Page 311 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 311

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                         TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 11          153

             6.ÜNİTE > Roman  Kazanım A.2.2: Metnin türünün ortaya çıkışı ve tarihsel dönem ile ilişkisini belirler.
             Alan Becerileri: Okuma Becerisi  Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
             Etkinlik İsmi                      Romanda Tarihsel Etki                            25 dk.
             Amacı      Romanın tarihsel dönemle ilişkisini açıklayabilmek.                      Bireysel


              Yönerge  Aşağıdaki metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız.
                     (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)


                                                   Sinekli Bakkal
              (…)

              Tevfik, dükkânını bütün bütün kapadı, Sinekli Bakkal’dan kayboldu. Fakat çok geçmeden Tevfik’in
              şöhreti tekrar mahalleyi çınlattı. Gene orta oyununda kadın rolüne dönmüştü. Bu defa Bakkal Çırağı
              isminde bir de oyun uydurmuştu. Bu, bir bakkal kadınla çırak olan kocası arasında bir maceraydı.
              Bütün İstanbul gülmekten kırılıyor, ecnebiler bile bu oyunu görmek için Göksu’ya gidiyorlardı. Değil
              büyük konaklara, hattâ Saray’a da çağırılan bir oyuncu olmuştu.

              Bu haberi Emine, babasının evine döndükten sonra aldı. İşin en felâketli tarafı, Emine’nin dükkânı
              terk ettikten sonra anladığı, gebeliğinin hayli ilerlemiş olmasındaydı. Bütün Sinekli Bakkal açıktan
              açığa, “Bakkal Çırağı” oyunundaki kadının Emine olduğunu söylüyorlardı. Emine sokaktan geçer-
              ken külhanbeyleri birbirini dürtüp gülüyorlardı. Kısmen Emine’nin zorundan, kısmen de Tevfik’e ga-
              zabından İmam, talâk için mahkemeye müracaat etti. Kadı huzurunda, mahkeme heyeti huzurunda,
              vaazlarını sönük bırakan bir talâkatla Emine’nin Tevfik’ten çektiklerini anlattı.
              (…)

              Bostanın kuytuluğundan ayrılınca içi açıldı. Bu kadar meyus olacak ne vardı. Belki Tevfik bekledi-
              ğinden daha çok evvel çıkagelecekti... Osman o kadar Sinekli Bakkal’ın işleriyle meşgul, o kadar o
              sokağın daimî bir siması ki... Dünya zannedildiğinden ziyade saadetle, teselli ile dolu. Bak Osman
              nasıl İmam’ın cenazesini kaldırttı, o çetin ve aksi ihtiyara Rabia’nın haberi olmadan o kadar baktı.
              Dünya iyi insanlarla dolu...

              Âdeta konağa bir an evvel varabilmek için akasyalı yolda koştu. Bir nefeste Hilmi’nin odasına çıktı.
              Osman piyano çalıyordu. Paşa ile karısı yan yana iki koltuğa oturmuş dinliyorlardı. Alafranga mû-
              sikîye vaktiyle söven adam bu muydu? Rabia, kapının eşiğini atlarken Osman, Abdülhamid’in marşı-
              nı çalmaya başladı. Koltuktaki ihtiyarlar zembereklerine basılmış gibi ayağa kalktılar. Sabiha Hanım
              değneğine dayanmış, gözleri yerde; Paşa’nın başı havada, gözleri uzaklara dalmış. Omuzlarının yük-
              selişinde, göğsünün öne doğru atılışında, kafasının dikliğinde eski Zaptiye Nazırı’nı canlandıran bir
              hal var. Bilmem Paşa’nın o dakika gözlerinin önünden bir selâmlık resmi geçiyor. Padişah camiye
              gidiyor... Renk, hareket ve ses şaşaası! Ve bunları hazırlayan, tertip eden hep kudret ve azamet sahibi
              bir Zaptiye Nazırı! İhtiyarın hafifçe sakalı titredi, başı biraz daha dikleşti ve marşın son mısraını kalın
              sesiyle söylemeye başladı.

              (…)
                                                                          Halide Edip Adıvar, Sinekli Bakkal


              Kelime Dağarcığı
              alafranga: Avrupa kültürüne özgü olan. ecnebi: Yabancılar. meyus: Üzgün, karamsar. şaşaa: Görkem. talak: Evliliğin
              sona ermesi. talakat: Kolayca düzgün söz söyleme durumu.









                                                                                                   309
   306   307   308   309   310   311   312   313   314   315   316