Page 326 - Türk Dili ve Edebiyatı - 9 | Beceri Temelli
P. 326
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 9 166
7.ÜNİTE > Biyografi-Otobiyografi Kazanım: A.4. 8. Metinde millî, manevi ve evrensel değerler ile sosyal, siyasi, tarihî ve mitolojik ögeleri belirler.
Alan Becerileri: Okuma Becerisi Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
Etkinlik İsmi DÖNEMİNE TANIKLIK EDEN BİR YAZAR: YAKUP KADRİ 25 dk.
Amacı Yazarların, içinde bulundukları gerçekliği edebî eserlerinde anlatmalarının nedenlerini belirleyebilmek. Edebî Bireysel
eserlerde tarihî, sosyal, siyasi bir gerçekliğin olduğu gibi ifade edilmesinin mümkün olup olmadığını açıklaya-
bilmek.
Yönerge Aşağıda verilen metni okuyunuz. Soruları metni göz önünde bulundurarak cevaplayınız.
(Alıntı metnin aslına sadık kalınmıştır.)
YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU
(…)
Yakup Kadri artık ferdî bunalımlarını anlatan biri olmaktan çok sosyal olaylara ilgi duyan biridir.
Dikkati insan, özellikle de Türk insanı üzerinde yoğunlaşmıştır. Bu insanın problemleri ve hâlde-
ki görünüşü onun kâinata bakış tarzını belirleyen faktörlerin başında gelir. O, romanlarında kendi
devrindeki Türk insanını şekillendiren sosyal ve siyasi olayları; bu olayların ortaya çıkmasına sebep
olan gücü, edebî türün imkânları ölçüsünde yorumlamaya gayret göstermiştir. Denilebilir ki Yakup
Kadri’nin romanları böyle bir gayretin ürünüdür. Batı medeniyeti ile karşılaşan insanımızın değişme
çizgisini bu eserlerde takip etmek mümkündür. Onun geçmişle ilişkisi bu değişimin ortaya çıkışını
izah etme endişesi ile açıklanabilir. Sosyal kuruluşlar ve hayatı düzenleyen değerler yeni bir şekil
kazanmıştır. Değişen insan, eskinin çözülüşü ve yeninin kuruluşunun getirdiği çelişkiyi nefsinde ya-
şamıştır. Bunun için Yakup Kadri’nin romanları, Tanzimat’tan 1950’lere kadar süren sosyal hayatımızı
çeşitli yönleriyle aksettirir. Yakup Kadri bu devreyi, birbirini tamamlayan on ayrı roman hâlinde hikâ-
yeleştirmiştir. Bu eserler, yayımlanma sırasıyla değil de olay zamanları dikkate alınarak okunduğunda
yazarın, son yüzyıldaki hayatımızı hikâye ettiği anlaşılır. Kiralık Konak romanı ilk olarak 1920 yılında
İkdam’da tefrika edildi. 1922’de ilk baskısı yapıldı. Bizim faydalandığımız baskısı ise İletişim Yayınla-
rı’ndan çıkan 2002 baskısıdır.
1. Kiralık Konak
Kiralık Konak’ta ele alınan mesele, XIX. asır ortalarından itibaren toplumumuzun maruz kaldığı sos-
yal değişikliklerin neticesinde konak hayatının çöküşü ve onun yerini apartmanda sürdürülen yaşam
tarzına bırakışıdır. Kiralık Konak adlı roman, 1908-1918 yılları arasındaki dönemi konu almakta, aile
hayatına ait bazı problemler çerçevesinde insanımızdaki değişmeyi gözler önüne sermektedir. Bu ese-
rin gözlemlerden hareketle yazıldığı sezilmektedir. Roman Naim Efendi ile Seniha arasındaki çatışma
üzerine kurulmuştur.
(…)
Kiralık Konak’ta mekân, barındırdığı insanların hususiyetlerini aksettirmektedir: Naim Efendi ve Sel-
ma Hanımefendi konak devrinin insanlarıdır. Geleneksel yaşam tarzının devamını isterler. Servet
Bey ve Seniha Hanım ise konaktan nefret ederler ve Avrupa’ya has yaşam tarzını benimserler. Necibe
Hanımefendi, Büyükada’da bir köşkün sahibidir. Gizli gönül işlerinde rol almaktan zevk duymaktadır.
Faik Bey, Cemil, Seniha ve etrafındakiler ise eğlence yerlerinde görülen insanlardır. Bunlar konakta
bile eğlence yerlerine has hayatı sürdürürler.
(…)
Şerif Aktaş, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara, 2019.
325