Page 93 - Felsefe 11 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 93

54      FELSEFE 11
                 Kavram Öğretimi
          5. ÜNİTE    : 20. YÜZYIL FELSEFESİNİN ORTAYA ÇIKIŞI> 5.2. 20. Yüzyıl Felsefesinin Ayırıcı Nitelikleri> 20. Yüzyıl Felsefesinin
                       Temel Özellikleri, Problemleri ve Ana Akımları
          Kavram      : Metafizik
          Genel Beceriler  : Eleştirel Düşünme Becerisi
          Alan Becerileri  : Felsefi Okuryazarlık Becerisi

          Çalışmanın Adı                     METAFİZİK GEREKLİ MİDİR?                            20 dk.
          Çalışmanın Amacı  “Metafizik” kavramını analiz edebilme.

          Yönerge:  Aşağıdaki metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız.


                                         Metafizik Üzerine Bir İrdeleme
           Metafizik, çoğu kez sanıldığı gibi bilime gerçekten ters düşen bir düşünce biçimi midir? Yoksa metafizikçi-
           lerin söylediği gibi en azından bilimin cevapsız bıraktığı kimi temel sorulara yönelik bir çalışma mıdır? Me-
           tafizik evrenin anlam ve kökenine, "Tanrı" denen yüce bir gücün varlığına yönelik arayışlardan kaynaklanır.
           Özellikle ilk ve orta çağlar boyunca kesinlik içermeyen her şeyi sorgular.
           Metafiziğe ilk karşı çıkanların başında Descartes ile Bacon'ı bulmaktayız. Descartes skolastik düşünceyi me-
           tafiziksel olduğu için değil, yeterince açık, seçik ve kesin bulmadığı gerekçesiyle eleştirir; yöntemsel kuşku-
           ya yer verilmesini önerir. Bacon, örneğini skolastik düşüncede bulduğu metafizik, insan zekâsını köstekleyen
           kısır bir uğraş olarak görür. İnsan yaşamını istenilen yönde geliştirme gücü yalnızca bilimsel bilgide vardır.
           18. yüzyıl filozofu Voltaire (Volteyr), metafiziği, teolojiyle bir tutuyordu; E. Burke (Börk) ile J. G. Herder
           (Herder) için ise metafizik, sağduyuya ters düşen boş bir gevezelikti. Aydınlık Çağı'nın büyük filozofu Hume
           (Huym) daha acımasızdı. "Bir kitaplıkta gezinirken," diyordu Hume, "yapmaktan kaçınamayacağımız bir
           kıyım var: Elimize alacağımız herhangi bir cilde (bu teolojik ya da metafiziksel bir kitap olabilir) bakıp sor-
           malıyız: Sayı ya da nicelik türünden soyut düşünme içermekte midir? Hayır! Peki, olgusal dünyaya ilişkin
           deneysel düşünmeye yer vermekte midir? Hayır! Öyleyse, duraksamaksızın elimizdekini ateşe atalım; çünkü
           bu kitap da safsata ve boş hayaldir. Kant da metafiziğe, duyusal dünyanın dışındaki nesnelere yönelik, "bilim
           dışı kurgu" olduğu gerekçesiyle karşı çıkmıştır.
           19. yüzyılın ilk yarısında A. Comte'un (Kont) öncülüğünde başlayan pozitivizm, Hume'a benzer bir çizgi
           izler. Comte, "pozitif" dediği son aşamaya geldiğimizde, bilgi için artık metafiziğe özgü ilk neden ve mutlak
           gerçeklik arayışı söz konusu değildir. Onun yerine "gözlemsel verilerin neden sonuç ilişkisine dayanan bi-
           limsel yöntemin" ön plana çıktığı görüşündedir.
           Metafiziğin konusu olan nesne ya da süreçler, dolaylı da olsa, gözlem ve deneye açık değildir; bunlara iliş-
           kin olgusal olarak doğrulanabilir hipotezler oluşturulamaz. Metafizikçi, birtakım görüşleri ileri sürmekle
           yetinmez; bunları akılsal argümanlarla pekiştirme, dahası ispatlama yoluna gider. Ancak bu argümanların
           geçerliği çoğu kez mantıksal ölçütlerle belirlenemez.
           Bilimsellik iddiasında olmayan metafizikte başarı ölçütü ortaya konan görüşlerin doğruluğu değil, bunların
           oluşturduğu sistemin tutarlı, aydınlatıcı, doyurucu bir açıklama olmasıdır. Metafiziğin geçerliliği, son çö-
           zümlemede, düşünce ufkumuzu genişletme, deneyim dünyamızı zenginleştirme etkisiyle ölçülmelidir. Teo-
           loji gibi metafiziğin de bilimsellik iddiası yoktur. Ama düşünce yaşamımıza yeni boyutlar getirmeye yönelik
           hiçbir çalışma, bilim değildir diye, yerilip dışlanmamalıdır. Tanrısal bir güce inanç nasıl ki teolojinin anlam
           kaynağı ise evreni bir bütün olarak anlama, olup bitenleri tek bir ilkeye dayanarak açıklama gereksinmesi de
           metafiziğin varlık nedenidir.
                                                (Cemal Yıldırım’ın Metafizik Üzerine Bir İrdeleme makalesinden düzenlenmiştir.)


          1.  Metafiziğe karşı çıkan filozofların ortak düşünceleri nelerdir? Yazınız.




          2.  Metafizik, yazara göre hangi gerekçelerle dışlanmamalıdır? Açıklayınız.






          90
                                                                                      Hazırlayan: Sibel KAYALI
   88   89   90   91   92   93   94   95   96   97   98