Page 15 - ÇALGI EĞİTİMİ FLÜT 9
P. 15

I.  ÜNİTE

            tiği fark edilmiştir. Bu çalışmalardaki en iyi sonucu 19. yüzyılda yaşamış Alman flütçü ve flüt yapımcısı Theobald
            Boehm (Tiöbal Böm) elde etmiş ve flüt müziğinin ilerlemesini, flütün virtüözlük ve solistlik derecesine ulaşmasını
            sağlamıştır. Flütü kendi adını verdiği Boehm sistemiyle günümüzde kullanılan son hâline ulaştırmıştır.

                Boehm flütü (Görsel 1.4) kusursuz hâle getirmek için çalışmıştır. Flütte parmak sistemi prensiplerini değiş-
            tirmeden yeni bir anahtar sistemi geliştirmiştir. Eskisine göre daha sağlam ve zarif yapılı ilk flütünü 1828 yılının
            sonunda bitirmiştir. Entonasyonu ve tonunun kalitesinden dolayı bu flüt kabul görmüştür. Flüt düz altın teller ve
            gümüş anahtarlarla o dönemin diğer flütlerinden daha üstün duruma gelmiştir.







                  Görsel 1.4:  Boehm’ün 1828 yapımı flütü


                Boehm, 1832 (Görsel 1.5-Görsel 1.6) yılının başlarında flütün daha güçlü ve parlak bir tona sahip
            olması için çalışmalara tekrar başlamıştır. Tek parmağın bir hareketiyle kapanan, iki veya daha fazla notanın
            çalınmasını sağlayan ‘’halkalı anahtar sistemi’’ni benimsemiştir. Bu yeni parmak sistemiyle flütü kromatik
            aralıklara yaklaştırarak en doğru entonasyona ulaştırmıştır. Halkalı anahtar sistemiyle flütün daha güçlü
            ve temiz tona sahip olması, kolayca çalınabilmesi ve entonasyonunun pürüzsüz hâle gelmesi sağlanmış;
            orkestra ve konserlerde kullanımı kolaylaşmıştır.







                    Görsel 1.5:  Boehm’ün 1832 yapımı flütü






                    Görsel 1.6:  Boehm’ün 1832 yapımı flütü


                Boehm, 1847 yılında (Görsel 1.7) sadece iki oktav seslendirebilen flüt için yeni bir mekanizma icat
            etmiş; üçüncü oktav seslerinin entonasyonlarının düzeltilmesi için çalışmalar yapmıştır. Ona asıl başarıyı
            getiren bu çalışma olmuştur. Boehm çalışmalarında farklı malzemelerden faydalanmıştır. Flütü üflerken
            daha az çabayla güçlü ses çıkarmayı hedeflemiş, bununla birlikte bir flütün daha hafif olması gerektiğini
            düşünmüş ve en iyi sonucu ise gümüş flütten almıştır. Gümüş flütün ağaç flütten daha hafif ve ince olması
            nedeniyle çalıcıyı yormadan sesi daha uzun tutma imkânı verdiğini, parlak ve dolu bir ton elde edildiğini
            görmüştür.

                1847‘nin sonlarına doğru bir tuşu hem bağımsız olarak açılabilecek hem de diğerleriyle etkileşimde
            tutulabilecek yeni bir mekanizma geliştirmiştir. Boehm, delik sayısını on beşe; yüzük, kapalı anahtar ve
            manivelalı kapakçıkların sayısını yirmi üçe çıkartmış ve flütü kromatik çalıma uygun hâle getirmiştir.






                   Görsel 1.7:  Boehm’ün 1847 yapımı silindirik flütü







                                                                                                        13
   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20