Page 37 - Türk Dili ve Edebiyatı 10 | Kazanım Kavrama Etkinlikleri
P. 37
8 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10 Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
başka camiler gibi büyük haremi yoktur, bir küçük haremdir. Ortasında Şeyhülislâm Aziz Efendi
bir abdesthane havuzu ve muslukları yapmıştır.
Bu camiin sağında ve sol tarafında tuğladan yapılmış iki kalın yüksek minareleri var ki gök-
lere baş kaldırmıştır. Mahkeme tarafındaki minarenin kadehinde üstat mimar bir şadırvan kade-
hi yapıp tatlı suyunu ta Keşiş Dağı’ndan uçurmuş, gerçekten büyük bir ustalık göstermiştir. Ama
şimdiki hâlde zamanın geçmesi ile su yolları bozulup fıskiye çalışmaz olmuştur. Ama ne zaman
yağmurlar bu şehrin üzerine yağmaya başlasa bu minarenin şerefesinde biriken yağmur suları bu
anılan şadırvan kadehine toplanıp bütün kuşlar o rahmet suyundan içip susuzluklarım giderirler.
Sözün kısası bu şehir içinde böyle ruhaniyetli cami yoktur. Bursa şehrinin sanki Ayasofya’sıdır.
(…)
Bursa'nın çarşı pazarının anlatılması
Hepsi 9.000 dükkândır. Evvelâ kale gibi dört demir kapılı ve demir zincir ile bağlanıp zapt edilmiş
kale kapıları gibi büyük bir bedesteni var.
Tamamı (—) adet sağlam ayaklar üzerinde (—) adet mina kubbelerdir ve hepsi 300 dolaptır. Her
birinde birer Mısır hazinelerine sahip bezirgânlar vardır. Burada o kadar kıymetli diyarda yoktur.
Bu bedestenin dört tarafında Kuyumcular Çarşısı başka bir ulu yolun iki tarafına yapılmış baştan
başa kârgir yapılardır. Gazzazlar Çarşısı, Kavukçular Çarşısı, Takyeciler Çarşısı, İpekçiler Çarşısı,
Bezzazlar Çarşısı, Terziler Çarşısı, Hallaçlar Çarşısı ve Hamhâlet Çarşısı, özellikle hepsinden dona-
nımlı ve süslü gelincik gibi Gelincik Çarşısı başka bir ana yolun iki tarafında ûd, amber, zebât, kal-
le-misk, gül suyu ve başka güzel kokular satılır süslü bir çarşıdır ki içinden geçmekte olan gelip-gi-
den yolcuların dimağları kokulanıp insan mutluluktan bir adım dışarı gitmek istemez. Ta bu derece
güzel çarşılardır. Gayet zengin bezirgânlar ve dindar, ümmetin salihlerinden çelebi adamlardır.
Bu anılan on adet esnafın dükkânları bedestenin dört tarafını kuşatmıştır. Hepsi kârgir yapı ve
düzen üzere kurulu tamamı kurşun örtülü toloz (tonoz) kemerlerdir ve ara ara bazı yerlerinde
demir pencereleri vardır. Her köşe başında elbette birer çeşme bulunmaktadır ki ikişer lüleli hayat
sularıdır. Yazın en sıcak günlerinde çarşılara hizmetçiler bu çeşmelerden hayat suları saçarlar. Bü-
tün çarşılar Bağdat’ın serinleme evlerine benzer. Bursa'nın bütün ileri gelenleri şiddetli sıcaklarda
bu kapalı güzel çarşılarda oturup hüsn-i cemâl pazarı ederler. Bu anılan çarşılardan başka yüzlerce
yerde düzenli olarak yapılmış muhabbet pazarları vardır. [228b] Ülkeleri gezen seyyahların anlat-
tıklarına göre bu çarşı pazarların yapılarına denk şirin bir yapı bir diyarda yoktur. Ancak Halep’te
ve Edirne'de Ali Paşa Çarşısı vardır, diye överler.
Gerçekten de Bursa'nın çarşıları İstanbul'da bile yoktur. Saraçhanesi de bir ana cadde üzerine
kurulmuş bakımlı güzel bir çarşıdır. Uzun Çarşısı gayet bakımlı, donanımlı ve kalabalık bir çarşıdır
ki insan deryası akar. Esnafın her türlüsü orada bulunur. Pirinç Hanı yakınında Kebapçılar Çarşısı
gayet donanımlıdır.
Bakkallar Çarşısı: Gayet pak, temiz ve süslü dükkânlardır. Hoşafçıları dükkânlarını türlü
türlü değerli kâse ve bakraçlar ile ve kalaylı nakışlı maşrapalar ile süsleyip yedi sekiz renkte hoşaflar
satarlar. Bahar günlerinde şerbet ve hoşaflar üzerine kızıl renkli gül yaprakları saçıp hoşaf alanların
kâselerine gül suyu saçarlar. Bu da başka bir memlekete mahsus değildir. Kayağan pazarında Yemiş
Pazarcıları Çarşısı da dükkânları türlü türlü meyve dallarıyla süslenmiştir. İpek çarkçıları da başka
bir çarşıdır.
(…)
Evliya ÇELEBİ, Seyahatname
Kelime Dağarcığı:
alem: Minare, kubbe, sancak direği vb. yüksek şeylerin tepesinde bulunan, madenden yapılmış ay yıldız veya lale biçimin-
de süs. bezirgan: Tüccar. bezzaz: Kumaş alıp satan kimse, manifaturacı. halıça: Küçük halı. harem: Osmanlı camilerini
çevredeki evlerden ve sokaklardan ayıran, duvarlarla çevrili dış avlu. kehriz: Su taşıyan yatay bir yer altı su yolu düzenleri.
Keşiş Dağı: Uludağ’ın o gün kullanılan adı. Must’asımî: Hat sanatında çok önemli yenilikler gerçekleştirmiş hattat. saraç-
hane: At takımları, araba koşumları, meşinden eşya yapılan ve satılan yer. Selatin Cami: Osmanlı döneminde hükümdar-
lar ve ailesi tarafından yaptırılan camilere verilen ad. zebat: Macun koyuluğunda güzel kokulu bir misk.
36