrupa  ve  Ege’deki  diğer  arkeolojik  alanlar  için  referans
          görevi görmüştür. Truva’ya ait en dikkat çekici buluntular II. katmandaki megaron denilen ev örnekleri;
          V-VI. katmanlarda taştan surlar; VIII ve IX. katmanlarda bulunan hamam, odeion, tiyatro, bouleterion
          (boulateryon) gibi mekânlardır. Yine burada bulunan Zeus başı, İstanbul Arkeoloji Müzelerinde sergilenen
          yüksek sanat değerine sahip bir İlk Çağ yapıtıdır.
          Ana tanrıça figürlerinin kullanıldığı el yapımı çanak
          çömleklerin hemen hepsi astarlıdır. Truva’nın elde
          biçimlendirilmiş seramik örnekleri, genellikle koyu bir
          rengin kullanıldığı çizgi bezemeli kaplardır. Bu kaplar
          üç  ayaklı,  çift  kulplu,  insan  yüzlü  (antropomorfik)
          gibi  değişik  formlarda  üretilmişlerdir  (Görsel  2.36
          ve  2.37).  Truvalıların  madencilik  konularında  da
          önemli  eserler  ortaya  koydukları,  kazılarla  ortaya
          çıkarılan eserlerden anlaşılmaktadır. Burada Maden
          Çağı  başlarında  günlük  eşyalar  ve  takılarda,  süs
          eşyalarında altın ve gümüşün yanı sıra akik ve lapis  Görsel 2.36: İnsan yüzlü kap   Görsel 2.37: Çift kulplu madenî
          gibi değerli taşlar kullanılmıştır.           (antropomorfik), Metropolitan   sunu kabı, Metropolitan Müzesi,
                                                                               New York
                                                        Müzesi, New York
          B) İkiztepe
          İkiztepe ören yeri Samsun’un Bafra ilçesinin 7 km kuzeydoğusunda, bugünkü İkiztepe Mahallesi sınırları
          içinde yer alır.

          Yerleşme alanı iki büyük, iki küçük tepeden oluşur. Bu tepeler farklı kültür tabakalarına aittir. Kazılarda
          elde edilen sonuçlara göre Geç Kalkolitik Çağ’da başlayan yerleşme Tunç Çağı boyunca devam etmiş ve
          Hititlerin ilk dönemlerine kadar sürmüştür.
          Kazılar esnasında mezarlarda tunç yüzük, bilezik, zıpkın, mızrak ucu, metal gereçler, kemik iğne yanında
          ölüye  armağan  olarak  sunulan  seramikler,  kırmızı  renkli  içecek  kapları,  gaga  ağızlı  testiler  ve  küpler
          bulunmuştur (Görsel 2.38 ve 2.39).

















          Görsel 2.38: Mezar yapıları, İkiztepe, Samsun  Görsel 2.39: Tören baltası, Arkeoloji Müzesi, Samsun
          44
   41   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51