Page 67 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 67

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                         TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10          30

             1.ÜNİTE > Giriş  Kazanım A.4.11: Metinde fikrî, felsefi veya siyasi akım, gelenek veya anlayışların yansımalarını değerlendirir.
             Alan Becerileri: Okuma Becerisi  Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
             Etkinlik İsmi                       Tunyukuk ve Atatürk                             35 dk.
             Amacı     Metindeki fikrî ve siyasi anlayışları belirleyerek farklı metinlerdeki anlayışları karşılaştırabilmek.  Bireysel


             1. Yönerge  Aşağıdaki metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız.
                     (Metin düzenlenmiştir.)


                                                  Tunyukuk Yazıtı
              Batı Yüzü

              Bilge Tunyukuk, ben kendim, Çin yönetimi sırasında doğdum. Türk halkı (o zaman) Çin’e bağımlı
              idi. Türk halkı, (kendi) hanını bulmayınca Çin’den ayrıldı; han sahibi oldu (fakat) hanını bırakıp Çin’e
              yeniden bağımlı oldu. Tanrı şöyle demiş olmalı: “(Sana) han verdim, hanını bırakıp (yine) bağımlı
              oldun.” (Türk halkı yeniden) bağımlı olduğu için Tanrı “Öl!” demiş olmalı. Türk halkı öldü, mahvol-
              du, yok oldu. Türk Sir halkı(nın) ülkesinde boy kalmadı; dağda bayırda kalmış olanları toplanıp yedi
              yüz (kişi) oldu. (Bu yedi yüz kişilik kuvvetin) iki bölüğü atlı idi, bir bölüğü yaya idi. Yedi yüz kişiyi
              sevk eden üstleri “şad” idi. “Sözcüm ol!” dedi; sözcüsü ben idim, Bilge Tunyukuk. “(Bunu) kağan mı
              yapayım?” dedim. Düşündüm: (İnsan) zayıf boğalarla semiz boğaları uzaktan bilmek zorunda kalsa
              hangilerinin semiz boğa, hangilerinin zayıf boğa olduğunu bilmez imiş diye öylece düşündüm. On-
              dan sonra. Tanrı akıl verdiği için (onu) ben kendim kağan yaptım.
              (…)
              (Bir şey) yufka iken (onu) delmek kolay imiş, ince olanı (da) kırmak kolay; yufka, kalın olursa (onu)
              delmek zor imiş, ince yoğun olursa (onu) kırmak zor imiş. Doğuda Kıtay’dan, güneyde Çin’den, ba-
              tıda batıdan, kuzeyde de Oğuzlar’dan gelecek iki üç bin (kadar) askerimiz var mı ne?” Böylece ricada
              bulundum. Kağanım, (benim kendimin), Bilge Tunyukuk’un arz ettiğim ricamı dinlemek lutfunda
              bulundu. “(Orduyu) gönlünce sevk et!” dedi. Kök Öng (ırmağı)nı geçerek (orduyu) Ötüken Dağlarına
              doğru sevk ettim. İngek Gölcüğü ile Tola (ırmağın)dan Oğuzlar (üzerimize) geldi.

              Ordusu (altı bin kişilik) imiş. Biz iki bin (kişi) idik. Savaştık. Tanrı buyurdu, (Oğuzları) bozguna uğ-
              rattık; ırmağa düştüler. Bozguna uğrayanları da yollarda ölüp kaldılar. Ondan sonra Oğuzların hepsi
              geldi, (boyun eğdi).

              (…)
                                                                               Talat Tekin, Tunyukuk Yazıtı


             1.  Metinde anlatılan sorunları çözen kimdir? Sorunları nasıl çözmüştür?






             2.  Metindeki siyasi anlayış nedir? Açıklayınız.






             3.  Metinde anlatılan dönemin sosyal, siyasi ve düşünsel anlayışı ile ilgili çıkarımlarda bulununuz.








                                                                                                    65
   62   63   64   65   66   67   68   69   70   71   72