Page 15 - OKÇULUK
P. 15

OKÇULUĞUN TARİHÎ GELİŞİMİ











































              Görsel 1.3 Mısır'da okçuluğu anlatan temsilî resim   Görsel 1.4 Japon Okçuluk Sanatı Kyudo


                “Firavun mezarlarına gömülen yaylardan, Mısırlıların bu sanatta pek ileri gittikleri anlaşılmaktadır
             (Görsel 1.3). Mısırlılara muvazi (denk) olarak Girit’te ve eski Yunan’da da yaycılık sanatının ileri bir
             seviyede olduğu bilinmektedir. Homer, Odise’sinde Odiseus’un ünlü yayını anlatır (Odise 22 şarku).

                Kuzey Amerika’da Kızılderililerin ok atıcılıktaki maharetleri de pek üstün bir seviyeye ulaşmıştır.
             Hunlar da Avarların etkisiyle Orta Çağ’da ok atışları yapmışlardır. Wikingler de deniz savaşlarında
             ok kullanmışlardır. Fakat bunlar, diğer uluslarda olduğu kadar bu sanatta ilerleyememişlerdir.

                Japonlara gelince: Bunlarda ok sporu Batılıların anladığı manada değildir. Japonlar için ok sporu,
             içine kapanışın bir ifadesidir. Ve teknik değil, fikrî bir olaydır. Onlara göre ok atan nefsini yok etmek
             için kendi benliğini ortadan kaldırır. Bu durumu, ruhun soluk alma (konsantros) yolu ile elde eder.
             Son derece gelenekçi bir şekilde tutulan ok ve yay sadece bu duruma yardımcı vasıtadır. Japonlarda
             yay 2.21 m uzunluğunda bambudan veya diğer ağaçlardan yapılır. Okların ucunda da “yelek” tabir
             edilen renkli üç tüy vardır (Görsel 1.4)." (İsmail Fazıl Ayanoğlu, "Okmeydanı ve Okçuluğun Tarihi" S.11,
             1974)
                Dünyada okçuluğun bir spor dalı olarak kabul edilmesi ve bir federasyon ile temsil edilmesi, ilk kez 1931
             yılında gerçekleşmiştir. Federasyon, Polonya’nın Lwow kentinde 7 ülkenin katılımıyla (Fransa, Çek Cumhu-
             riyeti, İsveç, Polonya, Amerika Birleşik Devletleri, Macaristan ve İtalya),  Fédération Internationale de Tirà
             l’Arc (FITA) adıyla kurulmuştur. Merkezi İsviçre’nin Lozan kentinde olan Dünya Okçuluk Federasyonunun
             bugün 162 üyesi vardır. İlk Dünya Okçuluk Şampiyonası ise 1933 yılında Londra’da düzenlenmiştir.

                Türkiye, Dünya Okçuluk Federasyonuna 1955 yılında, 16. üye olarak katıldı.  Bu federasyona her 4 yılda
             bir seçimle bir başkan seçilmektedir.  2005 yılında, ilk kez bir Türk başkan olarak seçilmiştir. Bu kişi, Türkiye
             Okçuluk Federasyonu eski başkanı Prof. Dr. Uğur Erdener’dir. Hâlen görevini sürdürmekte olan Prof. Dr.
             Uğur Erdener`in başkanlığında dünya okçuluğunda radikal kararlar alınmaya başlanmıştır.  Onun döne-
             minde, dünya okçuluk şampiyonası iki yılda bir düzenlenmeye ve dünya kupaları organizasyonları yapıl-
             maya başlanmıştır. Bu sayede okçular her yıl yoğun bir yarışma hazırlıkları takvimine sahip olmuşlardır.

                                                                                                                 13
   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20