Page 83 - ÇALGI EĞİTİMİ ÇELLO 12
P. 83
2. ÜNİTE
Ben Kimim ?
August Freidrich Kummer [Ogust Fridrih Kumma (1797-1879)]
August Freidrich Kummer, Meiningen(Maynıngen) de doğmuş ve Dres-
den’de ölmüştür. Müzisyen bir ailenin üyesidir. Dotzauer’in öğrencisi olan
Kummer, onun gözetiminde mükemmel bir çello sanatçısı olmuştur. Dresden
Saray Orkestrası’nda 1814-1852 yılları arasında obua çalmış ve Dotzauer’in
vefatından sonra bu orkestrada baş çello sanatçısı olarak emekliliğine kadar
çalışmıştır.
Kummer, hayatını Saksonya’da geçirmiş, Almanya ve İtalya’da konser tur-
neleri düzenlemiştir. Sanatçının çelloda yakaladığı tonun güzelliği ve tutarlı
güçlülüğü, müzisyenler tarafından takdir ile karşılanmıştır. Dresden Konser-
vatuvarında verdiği derslerle öne çıkan Kummer, 19. yüzyılda Dresdenli çel-
locuların ünlenmesini sağlamıştır. Bernhard Cossmann (Bernad Kosman) ve
Goltermann (Golterman), eğitimlerini Kummer'e (Kumma) borçlu olan çello
virtüözleri arasındadır. Kummer’in dört yüze yakın eserinden yalnızca yarısı
basılmış ve 1851 yılından önce yayımlanmıştır.
Görsel 2.23: August Freidrich Kummer
OKUMA PARÇASI
VİYOLONSEL NASIL UZATMA ÇUBUKLU OLDU?
Müzik aletlerindeki bazı gelişmelerin göbekli insanlar sayesinde olduğunu biliyor muydunuz? Örneğin Domeni-
co Scarlatti’nin (Domeniko Sıkarletti) büyük bir göbeği vardı. Bu durum onun piyano klavyesine yaklaşmasını ve nota
sehpasına yerleştirdiği nota kâğıtlarını görmesini engelliyordu. Scarlatti, ellerini piyano üzerinde çaprazlayarak bu
duruma çözüm bulmuş ve böylelikle piyano icrasına yeni bir çalış pozisyonu eklemiştir. Viyolonsel de bu duruma
başka bir örnek olarak verilebilir. Viyolonsel önceleri dizler arasında sıkıştırılarak çalınan ağır ve zahmetli bir çalgıydı.
Yanı sıra bu duruş görüntü olarak da güzel görünmüyordu. Tüm bu zorluklar, bu çalgıyı yere sabitleyen bir uzatma
çubuğu takılmasıyla son buldu ve viyolonsel çalan kişiler de daha estetik ve zarif bir görüntüye kavuşmuş oldu.
Viyolonsele çubuk takılmasının öyküsü ise şöyledir: Belçikalı tanınmış çellist
Francois Servais (Fransis Sörvey), gençlik yıllarında çelloyu dizlerinin arasına sıkış-
tırarak çalar. Ancak yaşı ilerledikçe yaşadığı şehir olan Brüksel’in lezzetli yemekle-
rine kayıtsız kalamaz, kilosu artar ve göbeği büyür. Bu durum çelloyu dizleri ara-
sına sıkıştırmasını imkânsız kılar. Müziğini icra edemeyecek hâle gelir. Bir çözüm
düşünür ve çelloya kişinin boyuna göre ayarlanabilen uzatma çubuğu takar. Birkaç
eleştiri alsa da beğeniler, eleştirileri çoktan geçmiştir. Servais, müziğini artık uzat-
ma çubuklu çello ile icra eder ve bunu öğrencilerine de öğretir.
Brüksel Devlet Konservatuvarında hoca olan Servais’in öğrencisi Jules Delsart
(Culs Delzart) da uzatma çubuklu çello tercih etmiştir. Ancak çevrenin eleştirile-
rinden çekinmiş olacak ki konservatuvarın duvarına asılacak tablosunda çellonun
kuyruğunu saklayarak poz verir.
Brüksel Opera Sarayı Orkestrası’ndaki çellistlerin Servais gibi bir problemi
olmadığından ter içinde kalmalarına rağmen çelloyu dizleri arasında sıkıştırarak Görsel 2.24: Francois Servais
çalmaya devam ederler. Oysa icranın sonuna doğru çalgının sesi boğulmaktadır, ancak kimse bunu farketmez. Bir
süre sonra onlar da bu kolaylığı severek benimser. Zamanla kuyruklu çellonun müziği duyurmasındaki başarı ve
çellistlere çalış kolaylığı sağlaması o denli kabul görmüştür ki, kimse bir zamanlar çellonun kuyruğunun olmadığını
düşünmemiştir bile.
Helen L. Kaufmann
(Batı Müziğinden Küçük Öyküler kitabından düzenlenmiştir.)
ÇALGI EĞİTİMİ ÇELLO 12 81

