Page 55 - ÇOK SESLİ KORO | 10
P. 55

4. ÜNİTE



             4. ÜNİTE       KORO MÜZİĞİNDE DÖNEMLER



            4.1. Orta Çağ


                      HAZIRLIK ÇALIŞMASI


                 1.  Orta Çağ’ın genel özellikleri hakkında düşünceleriniz nelerdir?



               Karanlık Çağ olarak da adlandırılan Orta Çağ, Anti k Çağ ile Rönesans Dönemi arasındaki süreci kapsayan ve 4. yüzyıl-
            dan 15. yüzyıla kadar sürdüğü kabul edilen dönemdir. Kilisenin baskıcı ve gelişime karşı tutumundan dolayı keşifl erin, bu-
            luşların, yeniliklerin yapılamadığı bir dönem olarak da bilinir. Orta Çağ’ın en belirgin özelliklerinden biri, kutsal ortamların
            oluşturulduğu ve insanların yalnızca ölüm sonrası için güdümlendiği bir dönem olmasıdır.

                4.1.1. Orta Çağ Müziği
               Orta Çağ’da diğer alanlarda olduğu gibi müzikte de sınırlayıcı bir tutum
            sergilenmişti r. Çalgı müziği, Orta Çağ’ın ilk zamanlarında Hristi yan Katolik kili-
            seleri tarafı ndan yasaklanmıştı r. Çünkü çalgı müziğinin İlk Çağ’a ait putperest-
            liği ve dünyevi keyifl eri çağrıştı rdığı düşünülmüştür. Bu dönemde en kutsal
            çalgının insan sesi olduğu inancı yaygın olarak kabul edilmişti r.

               Kiliseye göre müzik; tek sesli, kutsal, Tanrı’ya adanmış, duaları kolay ez-
            berlemeye yarayan ve ayinler için ruhani ortam oluşturan bir araçtı r. Bu ne-
            denle Orta Çağ’da müziğe yalnızca kilisenin istediği ölçülerde kullanım izni
            verilmişti r. Müziğe dair yazıtlar ve belgeler yok edilmiş, müzik sanatı  tek sesli
            ilahiler ve kilise korolarından ibaret olarak dar bir çerçevede varlığını sürdür-  Görsel 4.1: Gregoryan ezg� örneğ�
            müştür.

               Yaşamın kendisinden ziyade ölümden sonraki hayatı  konu alan “Gregor-
            yan ezgiler” (Görsel 4.1) Orta Çağ karakteristi ğini taşıyan en belirgin müzik
            türü olmuştur. “Neuma” adlı serbest yazım tekniğiyle yazılan (Görsel 4.2) ve
            sakinliği, sadeliği, huzuru işaret eden Gregoryan ezgilerin özellikleri şunlardır:

               •  Tek sesli olmaları
               •  Tek bir melodi çizgisi ekseninde hareket etmeleri
               •  Eşliksiz ve ölçüsüz müziklerden oluşmaları
               •  Sözlere dikkat çekmeyi amaçlayan ezgilerden oluşmaları     Görsel 4.2: Neuma örneğ�
               •  Sözlerinin Lati nce olması
               •  Yalnızca erkek koroları için yazılmış olmaları
               •  Majör ya da minör tonlar yerine makamsal yapıda olmaları

               Asırlar boyunca gelişerek bugünkü şeklini alan nota yazımının temeli Orta
            Çağ’a dayanmaktadır. Orta Çağ’da nota yazımını ilk kez kullananlardan biri
            olan İtalyan Rahip Guido d’Arezzo (Guido Darezo), kilise korosundaki öğrenci-
            lerine duaları kolay öğretebilmek için bir nota yazım tekniği gelişti rmişti r. Bu
            nota yazım tekniğine göre öğrencilerine her yeni sesin bir önceki sesten daha
            yüksek (ti z) başladığı bir halk ezgisi öğretmişti r. Öğretti  ği halk ezgisinin sözle-
            rini Lati nce olarak dinî içerikli bir yazıya çevirdikten sonra dua özelliğindeki bu
            yazının ilk hecelerini parmaklarındaki girinti  ve çıkıntı lara yazmıştı r. Böylece
            bir gamdaki sekiz notayı ve bu notaların isimlerini öğretme tekniğini müzik
            yazısına kazandırmıştı r. Müzik tarihinde bu yöntem “Guido’nun Eli” olarak
            adlandırılmıştı r (Görsel 4.3).                                  Görsel 4.3: Gu�do’nun El�


          54  ÇOK SESLİ KORO 10
   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60