Page 77 - Felsefe - 10 | Beceri Temelli
P. 77

34
            Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
                                                                                FELSEFE 10

                              “METİN ARACILIĞIYLA FELSEFİ GÖRÜŞ SORGULAMA”
                                                    ETKİNLİĞİ
                                           ÖĞRENCİ ÇALIŞMA KÂĞIDI


                                            KÖTÜLÜĞÜN SIRADANLIĞI
                                                   Hannah Arendt
            Karl Adof Eichmann ile Maria’nın (kızlık soyadı Schefferling) oğlu olan Otto Adolf, 11 Mayıs 1960’da
            Buenos Aires’in kenar mahallelerinden birinde yakalandı ve dokuz gün sonra İsrail’e getirildi. 11 Nisan
            1961’de Kudüs Bölge Mahkemesi’ne çıkarıldı ve on beş ayrı iddiayla suçlandı: Başkalarıyla birlikte Nazi
            Rejimi’nin başından sonuna kadar ve özellikle de II. Dünya Savaşı sırasında Yahudi halkına karşı suçlar,
            insanlığa karşı suçlar işlemişti. 1950 tarihli Nazi ve Nazi İşbirlikçileri (Ceza) Yasası’na göre bu suçlardan
            herhangi birini işleyen kişi ölüm cezasına çarptırılırdı. Bu yasaya göre yargılanan Eichmann her suçlama-
            yı şöyle reddediyordu: “Bu iddianame bakımından suçsuzum.’’ (…)
            Eichmann, (…) zaman geçtikçe bir şeyler hissetme gereksinimini kaybetmişti. İşler artık böyle yürüyor-
            du, bu toprakların yeni kanunu böyleydi, her şey Führer’in emirlerine dayanıyordu; düşünüyordu da ne
            yaptıysa yasalara bağlı bir vatandaş olarak yapmıştı; (…) sadece emirlere değil yasalara da uymuştu. Her
            şeyi birbirine karıştıran Eichmann, bu ayrımın önemli olduğunu sanıyordu ama savunma da hâkimler
            de onu ciddiye almadı.
            (…) Eichmann, bir anda üstüne basa basa hayatı boyunca Kant’ın ahlâk kurallarına ve özellikle de Kant’ın
            görev tanımına uygun yaşadığını ilan etti. İlk bakışta tam bir rezaletti, üstelik bu duruma akıl erdirmek
            neredeyse imkânsızdı; zira Kant’ın ahlâk felsefesi, insanın muhakeme yetisiyle yakından ilişkilidir ve bu
            yeti de körü körüne itaati imkânsız kılar. (…)
            Alman generallerden biri Nürnberg’de kendisine yöneltilen “Siz onurlu generaller nasıl oldu da sorgusuz
            sualsiz bir sadakatle bir katile hizmet etmeye devam edebildiniz?’’ sorusuna “Başkomutanını yargılamak
            askerin işi değildir. Bırakın da bu işi tarih veya yukarıdaki Tanrı yapsın.’’ cevabını vermişti. (…)
            Nasıl medeni ülkelerde yasalar insanın doğal arzu ve eğilimlerinin bazen ölümcül olmasına rağmen vic-
            danın sesinin herkese “Öldürmeyeceksin!’’ dediğini farz ediyorsa Hitler’in topraklarının kanunu da kat-
            liamlar düzenleyenlerin cinayetin pek çok insanın normal arzu eğilimlerine aykırı olduğunu gayet iyi
            bilmelerine rağmen vicdanının sesinin herkese “Öldüreceksin!’’ demesini istiyordu. Nazi Almanya’sında
            kötülük, insanların görür görmez kötülük olduğunu anlamalarını sağlayan bir niteliğini -baştan çıkarı-
            cılığını- kaybetmişti. (…)
                                  1 Kötülüğün Sıradanlığı, Çev. Özge Çelik, İstanbul, Metis Yayınları, 2009, s. 31, 142 - 143, 156 - 157



             Yukarıda Almanya doğumlu, Amerikalı siyaset bilimci Hannah Arendt’nin “Kötülüğün Sıradanlığı” adlı
             kitabının çeşitli sayfalarından alıntılanan bir metin verilmiştir.


             1.  Metni okuyup aşağıda verilen anlama sorularını yanıtlayınız. İlk soruya ilişkin yönlendirmeleri dikkate
                alarak örnekleri boşluklara yazınız.

               Ne tür düşünce kalıpları kötülüğün olağanlaştırılmasına zemin hazırlıyor olabilir?




                                                                                            yaptı/yaptılar.





                                                                                            karşı çıkmadı.





                                                                                                    75
   72   73   74   75   76   77   78   79   80   81   82