Page 23 - Tarih11 - Ünite 3
P. 23
ULUSLARARASI İLİŞKİLERDE
DENGE STRATEJİSİ (1774-1914)
hâkim olan Mehmet Ali Paşa (Görsel 3.21), bundan sonra Mısır
çevresinde nüfuzunu yaymaya çalışmıştır. Mehmet Ali Paşa, Os-
manlı Devleti’nin bir türlü sonuçlandıramadığı Hicaz’daki Vehhabi
İsyanı’nı 1818’de bastırarak hac yolunu açmış ve İslam dünyasında
saygınlık kazanmıştır. Bu nedenle Osmanlı Devleti, Mehmet Ali
Paşa’ya Hicaz ve Habeş valiliklerini de vermiştir. Bundan sonra
Mehmet Ali Paşa, 1822’de Sudan’da hâkimiyet kurmuştur.
Mehmet Ali Paşa, aynı dönemde Osmanlı Devleti’nin içinde bu-
lunduğu dağınık ve güçsüz durum nedeniyle Orta Doğu’da daha
da güç kazanmıştır. Nitekim Sultan II. Mahmud, Mora İsyanı’nı
bastıramayınca Girit ve Mora valilikleri karşılığında Mehmet Ali
Paşa’dan yardım istemek durumunda kalmıştır. Bu ise Mısır vali-
sinin nüfuzunun daha da artmasına neden olmuştur.
Vehhabilik Hareketi
Vehhabilik; XVIII. yüzyılın ortalarında, Suudi Arabistan’ın Necd Görsel 3.21
Bölgesi’nde yeni bir dinî akım olarak ortaya çıkmıştır. Vehhabilik, Mehmet Ali Paşa
Muhammed b. Abdülvehhâb tarafından kurulmuş ve genel olarak
tasavvufu, bidat olarak görmüştür. Özellikle tevhit inancına yönelik
farklı görüşleriyle bazı âlimlerin tepkisini çeken Muhammed b.
Abdülvehhâb, 1745’te Suud ailesinin siyasi desteğini kazanmıştır.
Suud Şeyhi, Suudi hâkimiyetini desteklemesi karşılığında Vehha-
bi hareketini yayma hususunda her türlü yardımı yapmaya söz
vermiştir. Bu ittifakla Suudiler, Abdülvehhâb’ın vefat ettiği 1792
yılına kadar geçen sürede, Riyad’da hâkimiyet kurmuştur. XIX.
asrın ilk yıllarından itibaren Suudi-Vehhabi ittifakı; kuzeyde Irak
ve Suriye, güneyde Umman ve batıda Hicaz topraklarına doğru
yayılmaya başlamıştır.
Suudi-Vehhabi kuvvetlerinin Tâif, Mekke, Medine’yi içine alan Hi-
caz Bölgesi’ni ele geçirmesi üzerine Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa,
Vehhabileri Hicaz’dan çıkarmak için görevlendirilmiştir. Mehmet Ali
Paşa kuvvetleri, 1813 yılında Mekke ve Medine’yi tekrar Osmanlı
yönetimi altına almıştır. 1824’te Suud ailesi, Riyad’ı geri alarak
merkez yapmış ve Suudi Emirlik’i yeniden kurmuştur.
XX. Yüzyılın Başlarında Vehhabilik
İbn Suûd, 1912’den itibaren görevlendirdiği hocalarla bazı be-
devi kabilelere dinî eğitim vermeye başlamıştır. Ayrıca askerî
güç de oluşturularak Riyad ve çevresinde Vehhabi-Suudi hâki-
miyeti artırılmıştır. Osmanlı Devleti, bu durumu kabullenerek
1914’te Necid’e vilayet statüsü vermiştir. Suudiler, I. Dünya
Savaşı şartlarında güçlenmeye devam ederek Şerif Hüseyin
Görsel 3.22
(Görsel 3.22) kuvvetlerine karşı verdikleri mücadelelerde Şerif Hüseyin
başarılı olmuş ve 1920’lerde Hicaz Bölgesi’ne hükmetmiştir.
İbn Suûd önderliğinde 1930’lara kadar sürecek bir mücadele
sonucunda, Suudi Arabistan bugünkü sınırlarına ulaşmıştır.
1932’de Suudi Arabistan Krallığı’nın ilan edilmesiyle Vehha-
bilik bağımsız ve kalıcı devlet desteğine kavuşmuştur.
ÖRNEK METİN
Mehmet Ali Büyükkara, “Vehhâbîlik”, s.611-615’ten düzenlenmiştir.
109