Page 195 - Tarih 10 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 195

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
         72      TARİH 10                                               Öğretim Programları ve Ders Kitapları Daire Başkanlığı
                 Kavram Öğretimi
          2. ÜNİTE    : DEVLETLEŞME SÜRECİNDE SAVAŞÇILAR VE ASKERLER > 3.2. Tımar Sistemi
          Kavram      : Deliler
          Genel Beceriler  : Eleştirel Düşünme Becerisi, Bilgi Okuryazarlığı Becerisi
          Alan Becerileri  : Tarihsel Kavrama Becerisi, Tarihsel Analiz ve Yorum Becerisi

          Çalışmanın Adı              OSMANLI ORDUSUNUN FEDAİLERİ: DELİLER                       20 dk.
          Çalışmanın Amacı  Bir askerî zümre olarak delilerin Osmanlı ordusu içindeki yerini ve önemini kavrayabilme.
          1. Yönerge : Verilen metin ve görselden yararlanarak soruları cevaplayınız.

                              OSMANLI ORDUSUNUN FEDAİLERİ: DELİLER

           “Deliler”, Osmanlı Devleti’nde
           eyalet  askeri  statüsünde  yar-
           dımcı  kuvvetler  sınıfından  bir
           askerî  birliktir.  Mecazen  “kor-
           kusuz, gözü pek, atılgan” anla-
           mında kullanılan deli kelimesi,
           tarih terimi olarak delice cesaret
           ve atılganlıklarından dolayı bir
           askerî zümreyi ifade eder.
           Osmanlı  ordusu  içinde  XV.
           yüzyıl  sonlarından  itibaren  is-
           tihdam  edildikleri  bilinmekte-
           dir. Deli süvarileri tehlikelerden
           kaçınmazlar,  cesaret  ve  kıya-
           fetleriyle  düşmanı  şaşırtırlardı.
           Vahşi  hayvanların  derilerinden
           yapılmış  kalpak  ve  kıyafetler
           giyinir,  bu  hâlleriyle  düşmana
           korku salarlardı. Savaşlarda hız-
           lı hareket etmeleri gerektiği için
           ağır zırh ve silahlar kullanmaz,
           genelde hafif piyade silahları ve
           zırhları  kullanırlardı.  Başlan-
           gıçta sadece Rumeli’de ve sınır
           beyliklerinde kullanılan deliler,
           Türk  asıllı  olabildikleri  gibi
           Slav,  Boşnak,  Arnavut,  Hırvat
           ve Sırp vb. yerli halkların özel-
           likle iri yarı, cesur gençlerinden  Görsel 1: Deli Sınıfına Mensup Askerler (Temsilî)
           de seçilebilirlerdi. Bunlar sefere
           ordunun önünde giderler, savaş sırasında gözlerini budaktan sakınmayarak düşman saflarını yarar,
           taburlarını deler, esirler alarak onlardan düşman hakkında bilgi edinilmesini sağlardı.
           Deliler silah olarak eğri pala, kalkan, orta uzunlukta mızrak, kılıç, balta ve bozdoğan kullanırlar,
           kalkanlarını kuş tüyleriyle süslerlerdi. XVI. yüzyılda önemli hizmetleri görülen deli teşkilâtı, XVII.
           yüzyılda bozulmaya başlamıştır. Maiyetinde bulundukları vezir, beylerbeyi veya beylerin sık sık gö-
           revden alınmaları veya delilerin onların yanından ayrılmaları, başsız ve işsiz güçsüz kalmalarına se-
           bep olmuştur. Dolayısıyla yeni bir kapı buluncaya kadar toplu hâlde çevreye zarar verirler, köylere
           saldırır, insanları katlederlerdi. Halktan “gelgeç akçesi” toplarlardı. Birçok Celâli eşkıyasının deli
           veya delibaşı sıfatıyla anılması, bu sınıfla olan ilgileri nedeniyledir. Deli teşkilâtının ıslahı için ciddi
           bir tedbir alınamamıştır. III. Selim’in 1792’de çıkardığı deli namının anılmasını yasaklayan fermana
           rağmen deli taifesi kaldırılamamıştır. Bu tarihten sonra deliler, eşkıyalığa devam etmişlerdir.


          132
   190   191   192   193   194   195   196   197   198   199   200