Page 123 - Tarih 10 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 123

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
         49      TARİH 10                                               Öğretim Programları ve Ders Kitapları Daire Başkanlığı
                 Kavram Öğretimi
          2. ÜNİTE    : BEYLİKTEN DEVLETE OSMANLI SİYASETİ (1302-1453) > 2.3. Osmanlı-Bizans İlişkileri
          Kavram      : Derviş
          Genel Beceriler  : Eleştirel Düşünme Becerisi
          Alan Becerileri  : Tarihsel Analiz ve Yorumlama Becerisi

          Çalışmanın Adı                              DERVİŞ                                    20 dk.
          Çalışmanın Amacı  Dervişlerin dinî ve sosyal hayata etkilerini kavrayabilme.

         1. Yönerge : Aşağıda verilen kavram ağı ve şiirdeki metinleri tahlil ederek soruları cevaplandırınız.

                                                       OSMANLI DEVLETİ
           BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ                      Osmanlının kurulduğu dönemde dervişler oldukça faal du-
           Sencer Dönemi’nde, bölgede yoğun olarak ya-  rumdaydılar. Bu dervişlerden bazıları Şeyh Edabalı ve Geyikli
           şayan ve hâlâ yarı göçebe hayat süren Türkmen   Baba örneklerinde görüldüğü üzere Vefaiyye tarikatına men-
           kitleleri  arasına  girerek  ilahiler  söyleyen,  şiirler   sup iken Abdal Musa, Karaca Ahmet, Abdal Murat, Abdal
           okuyan,  Allah  rızası  gözetmek  gayesiyle  halka   Mehmet, Postinbuş Baba gibi bazı isimler  Abdallan-ı Rum
           birçok iyilikte bulunan, onlara cennet ve saadet   adı verilen zümreye mensuptur. Osmanlı topraklarında ta-
           yollarını gösteren, Türkmen zümrelerinin dinî bir   rikatların tam manasıyla yayılmadığı bu dönemde değişik
           kutsiyet verdikleri ozanlara benzettikleri çok sayı-  bölgelerde pek çok dervişin müstakil olarak faaliyette bu-
           da derviş bulunmaktaydı.
                                                       lundukları, kurdukları zaviyelerinde “ayende ve revende”ye
                                                       (gelen ve giden) hizmet ettikleri bilinmektedir.

           YUNUS EMRE                                            KARACA AHMET
           Yunus’a göre, dervişin dört yanında dört              Karaca Ahmet’in Osman Gazi Dönemi’n-
           ulu kapı vardır . Bunlar şeriat, tarikat, mari-       de Anadolu’ya geldiği ve bu tarihten iti-
           fet ve hakikattir. Şeriat, emir ve nehyi bildi-       baren bilhassa Orhan Gazi Dönemi’nde
           rir. Tarikat, kulluğa bel bağlamayı; marifet,         yapılan fetihlere katıldığı anlaşılmaktadır.
           gönül gözünün açılmasını ya da bilmenin               O, Bursa’nın fethinden sonra burada bir
           ötesine geçip “tanımayı/arif olmayı”; ha-             zaviye  kurmuştur.  1329’da  Bizanslılarla
           kikat ise ete kemiğe bürünen insanda İlahî            yapılan  Palekonon  Savaşı’na  iştirak  et-
           olanı müşahede etmeyi ifade eder. Tasav-              miş,  savaştan  sonra  Üsküdar  bölgesine
           vufi  ıstılah  içinde  bu  dört  kavramın  sıra-      gelerek  bugün  kendi  adıyla  anılan  me-
           laması  şeriat-tarikat-hakikat-marifet  şek-          zarlığın  bulunduğu  bölgeye  yerleşmiş,
           lindedir.  “Marifet  bunların  sonucudur  ve          kurduğu tekkesi vasıtasıyla burada iskân
           insanın yaradılışındaki amaç da marifettir.”  DERVİŞ  faaliyetlerine katılmıştır.

           ŞEYH EDEBALİ
           Usul,  füru,  tefsir,  hadis  ve  fıkıh  konusuna     GEYİKLİ BABA
                                                                 Yaygın  inanışa  göre  Geyikli  Baba,  ulu
           eğitim almış olan Şeyh Edebali, Osmanlı               bir  geyiğe  binerek  Bursa’nın  fethine
           Beyliği  kurulmadan  önceki  dönemde  de              katılmıştır.  Savaş  sırasında  olağanüstü
           bölgede büyük şöhrete sahip olmuş, bü-                kahramanlıklar göstermiş, elinde altmış
           tün halkın saygı duyduğu, oldukça zengin,             okka  bir  kılıç  olduğu  hâlde  muhasara
           bâtıni, irşada yetkin ve hanesinden misafir           ordusunun  önünde  savaşmış  ve  “Kızıl
           eksik olmayan bir şahsiyet olduğu Aşıkpa-             Kilise” adı verilen bölgeyi bizzat kendi
           şazade ve ondan esinlenen diğer kaynaklar             gayretiyle ele geçirmeyi başarmıştır.
           tarafından açık şekilde ifade edilmektedir.

          DUĞLU BABA                                   SOMUNCU BABA
          Osman Gazi ve Orhan Gazi Dönemlerinde yaşamış  Bursa Ulucami’nin açılışı sırasında hükümdarın dama-
          olup  Kalenderi  meşrep  karakteriyle  tanınan  der- dı Emir Sultan kendisine yapılan hutbe okuma teklifi-
          vişlerden biri Duğlu Baba’dır. Gelibolulu Mustafa  ni, “gavsıazam şu anda bu şehirdedir, onların müba-
          Ali’nin  ermiş,  veli  ve  meczup  bir  şahsiyet  olarak  rek varlığı varken halka nasihat ve hitap etmeyi bize
          nitelendirdiği  Duğlu  Baba’nın  Bursa’nın  fethinde  teklif etmek münasip değildir.” diyerek reddetmiş ve
          büyük yararlılıklar gösterdiği, savaş esnasında, iki  bu görevin Somuncu Baba’ya verilmesini tavsiye et-
          taraf arasında çarpışmaların hızlandığı bir dönem- miştir. Bunun üzerine Yıldırım Bayezit, cuma namazını
          de gazilerin ve dervişlerin sıcaktan bitap düştükleri  kıldırma ve hutbe okuma görevini Somuncu Baba’ya
          bir sırada, elinde bir ayran bakracıyla onların yar- tevcih edince o da mecburen hutbeye çıkmak zorun-
          dımına  koştuğu,  susuzluklarını  giderip  dualarına  da kaldı, namazdan sonra verdiği vaazda Fatiha sure-
          mazhar olduğuna dair bir rivayet vardır.     sini yedi farklı şekilde tefsir etmiştir.

          90
   118   119   120   121   122   123   124   125   126   127   128