Page 19 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 | 7.Ünite
P. 19
Tiyatro
DELİ ÇAVUŞ
İyi ya millet çok memnun.
TAHRİRAT KÂTİBİ
Ama devlet memurluğunun itibarı sıfıra indi. Eskiden kahvelerin önünden geçti miydi halk ayağa
kalkıyordu. Şimdi kimsenin umurunda olmuyor. Hoş kahvelerde de pek adam kalmadı ya. Hepsi yol
inşaatında. İnan bana, buraya gelenlerin hali tavrı bile değişti. Eskiden önümüzde el pençe divan
duranlar şimdi emir veriyorlar. O kadar fenama gidiyor ki, Mehmet Çavuş görürsün bak, bir gün yü-
reğime inecek.
DELİ ÇAVUŞ
Sen maaşını alıyorsun ya, bre kardeş ona bak.
TAHRİRAT KÂTİBİ
Yoo öyle deme, iş maaşla bitmiyor. Eskiden Tahrirat Kâtibi bir büyük, bir mühim adamdı kasabada,
şanlı şöhretli. Ama şimdi bir ırgata bile git dışarda bekle, yahut yarın gel diyemiyoruz. Bunun ne acıklı
şey olduğunu bir bilsen.
DELİ ÇAVUŞ
Yüreğini ferah tut Kâtip, üzülme canım, ölüp gidersen kimsenin umurunda olmaz. Sen öldüğünle
kalırsın, bir daha da geri gelemezsin. Milleti korkutmak değil, kendini ona sevdirmek makbul bre
kardeş. Bak Kaymakam Beye, (...) Vallahi inan, ben de onun için canımı veririm.
TAHRİRAT KÂTİBİ
Bilirim, hep böyle söylenir.
DELİ ÇAVUŞ
Seni nasıl inandırayım bre kardeş. Provası yapılmaz ki bu işin. Kasabanın Deli Çavuşundan, maska-
rasından, anlı şanlı bir Mehmet Çavuş yaptı o... Kuru canım feda olsun.
(Bir an susarlar, Deli Çavuş pencereden bakar.)
DELİ ÇAVUŞ
Bak, (...) işte Kaymakam Bey geliyor. Ekrem Yüzbaşı da yanında. Gel buraya, gel bre kardeş. Ge-
tirdiklerine bak. (...) Tek sıra olmuşlar, hepsinin elleri bağlı, hepsi de perişan. Ekrem Yüzbaşının da
tabancası elinde.
215