Page 222 - TÜRK İSLAM SANATI 11
P. 222

7. ÜNİTE



                        Ğ) Fotogerçekçilik
                        Fotogerçekçilik; fotorealizm, süperrealizm, hiperrealizm, hipergerçekçilik şekillerinde
                     adlandırılan,  Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde ortaya çıkan  resimle ilgili bir sanat
                     akımıdır.  En büyük özelliklerinden birisi, sunulan resme uzaktan bakıldığında resimden
                     ziyade bir fotoğrafmış gibi düşündüren izlenimler vermesidir (Görsel 7.65).
























                                               Görsel 7.65: Pınar ve Ben, Nur Koçak, 1979
                        Yaratıcılığın ve özgünlüğün tartışıldığı, modern sanatın temellerinin atıldığı 1960'lı
                     yıllarda  bir  kısım  sanatçı,  özgün  olarak  nitelendirilen  eserlerin  aslında  birbirlerine
                     benzediğini ve hatta sanatçının çoğu zaman kendi kendini tekrar ettiğini düşüncesiyle
                     sanatı  özgün  duygu  ve  düşüncelerinden  arınmış  olarak  üretmeyi  seçmişlerdir.  Foto-
                     gerçekçilik, fotoğraflardaki gerçekliği yakalamak amacıyla genellikle toplumdan manza-
                     raları ve tüketimle ilgili unsurları işleyen bir sanat akımı olarak şekillenmiştir. Fotorealizm
                     akımında  klasik  realizm  akımından  farklı  olarak,  resmedilecek  kompozisyonda  oran
                     orantı vb. matematiksel hesaplara yer verilmeksizin kompozisyonun birebir fotoğraftan
                     tuvale aktarımı gerçekleştirilir. Projeksiyon cihazı kullanılarak fotoğrafın tuval üzerine
                     düşmesi sağlanır ve bu hatlar üzerinde resim detaylandırılır. Kompozisyonlarda bir anlam
                     kaygısı taşımaksızın hayatın içinden kesitlere ve portrelere yer verilir.
                        Fotorealistlerin amacı bir objeyi gerçeğe en yakın hâliyle resmetmek değildir. Onların
                     amacı, çekilmiş bir fotoğrafı, fotoğrafa en benzer hâline uygun olarak resmetmektir. Foto-
                     realistler,  fotoğrafları  oldukça  gerçekçi  bir  reprodüksiyon  hâline  getiren  ressamlardır.
                     Hipergerçekçiler, realist ressamlardan farklı olarak  hayattaki  kadar gerçek resimler de
                     çizmeye çalışmalarına rağmen hatalı çekilen,  ışığı fazla gelen veya  dijital fotoğrafa özgü
                     hatalara  da  yoğunlaşarak  resimler  yapan  sanatçılardır.  Türkiye’de;  Yıgal  Uzeri,  Nur
                     Koçak, Taner Ceylan bu türde eser eser veren sanatçılardır.
                        H) Kavramsal Sanat
                        Sanatı bir bütün olarak ele almıştır. Daha önce sanat denildiğinde bir ürünle sonuç-
                     lanması  beklenirken  (resim,  heykel,  roman  vb.)  kavramsal  sanatta  sanatçının  iletmek
                     istediği düşünce ve kavram öne çıkmıştır. Kavramsal sanatın en önemli özelliği düşünceyi/
                     kavramı iletmede araç olarak dili, çeşitli nesneleri, insanın kendisini ya da doğayı kullan-
                     masıdır. Kavramsal sanat için önemli olan düşüncenin üretim ve sunum sürecidir. Sanatsal
                     yapıt ikinci plandadır. Hatta bir sanat yapıtı olmayabilir.
                        Türkiye’de  kavramsal  sanatın  öncüsü  olan Altan  Gürman,  1963’ten  sonra  katalog-
                     lardan  yararlanarak  yaptığı  resimlerinde,  kesilip  oyulmuş  kalıp  biçimlere  yüklediği
                     anlamlarla bu eğilimde ilk yapıtlarını üretmiştir. Kavramsal sanata Türkiye dışında yaptığı
                     eserleriyle katılan Sarkis Zabunyan, Paris’teki iç ve dış çevre düzenlemeleri ile kavramsal
                     sanatın öncüsü olmuştur.




                                                           219
   217   218   219   220   221   222   223   224   225   226   227