Page 151 - Türk Dili ve Edebiyatı Sınıf İçi Değerlendirme Öğretmen Rehber Kitabı
P. 151

ÖĞRETMEN REHBER KİTABI




                  SINIF İÇİ DEĞERLENDİRME ÖRNEĞİ 7


                                                      ÇALIŞMA KÂĞIDI
                                            ANLATIM BİÇİMLERİ VE TEKNİKLERİ



            Aşağıda Cumhuriyet Dönemi Türk romanından örnekler verilmiştir. Verilen metinlerle tablodaki anlatım biçimleri
            ve tekniklerini eşleştirerek yanlarındaki boşluğa uygun harfi yazınız.


            Tabloda doğru yapılan her eşleştirme 5 puan olarak değerlendirilecektir.

            Alabileceğiniz en yüksek puan 40’tır.



            a.
            Faiz Bey de Neriman'da hâlâ tatmin olunmamış bir iştiyak seziyor ve anlamıyor, kendi kendine düşünüyordu: “Ne
            istiyor? Baloya gitmekten başka bir arzusu mu var? Bu semtte oturmak arzu etmiyor mu? Şinasi’den başka birine
            mi temayülü var? Kim olsa gerek bu?  Şinasi  bilir  mi  acaba?..  Ne düşünüyor o?  Bana niçin bir şey söylemiyor?
            İkisi de bana ehemmiyet vermiyorlar mı? Benim aleyhimde mi düşünüyorlar?  Ben onlara karşı vazifemi yapmıyor
            muyum?”




            b.
            Gazete dediniz de aklıma geldi: Nermin yemeğe bekler beni... müsaadenizle. Espri yaparak kurtulamazsın; kol-
            tukta söz verdin.  Vazgeçiyorum; bütün insanlığın önünde eğilerek özür diliyorum: beni yanlışlıkla çıkardılar sah-
            neye. Ben yoldan geçen... Bütün sorumluluk sende. Hayır değil. Benden paso; çocuk da daha altı yaşını doldur-
            madı biletçi amcası. Evet çocuklar da bekliyor. Paramı geri istiyorum.




            c.
            — Canım, neden söküyorsunuz, dedim.
            — Mühendis Ahmet Bey söktürüyor.
            — Ne yapacak bunları?
            — Yukarıda deri tüccarı Hollandalı var ya hani, onun bahçesini düzeltiyorlar da...
            — İngiliz çimi alsın, eksin, mademki herif zengin...




            ç.
            Kuledibi’ndeki Tamburlu kıraathanenin, çoğunlukla ariflerden, güngörmüşlerden, sohbet ve kelâm ehillerinden
            olan ahalisi, asırların tüketemediği bu yorgun dünyanın binbir halini yadedip onda baki kalan hoş ve nahoş se-
            dalardan dem vururken, laf dönüp dolaşıp çoğu kez bir zamanların Yâfes Çelebi’sine gelirdi. Râviyân-ı ahbar ve
            nâkilan-ı âsâr kâh hayret ü minnet, kâh nefret ü ibretle şunları rivayet ve hikâyet ederlerdi.


















                                                                                                             151
   146   147   148   149   150   151   152   153   154   155   156