Page 40 - Fen Lisesi Biyoloji 10 | 3.Ünite
P. 40

Ülkemiz, endemik türler açısından çok değerli genetik kaynaklar sunan kendine has biyolojik çeşitliliğe
           sahiptir. Türkiye, gıda ve tarım alanında birçok bitkinin endemik olarak yetiştiği bir bölgedir. Pek çok ende-
           mik bitki, tıbbi ve aromatik özellikleri ile değer kazanmaktadır. Ülkemize ait bitkilerin ilaç, gıda, kozmetik
           ham maddesi ve süs bitkisi olarak ekonomiye olumlu katkıları bulunmaktadır. Bazı bitkilerden elde edilen
           uçucu yağlar ihraç edilmektedir. Örneğin gül, kekik, defne, ada çayı, ıtır çiçeği, sığla, kimyon, anason, lavan-
           ta, limon, portakal, mersin, biberiye uçucu yağları gibi. Türkiye; kekik, defne, kebere, kimyon gibi bitkilerde
           önemli tedarikçi ülke konumunda olup en büyük geliri kekik ve defne bitkisinden elde etmektedir. Diğer
           yandan haşhaş, hem tohumu hem de alkaloitleri ile önemli ihraç ürünlerimizdendir (Görsel 3.64). Afyon Al-
           kaloitleri Fabrikasında üretilen morfin ve türevlerinin %97’lik kısmı ihraç edilmektedir. Morfin tıpta genel
           anestezi için kullanılan bir alkaloittir.

























                                                 Görsel 3.64: Haşhaş tohumları

               Tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliğinin geliştirilmesi amacıyla birçok ilimizde tıbbi ve aromatik bitki
           yetiştirme merkezleri kurulmuştur. Bu merkezlerde yetiştirilen bitkiler sayesinde hem biyoçeşitlilik korun-
           makta hem de ekonomiye olumlu katkılar sağlanmaktadır.
               Biyolojik çeşitlilik ve endemik türler ülkemizin millî mirasıdır. Dünyanın hiçbir bölgesinde bulunmayan
           güzelliklere sahip ülkemiz, aynı zamanda sahip olduğu biyoçeşitlilik ve endemik türler bakımından küresel
           bir miras olma konumundadır. Bu değerlere sahip çıkmak için tabiatta yaşayan her canlının yaşamına ve ya-
           şadığı ortama saygı duymak gerekir. Doğada yaşam alanı bulan her çeşit canlı, hem biyoçeşitliliğin nedeni ol-
           makta hem de ekosistemin doğal bir parçası olmaktadır. Ekosistemlerin doğal işleyişinin devam edebilmesi
           için bu canlıların sayılarının azalmaması ve soylarının tükenmemesi gerekmektedir. Canlı türlerinin azalması
           ve soylarının tükenmesi, biyoçeşitliliğin azalması demektir. Bu durum aynı zamanda ekosistem çeşitliliğinin
           azalması ve ekosistemlerin yok olması anlamına gelmektedir.




                 Sır a Siz de


            Birey olarak biyolojik çeşitliliğe ve ekosistemin doğal işleyişine saygı gösterme, müdahaleden kaçınmak için neler
            yapılabilir? Araştırarak arkadaşlarınızla sınıf ortamında paylaşınız.




           3.3.3. Biyolojik Çeşitliliğin Korunması

               Ülkemizde biyolojik çeşitliliğin korunması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması amacıyla nesli tükenmek-
           te olan türler ve endemik türler koruma altına alınmakta, biyokaçakçılıkla mücadele edilmekte ve gen ban-
           kaları oluşturulmaktadır.
               Nesli tükenmekte olan, koruma altına alınması gereken bitki ve hayvan türleri için dünya genelinde
           çalışmalar yapan Dünya Koruma Birliği (IUCN), ‘‘Kırmızı Veri Kitabı’’ adı verilen bir envanter hazırlamıştır.
           Ülkemiz endemik türlerini de içine alan bu çalışmada soyları tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan canlılar
           değişik kategoriler içine alınarak tehlike sınırları çizilmiştir (Görsel 3.65 ve 3.66).

            132
   35   36   37   38   39   40   41   42   43   44   45