Page 46 - Dört Dörtlük Konu Pekiştirme Testi - TYT TDE
P. 46
TÜRKÇE Paragrafta Anlam 4. TEST
5. Gri balıkçıllar; akarsu, küçük ırmak, göl gibi sulak alan- 7. Edebiyatın içindeki felsefe, edebî söylemin yapısı çer-
larda yaşayan gri - kirli beyaz renkte büyük kuşlardır. çevesinde şekillenir. Bir edebiyat eseri, öncelikle edebi-
Boyları 90 - 100 cm, kanat açıklıkları 175 - 190 cm ka- yatın gereklerini yerine getirmek durumundadır. Yoksa
dar olabilir. Sığ sularda balık, kurbağa yakalarlar. Yılan, bazı düşünceleri açıklıyor, bazı doğruları ifade ediyor
diye edebî bir değer taşımaz. İyi bir edebiyat eseri, ken-
yengeç, küçük memeli ve küçük kuş da avlayabilirler.
di söyleminin gereklerini karşılarken aynı zamanda fel-
Göçmen kuş olarak bilinen gri balıkçıllar ülkemizde
sefi boyutlar da taşıyabilir. Felsefi boyutlar kazanması,
en yaygın görülen balıkçıl türüdür. Her ne kadar lite-
söz konusu eserin edebiyat açısından değerini azalt-
ratürde göçmen kuş olarak geçse de ülkemizdeki kuş
maz. Belirgin ya da örtük felsefi içerik taşımayan bir
gözlemcileri gri balıkçılı neredeyse yılın her mevsimi edebiyat eserinin de değer bakımından zayıflığından
gördüklerini belirtiyorlar. ya da eksikliğinden söz etmek doğru olmaz. Ancak her
önemli edebiyat ve sanat eserinde felsefi bir boyutun
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler- bulunduğunu da söyleyebiliriz.
den hangisi söylenemez?
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılabilir?
A) Betimleyici ögeler kullanılmıştır.
A) Felsefeden yoksun bir edebî eser, edebiyatın ölçüt-
B) Karşılaştırma yapılmıştır.
lerine uygun düşmemektedir.
C) Tanımlama yapılmıştır.
B) Birtakım yazarlar, derin bir felsefi anlayışla yazarak
D) Sayısal veri kullanılmıştır. eserlerinin değerini artırır.
E) Kanıt gösterilmiştir. C) Felsefe ve edebiyat eserleri arasında karşılıklı ola-
rak sıkı bir ilişki söz konusudur.
D) Edebî eserlerin asıl amacı okuyucuya birtakım dü-
şünceleri aktarmak değildir.
E) Felsefe ve edebiyatın ortak noktası, insanlığı ilgi-
lendiren konuları ele almalarıdır.
8. Sanatçılar, ne anlama geldiğini tam olarak kendileri
de belirleyememelerine rağmen bize üzerine düşüne-
bileceğimiz çok sayıda alternatif gerçeklikler sunar.
Jung’a göre sanatçı yaratıcılığı iki durumda ortaya çı-
kar. Bunlardan birincisi psikolojik, ikincisi ilhamla gelen
imgeye dayalı yaratıcılık türleridir. Psikolojik yaratıcılık-
ta; malzeme insan bilincinden gelir, bu tür etkinlikler ve
ürünler insan anlayışının sınırları içinde kalır. Yani bu
6. Evet, şiir her çağda yenilenir. Ama şiiri, toplumdan, türün insan zihniyle kavranamayacak hiçbir yönü bulun-
toplumsal değişmelerden önce bir ozan yeniler. Şunu mamaktadır. İlhama dayalı yaratıcılık ise Jung’un asıl
demek istiyorum: Belki başka hiçbir sanat ürünü şiir üzerinde durduğu alandır. Burada kullanılan malzeme,
kadar sanatçısına, sanatçısının kişiliğine bağlı değildir. insanın kişisel yaşamından değil derinlerden, kolektif
Yani bir bakıma şiirin tanımı ozanın tanımıdır denebilir. bilinç dışı denilen yerden gelmektedir. Burada yaratı-
Bir kez günü geldiğinde ölmeyen şiir, çağında da zaten cının rolü nispeten pasif bir roldür. Eserde sanatçının
pek yaşamamıştır. Bununla beraber değişen çağlar, kendi kişilik özelliklerinden çok insan kültürünün yapı
değişen şiirler ortasında insanda değişmeyeni aramak taşları olarak tanımlanan arketiplerin canlanması söz
akla gelebilir. konusudur.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada savunulanları Bu parça ile ilgili olarak aşağıda verilen yargılardan
destekler niteliktedir? hangisine ulaşılabilir?
A) Sanat eserlerinin varlığını sürdürebileceği belirli bir A) Sanatçının, psikolojisini yansıttığı eserler, yüzeysel
zaman dilimi vardır. bir nitelik taşır.
B) Şiir, onu yaratan şairin duygu ve düşüncelerinin B) Esine dayalı olarak ortaya çıkan eserler, evrensel
ötesinde varlığını sürdüremez. bir içeriğe sahiptir.
C) Bir şiirin biricikliği toplumsal değişmelere bağlı ola- C) Sanat, yaşanılan dünyadan bağımsız bir gerçeklik
rak ortaya çıkar. anlayışı inşa eder.
D) Bir şairin evrensele ulaşması, kendi toprağından D) Sanatçılar da sanat eserlerinin üretim sürecini ta-
beslenmesiyle mümkün olabilir. mamen kavrayamaz.
E) Biçim ve içerik bakımından ölümsüz bir şiire ulaşa- E) Psikolojik yapıtlar, insan bilincini harekete geçiren
bilmek şairin görevidir. bir yapıya sahiptir.
44 PB