Page 21 - Felsefe 11 | 4.Ünite
P. 21
4. ÜNİTE 18. Yüzyıl-19. Yüzyıl Felsefesi
10. Felsefi içerikli edebî eserlerin aydınlanma üzerindeki etkisi nelerdir?
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
11 ve 12. soruları aşağıda verilen parçaya göre cevaplayınız.
Onur Uca, “Akışlar ve İlişkiler” adlı eserinde bir fabrika çalışanlarına iki tip soru yöneltmiştir.
A) Sizce adalet iki adet çikolatayı birer birer olacak şekilde iki çocuğa vermek midir?
Yoksa iki adet çikolatayı iki çocuk arasında yapılan koşu yarışında kazanan çocuğa vermek
midir?
B) Çalıştığınız fabrikada ikramiye veya pirim dağıtılmasına karar verildi. Dağıtım nasıl olmalıdır,
herkese eşit mi yoksa pozisyona göre mi?
İlk soruya yanıtlar, çikolatanın her çocuğa verilmesi gerektiği ve çocukların yarış ortamına alınma-
ması yönünde olmuştur. İkinci sorunun cevabı ise pozisyona uygun olarak iş ortamında durumların
farklı geliştiği şeklinde olmuştur. Profesyonellik ve iş ahlakı bağlamında adaletin farklı uygulandığına
dair duygusal yorumlardan uzak yanıtlar gelmiştir.
11. Her iki tip soru için de adalet ve eşitlik kavramlarına yapılan vurgular nelerdir?
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
12. Onur Uca’nın araştırmasından hareketle Fransız Devrimi ve Sanayi İnkılabı’nın etkisi altında
felsefede ortaya çıkan eşitliğe dayalı toplum düzeni düşüncelerini değerlendiriniz?
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
13. İ.Kant, “Ahlak Metafiziğinin Temellendirilmesi” adlı eserinde insan için kesin bir buyruk,
aynı zamanda genel bir yasa olmasını isteyebileceği maksime (kural) göre davranışta
bulunmasıdır. Buna göre insanın kesin buyruğa uyarak hareket etmesinin amacı nedir?
Açıklayınız.
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
14. J. J. Rousseau’nun “İnsan özgür doğar oysa her yerde zincire vurulmuştur.” sözüne göre insan
toplum içinde özgür hareket edebilir mi? Gerekçeleriyle yazınız.
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
15. J.Hyppolite’nin “Marx ve Hegel üzerine çalışmalar” adlı eserinde birey, karşıt öğretisini kendisinin
dışında ve kendisine özdeş görür. Birey yok olur ve yaşam döngüsünün tekrarlanmasını sağlayan
başka bir varlık haline gelir. Birey, kendisini karşıtı için ortaya koymakla örtük olarak kendi
varlığını ortadan kaldırır. Çocuk ebeveynin karşıtıdır, çocuğun yaşamı ebeveynin yok oluşudur.
Hegel, buna ‘yaşamın sonu gelmez döngüsü’ der. Bu durumun olumlu tarafı bireyin gelişimi ve
desteklenmesi anlamına gelen yeni bir bireyin dünyaya gelmesidir.
Metinde anlatılan Hegel’in birey ve karşıtı görüşlerinin efendi ile hizmetçi, sevilen ile seven
gibi insan ilişkilerinin örneğine rastlanır mı? Niçin?
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................
115