Page 200 - Tarih 10 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 200

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
                                                                                         TARİH 10
            Öğretim Programları ve Ders Kitapları Daire Başkanlığı                    Kavram Öğretimi 75
            3. ÜNİTE     : DEVLETLEŞME SÜRECİNDE SAVAŞÇILAR VE ASKERLER> 3.3. Yeniçeriler ve Devşirme Sistemi
            Kavram       : Kapıkulu
            Genel Beceriler  : Bilgi Okuryazarlığı Becerisi
            Alan Becerileri  : Tarihsel Kavrama Becerisi

             Çalışmanın Adı                            KUL TAİFESİ                                  20 dk.
             Çalışmanın Amacı  Kapıkulu sisteminin tarihsel sürecini Osmanlı’daki uygulaması bağlamında değerlendirebilme.

            1. Yönerge: Metinden hareketle aşağıdaki soruları cevaplayınız.

                                                     Kul Taifesi
























                           Görsel 1: Kapıkulu Askerleri
              Kapıkulu sistemi, eski gulâm sisteminin Osmanlı Dönemi’nde yeniden organizasyonu sayılabilir.
              Osmanlı Devleti’nde doğrudan padişaha bağlı olarak sarayda görevli maaşlı askerî zümreler için bu
              vasıflarını belirtmek üzere kullanılan ‘kapıkulu’ terimi zamanla varlıklı veya nüfuz sahibi kimselerin
              hizmetinde bulunanları da ifade etmiştir. Askerî manada kapıkulu, İslam devletlerindeki hassa askerî
              teşkilâtını karşılamaktadır. Müslüman Türk devletlerinden Karahanlılar, Gazneliler, Hârizmşahlar,
              Selçuklular, Eyyûbîlerde ve Moğollarda hassa askerî teşkilâtı bulunmakta olup bunların kaynağını
              genellikle savaş esirleri veya köleler oluşturmuştur.
              Osmanlılarda hassa askerleri “Kapıkulu Ocakları” adı altında çeşitli sınıflara ayrılmıştır. Bunlar ön-
              celeri pençik kanununa göre alınan savaş esirlerinden seçilirken daha sonra devşirme kanununa göre
              toplanan Osmanlı tebaası gayrimüslim çocuklarından teşkil edilmiştir. Bazen “kul taifesi” olarak da
              anılan bu birlikler esas olarak merkezde bulunurlar, sefer esnasında ve ordugâhta padişahı ve otağını
              muhafaza ederlerdi. Kapıkulu askerleri doğrudan padişahın şahsına bağlı olduğundan sadece onunla
              birlikte seferlere katılırlardı. Ancak Kanun Sultan Süleyman’dan sonraki padişahların başkumandan
              olarak sefere çıkma geleneğini terk etmeleri üzerine III. Murad zamanında bu teamülden vazgeçil-
              miş, kapıkulu askerleri artık “serdâr-ı ekrem”lerin kumandası altında sefere çıkmaya başlamışlardır.
              Kapıkulu askerleri yaya ve atlı olmak üzere iki ana gruba ayrılmıştı. Yayalar kendi aralarında acemi,
              yeniçeri, cebeci, topçu, top arabacısı, humbaracı ve lağımcı adları altında yedi ocaktan oluşmaktaydı.
              Atlı Kapıkulu ocakları ise sipah, silâhdar, ulûfeci ve gurebâ bölüklerinden teşekkül eder.
              Pençik ve devşirme kanunlarına göre toplanan ve Türk İslam terbiyesine göre yetiştirilen ve ulûfe
              denilen maaş alan kul taifesi sadece orduda değil devlete ait saray ve bahçelerde de istihdam edilirdi.
              Kapıkulu olarak devlet hizmetine giren bir nefer, kabiliyeti varsa devletin en yüksek makamı olan
              sadrazamlığa kadar yükselebilirdi. Kapıkulu, çeşitli dönemlerde devlet adamları tarafından nüfuz
              mücadelesi için kullanılmıştır. Sadrazam hatta padişah değişikliklerinde de rol oynayan kapıkulu
              askerleri, aynı zamanda merkezî otoritenin de en büyük dayanağı olmuştur.

                                                                (Abdülkadir Özcan, “Kapıkulu”, TDV İslam Ansiklopedisi,
                                               C.24, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara 2001, s.347-349’dan düzenlenmiştir.)

                                                                                                   137
   195   196   197   198   199   200   201   202   203   204   205