Page 375 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 375
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 11 185
7.ÜNİTE > Tiyatro Kazanım A.3.2: Metnin türünün ortaya çıkışı ve tarihsel dönem ile ilişkisini belirler.
Alan Becerileri: Okuma Becerisi Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
Etkinlik İsmi Metin Dönem İlişkisi 20 dk.
Amacı Tarihsel dönemin metne olan etkisini ifade edebilmek. Bireysel
Yönerge Aşağıdaki metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız.
(Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
Huzur
Emin Bey yeniden ney’e üfler.
Bu defa Nuran da katılır şarkıya...
İHSAN — Esasen biz buyuz işte. Biz, Nevakârız, Mahur Besteyiz. Ve bunlara benzer daha nice, nice
şeyleriz. Eski zaman hep yanı başımızda. (Müzisyenlere dönerek) Dedem, nefesine sağlık!.. Yanlış an-
lamayın ben bir mistisizmi müdafaa etmiyorum. Kendimizi tanımamızı, sevmemizi istiyorum sadece.
MÜMTAZ — Beni şaşırtan, sizin bir taraftan insanın manevi değerleri üzerinde ısrar ederken diğer
taraftan maddi bir kalkınmadan bahsetmeniz.
İHSAN — İkisi aynı şey değil ki. Bu ihtiyaç diğeri ile beraber geliyor. Bu yüzden aynı zamanda bir
iktisadi reforma ihtiyacımız var. Birini öbürüne tercih edecek vaziyette değiliz.
MÜMTAZ — Fakat iktisadi hayat kendi kültürünü yapar ve kendi insanını yetiştirmez mi?
İHSAN — Hayat, bir yaratıcılık ve bolluk içinde değil ki bize kendiliğinden yeni kıymetler teklif
etsin. Bizler satıhta yaşıyoruz. Ve satıhta yaşarken mesut oluyoruz. Derine iner inmez kayıtsızlık ve
kötümserlik başlıyor.
MÜMTAZ — O halde bir kriz zaruri ve muhakkak?
İHSAN — Bir imparatorluğun tasfiyesinden doğduk. Bu İmparatorluk bir çiftçi imparatorluğu idi.
Halâ onun iktisadi şartları içerisinde bocalıyoruz. Ne toprak ne de insan, tam mânâsı ile ekonomik
hayata girememiş. Bazı mekteplerimiz var. Birçok şey öğreniyoruz. Fakat hep eksik olan memur kad-
rosunu doldurmak için. Bir yığın yarı münevver işsiz.
MÜMTAZ — Zamanla düzelemez mi? Hatta bunlar zamanla olacak şeyler değil mi?
İHSAN — Değil. Zaman şartlara göre değişir. Büyümekte olan bir çocuğun zamanı ile bir hastanın za-
manı başka başkadır. Biz umumi zamanın dışındayız. Zaman tempomuzu hızlandırmak zorundayız.
NURAN — Hayata ne kadar şuurla bakıyorsunuz. Adeta sentetik bir ilâç hazırlar gibi.
İHSAN — Türkiye’de yaşıyorum ve Türkiye’nin ihtiyacı olan şeyi düşünüyorum ben. Bir disiplinden
bahsederken fert olmaktan feragat etmiyorum. Fert vardır. Fakat ormanda ağacın olduğu gibi vardır.
Dikkat edilirse garp medeniyeti bir azat, bir kurtulma fikri üzerine kuruludur. Fakat Şark, başından
beri hürdür.
MACİDE — Ah!.. Hoş geldin Suat.
SUAT — Şark hiçbir zaman hür olmadı. Hürriyetten o kadar çabuk vazgeçeriz ki...
İHSAN — (Hoşgörü ile gülümser). Ben temelden bahsediyorum. Şark anlayışında cemiyet, hürriyet
fikri üzerine kuruludur.
SUAT — (Umursamaz) Ne çıkar? O kadar çabuk vazgeçtikten sonra.
(…)
Kenan Işık, Abdülcanbaz-Huzur
373