Page 60 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 5.Ünite
P. 60

duklarını moleküler düzeyde belirleme” alanındaki çalışma-
               larından dolayı Tomas Lindahl (Tamıs Lindal), Paul Modrich
               (Pol Modrik) ve Aziz Sancar’a verilmiştir. Sancar, bilim ala-
               nında Nobel ödülü kazanan ilk Türk olurken gelişmekte olan
               ülkelerde  bilimin  ilerlemesi  için  Dünya  Bilim Akademisinin
               (TWAS) Nobel Kimya Ödülü’nü kazanan yedinci üyesidir.
                  Aziz  Sancar  (Görsel  5.50),  Mardin  ilinin  küçük  bir  ka-
               sabasında sekiz çocuklu bir ailenin yedinci çocuğu olarak
               doğdu. İstanbul Tıp Fakültesini 1969 yılında bitirdi. Dallas
               Texas  Üniversitesinde  Moleküler  Biyoloji  dalında  doktora-
               sını tamamladı. Yale Üniversitesinde DNA onarımı dalında
               doçentlik tezinden sonra DNA onarımı, hücre dizilimi, kan-
               ser tedavisi ve biyolojik saat üzerinde çalışmalarını sürdür-
               dü. 415 bilimsel makale ve 33 kitap yayımladı.
                  Sancar’ın  araştırması  DNA’nın  kendini  nasıl  onardı-
               ğı  merkezlidir.  Sancar,  ultraviyole  radyasyonlarının  neden
               olduğu  mutasyonları  tanıyan  enzimleri  keşfetmiş  ve  daha   Görsel 5.50: Aziz Sancar
               sonra hasarlı genetik kodu kaldırmak için DNA’yı kesmiştir.
               Sancar’ın  ilk  buluşu Yale  Üniversitesinde  E.  coli  bakterisi
               odaklıdır.  Bu  buluşla  insanlarda  DNA  onarımı  çalışmaları
               detaylandırılmıştır.


                  İSLAM BİLİM TARİHÇİSİ FUAT SEZGİN

                  “Amacım,  İslam  topluluğuna  mensup  insanlara  İslam  bilimlerinin  gerçeğini  tanıtmak,  benlik
               duygularını olumsuz etkileyen yanlış yargılardan onları kurtarmak ve ferdin yaratıcılığına olan inancı
               onlara kazandırmaktır.”
                                                                                         Prof. Dr. Fuat Sezgin

                  24 Ekim 1924’te Bitlis’te doğan Fuat Sezgin (Görsel 5.51), Alman şarkiyatçı Helmut Ritter (Helmut Ri-
               ter) tarafından  verilen bir seminere katılmış ve onun etkisi altında kalarak İstanbul Üniversitesi Şarkiyat
               Araştırmaları Enstitüsüne kaydolmuştur. II. Dünya Savaşı yıllarında Alman ordusunun 1943’te Bulgaris-
               tan´a kadar ilerlemesinden dolayı Türkiye´de üniversite öğretiminin askıya alındığı dönemde hocasının
               tavsiyesi üzerine Arapça öğrenmeye çalışmıştır. Fuat Sezgin, bu dönemde altı ay boyunca her gün
               17 saat Arapça çalışarak Taberî tefsirinin orijinalini gazete
               okur gibi okumaya başlamıştır.
                  1947  yılında  Bedî  ilminin  tekâmülü  konusundaki  tezi-
               ni bitirdikten sonra, Helmut Ritter´in danışmanlığıyla Ebû
               Ubeyde Me’mar ibn el-Musennâ´nın Mecâz’ul-Kur’ân’ında-
               ki filolojik tefsirini konu alan ikinci bir tez hazırlamıştır. Fuat
               Sezgin,  doktora  tezi  için  araştırmalarını  sürdürdüğü  Me-
               câz’ul-Kur’ân´dan  bazı  yerlerin  Muhammed  el-Buhârî’nin
               hadis kitabından alındığını fark etmiştir. El-Buhârî’nin yazılı
               kaynakları kullanmış olması, daha önce akademisyenlerin
               ve  muhaddislerin  mecmualarının  sadece  sözlü  geleneğe
               dayandığına  dair  tezlerinin  yanlış  olduğunu  kanıtlamıştır.
               Buhârî´nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar adındaki tak-
               dim tezini 1956 yılında yayımlamıştır.
                  1960 askerî darbesi sonrası üniversitelerden men edi-
               len 147 akademisyen arasında bulunan Sezgin, çalışmala-
               rını yurt dışında sürdürmüştür. 1965 yılında Câbir İbn Hay-     Görsel 5.51: Fuat Sezgin


                                                           276
   55   56   57   58   59   60   61   62   63   64   65