Page 89 - TÜRK MÜZİĞİ TARİHİ 12
P. 89
2. ÜNİTE
Tamburi Cemil Bey (1873-1916)
Tamburi Cemil Bey 1873 yılında İstanbul’da doğmuştur (Görsel 2.56).
Müziğe karşı ilgisi çocukluk yıllarında başlamıştır. Ağabeyi Ahmet Bey’den
hediye olarak aldığı tambur, Tamburi Cemil Bey’in hayatında yeni bir dö-
nem başlatmıştır. Küçük yaşlarda tambur çalmaya başlaması çevresinde
büyük ilgi uyandırmıştır.
Okul hayatına Hamidiye Ticaret Mektebi ve Mekteb-i Mülkiye-i Şahâ-
neye devam eden Cemil Bey, sağlık problemleri nedeniyle eğitimini ta-
mamlayamamıştır. Bu dönemden sonra kendisini tamamen musikiye ver-
miştir. Tambur, yaylı tambur, klasik kemençe, lavta, viyolonsel ve rebapta
gerçek bir virtüöz olan Tamburi Cemil Bey; tar, bağlama, cura, divan sazı,
bozuk, tambura, gibi halk sazlarını da çok iyi derecede çalmıştır.
Tamburi Cemil Bey, Kemani Aleksan’dan aldığı derslerle Hamparsum
ve Batı notasını öğrenmiştir. Bu nota sistemlerine oldukça hâkim olan
Tamburi Cemil Bey, Hamparsum notasının, Türk müziği perdelerini daha
iyi yansıttığını söylemiş ve bu notasyonu tercih etmiştir. O dönemde kla- Görsel 2.56: Tamburi Cemil Bey
sik tarzda tambur çalma tekniği, mızrap darbesinden sonra elde edilen
titreşim sırasında olabildiğince fazla perde kullanma ve az sayıda mızrap atma temeline dayanıyordu. Tamburi
Cemil Bey, tambur icrasına seri mızrap vuruşlarıyla hız, melodik cümleleriyle dinamizm kazandırmıştır. Tamburi
Cemil Bey’in ünü arttıkça ve icrası kişilik kazandıkça tutucu çevrelerin ağır eleştirilerine maruz kalmıştır. Tamburi
Cemil Bey’in icra tekniği, yüzyıllardan beri devam eden geleneksel çalma tekniğini temelden sarsmış, Türk sanat
müziğinin bu temel sazı, Tamburi Cemil Bey sayesinde bambaşka bir üslup kazanmıştır.
O, klasik Türk müziği repertuvarının peşrev ve saz semailerini asıllarını bozmadan üstün çalım tekniğiyle
mükemmel bir şekilde süslemiş ve icra etmiştir. Böylece makamların karakterini daha renkli melodi kalıplarıyla
yansıtmıştır. Tamburi Cemil Bey, enstrümandaki başarının temel şartının şed makamların icrası olduğunun altını
çizmiştir.
İcra ettiği müzikle, öğrencileriyle ve plak çalışmalarıyla dolu bir müzik yaşantısı olan Tamburi Cemil Bey, dö-
neminin en önemli müzik adamlarından biri olmuştur. Bugüne ulaşan plaklarında klasik kemençe ve tambur ile
çaldığı parçalar ve taksimlerde son derece başarılı olan tekniği dikkat çekmektedir. Tambur icrasında geliştirdiği
mükemmel tekniği aynen klasik kemençeye de uygulayan sanatçı, yaylı tamburun da mucididir.
Tamburi Cemil Bey, Türk musikisinin saz eserlerinden olan peşrev, saz semaisi, longa, oyun havası ve şarkı for-
munda yaklaşık 40 eser bestelemiştir. Bu eserlerin en ünlüleri; şedaraban, ferahfeza, hüseyni oyun havası (çeçen
kızı) ve muhayyer saz semaileridir.
Kıymetli pek çok sanatçının yetişmesinde emeği olan Tamburi Cemil Bey’in öğrencilerinden bazıları; Tamburi
Refik Fersan, Fahire Fersan, Ressam Tahsin Bey, Atıf Esenbel, Şemseddin Ziya Bey, Ziya Hüznî Bey, Tamburi ve Ke-
mençeci Kadı Fuat Efendi, Tamburi Hikmet Bey, Tamburi Kadıköylü Fuat Sorguç, Rahmi Bey’in eşi Nahide Hanım
ve Murat Öztorun’dur. 28 Temmuz1916 yılında İstanbul’da vefat etmiştir.
ÇEÇEN KIZI
Usulü: Nim Sofyan
Beste: Tamburi Cemil Bey
Ï
Ï
Ï
8 2 Ï Ï Ï Ï Ï . Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï
Ï
Ï
Ï
Ï
& 5 4 Ï Ï ä
6
Ï
8 Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï 6 Ï Ï Ï Ï Ï Ï Ï
Ï
Ï
& 5 J ä J ä Ï Ï Ï Ï
88 TÜRK MÜZİĞİNDE DÖNEMLER