Page 227 - TÜRK İSLAM SANATI 11
P. 227

SÖZLÜK




                                                            A
                     abanoz         :  Çok sert, dayanıklı, siyaha yakın koyu  renkte, oymacılıkta kullanılan ağaç türü.
                     açıklık        :  Mimarlık ve inşaat mühendisliğinde bir kirişin mesnetleri arasında kalan kesimin uzunluğuna verilen
                                      isimdir. Buna kiriş açıklığı da denir.
                     ahi            :  Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde Anadolu’da yaşayan Müslüman Türkmen halkın sanat, ticaret,
                                      ekonomi gibi çeşitli meslek alanlarında yetişmelerini sağlayan, onları hem ekonomik hem de ahlaki
                                      yönden  yetiştiren, çalışma yaşamını iyi insan meziyetlerini esas alarak düzenleyen bir örgütlenmedir.
                     akant          :  Yaban enginarı yaprağı biçiminde bir bezeme ögesidir.
                     aks            :  Eksen üzerinde bir pozitif yön.
                     alabastr       :  İçine güzel kokular konan, armut biçimli Eski Yunan ya da Roma testisi.
                     alınlık        :  Kimi yapılarda giriş kısmının ya da kapı ve pencerelerin üstünde bulunan üçgen veya yarı değirmi
                                      süsleme.
                     almaşık duvar   :  Aşağıdan yukarıya doğru ardışık olarak sıralanan farklı malzeme dizileriyle oluşturulmuş duvar.
                     ampir üslup    :  I.  Napoleon’un  egemenlik  yıllarında  (1804-1814)  ortaya  çıkan  ve  etkisini  mimarlıkla  dekoratif
                                      sanatlarda gösteren Yeni Klasik üsluba verilen isimdir.
                     arasta         :  Osmanlı mimarlığında üstü açık ya da kapalı bir eksen üzerinde dizilmiş dükkân sıralarından oluşan
                                      çarşı yapısı.
                     ayak           :  Taş ya da tuğla örgü teknikleri kullanılarak yapılmış ve sütun gibi çalışan kalın, taşıyıcı yapı ögesi.
                     aydınlık feneri   :  Kubbenin zirve noktasında yer alan gün ışığını sağlayan bol pencereli, daire ya da çokgen planlı öğe.


                                                            B
                     barok          :  1600-1750  yılları  arasındaki  Avrupa  sanat  üslubu.  Portekizce  “Barocco”  kelimesinden  gelir.
                                      Muntazam olmayan inciler demektir.
                     beşik tonoz    :  Enine kesiti yarım çember şeklinde olan tonoz.
                     bezeme         :  Sistemli bir şekilde tekrarlanan  süsleme motifi.
                     bordür         :  Kenar, genellikle süslemeli kenar şeridi.

                                                           C-Ç
                     cümle kapısı   :  Cami, saray ve büyük binalarda büyük esas kapı; portal.
                     çini           :  1. Duvarları kaplayıp süslemek için kullanılan, bir yüzü sırlı ve genellikle çiçek resimleriyle bezeli,
                                      pişmiş, balçık levha, fayans. 2. Sırlı ve süslü, pişmiş balçıktan yapılan.

                                                          D-E-F
                     darülkurra     :  Kur’an’ı en güzel biçimde okuyan kişiler ve imamlar yetiştirmek amacıyla yapılmış medrese bölümü.
                     darüşşifa      :  İslam ve Türk dünyasında pratiğe ve gözleme dayalı sağlık bilgileri veren, hastaları tedavi eden sağlık
                                      ve eğitim kurumlarına verilen ad.
                     devşirme       :  Önce başka bir yapıda kullanılmış, sonra oradan alınarak yeni bir yapıda farklı ya da benzer amaçlarla
                                      ele alınmış yapı ögelerini niteler.
                     eklektik       :  Çeşitli felsefelerden dilediklerini seçen filozofların okulunu anlatmakta kullanılan terimdir. Kökü
                                      eklektisizme, seçmeciliğe dayanan sanat ya da eserdir. Derlemeci, seçmeci üsluba verilen isimdir.
                     eyvan          :  Üç yanı duvarlarla çevrili, avluya bakan yüzü açık, dikdörtgen planlı hacim.
                     fil ayağı (filpaye)   :  Eski taş yapılarda görülen çok yüksek ve kalın kâgir ayak.
                     firuze         :  Mavi renkli, saydam olmayan, hidratlı doğal alüminyum ve fosfattan oluşan değerli bir mineral.






                                                           224
   222   223   224   225   226   227   228   229   230   231   232