Page 88 - ÇALGI EĞİTİMİ KLARNET | 11
P. 88
2. ÜNİTE
OKUMA PARÇASI
HAMMÂMÎZÂDE İSMÂİL DEDE EFENDİ
(9 Ocak 1778, İstanbul - 29 Kasım 1846, Mekke, Minâ)
Neyzen, bestekâr ve hanendedir. Babası geçimini hamam işletme-
ciliğiyle sağladığı için kendisine “Hammâmîzâde” denmiştir. Ancak
günümüzde “Dede Efendi” diye anılır. Sesinin güzelliği ve müzik
yeteneği çok küçük yaşta ortaya çıkınca Uncuzade Mehmet Emin
Efendi’den özel dersler almaya başlar. 1798’de Yenikapı Mevlevihâ-
nesi şeyhi Ali Nutki Dede’ye bağlanır. Yirmi iki yaşındayken 1001 gün
süren Mevlevî çilesini tamamlayarak “Dede” olur. Sarayın önemli gö-
revlerinden olan pâdişah musahipliğine ve müezzinbaşılığına atanır.
Sultan III. Selim’den sonra Sultan II. Mahmud’un da yakın alâka ve
desteğini görür. İsmâil Dede Efendi, Enderûn’da ve Yenikapı Mevle-
vihânesi’nde mûsikî dersleri verir. Mevlevî âyininden ilâhiye, kârdan
köçekçeye, her biçimde ürün veren Dede Efendi içtenlik ve akıcılığa
büyük ehemmiyet vermiştir.
İsmâil Dede Efendi, 500 dolayında beste yapmışsa da, nota kullanımının yaygın olmayışı ve mûsikî öğ-
retiminin ezbere dayanması sebebiyle bunların yarısına yakını unutulmuş, 8’i çalgısal, geri kalanı sözlü
olmak üzere 267 eseri günümüze ulaşabilmiştir. Sözlü eserlerinden 49’u dinî-tasavvufî, 218’i din dışıdır.
En mühim tasavvufî eserleri hüzzam, saba ve ferahfezâ Mevlevî âyinleridir.
Sanatçının önemli bestelerinden bazıları şunlardır:
1.Rast Semâi “Yine bir gülnihâl aldı bu gönlümü”
2.Hicaz Köçekçe “Şu karşıki dağda bir yeşil çadır”
3.Rast Kar-ı Nev “Gözümde daim hayali cânâ”
4.Hicaz Yürük Semâi “Yine neş'e-i muhabbet etti dil-ü canım etti şeyda”
5.Hüzzam Yürük Semâi “Reh-i aşkında edip kaddimi kütah gönül”
6.Ferahfezâ Yürük Semâi “Bu gece ben yine bülbülleri hâmûş ettim”
7.Hicaz Semâi “Ey büt-i nev-edâ olmuşum müptelâ”
8.Talaa'l bedrü aleyna
İslam Ansiklopedisi. (2001). 23 (93).
86