Page 114 - ÜÇ BOYUTLU SANAT ATÖLYE 11
P. 114

5. ÜNİTE


             BİR SANATÇI/ZÜHTÜ MÜRİDOĞLU (1906-1992)


                                      Zühtü Müridoğlu, 26 Ocak 1906’da İstanbul’da doğmuştur. Cumhuriyet
                                      Dönemi’nin ilk heykeltıraşlarındandır (Görsel 5.19). 1924’te Sanayi-i Nefise
                                      Mektebine girmiştir. Önce resim bölümünde Hikmet Onat’ın, sonra heykel
                                      bölümünde İhsan Özsoy’un öğrencisi olmuştur. Figüratif ve soyut anlayışta
                                      eserler üreten sanatçı 1928’de yurt dışı sınavını kazanarak Paris’e gitmiş ve
                                      Marcel Gimond (Marsıl Gimınt)’un atölyesinde eğitim görmüştür. Rodin
                                      ve İlhan Özsoy’un sanat anlayışından etkilenen sanatçının eserlerinde
                                      Mısır ve Yunan sanatının etkileri de göze çarpmaktadır.
                                      1936-1939 yılları arasında İstanbul Arkeoloji Müzesinde, Müzeler Genel
                                      Müdürlüğü bünyesinde İstanbul Heykel ve Mulaj Atölyesi Şefliği görevinde
                                      bulunmuştur. 1939-1947 yılları arasında Ankara Üniversitesi Gazi Eğitim
                                      Enstitüsünde öğretmenlik yapmıştır.
                                      1950’de İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi Heykel Bölümüne atanarak
                                      öğretim üyesi olmuştur. 1950’den sonra ilk soyut heykellerini yapmaya
                                      başlayan sanatçı, Ali Hadi Bara ile heykel ve ağaç uygulama atölyesinde
          Görsel 5.19: Zühtü Müridoğlu  görev yapmışlardır. 1969’da profesör olan sanatçı, 1974’te emekli olmuştur.
                                                        Türkiye’de heykel sanatının gelişmesine katkısı bu-
                                                        lunan sanatçı doğal biçimleri stilize bir anlayışla
                                                        taş, ahşap, alçı, bakır, demir gibi çeşitli malzemeler
                                                        kullanarak heykel ve kabartmalar yapmıştır. Türki-
                                                        ye’nin farklı illerinde pek çok Atatürk heykeli yapan
                                                        sanatçının bir diğer eseri de Hadi Bara ile birlikte yap-
                                                        tığı İstanbul Beşiktaş’ta bulunan “Barbaros Anıtı”dır.
                                                        Anıtkabir’in anıt mezara çıkan merdivenlerinin so-
                                                        lunda bulunan “Başkomutanlık Meydan Muharebesi
                                                        “konulu rölyef de eserleri arasındadır (Görsel 5.20).
                                                        Yurt içi ve yurt dışında sergiler açan Müridoğlu, çok
                                                        sayıda ödüle layık görülmüştür. Birçok eseri İstanbul
                                                        Resim ve Heykel Müzesinde sergilenmektedir.

          Görsel 5.20: Başkomutanlık Meydan Muharebesi konulu röl-
          yef, 1953, Zühtü Müridoğlu, Anıtkabir





             ARAŞTIRMA


          Rölyef yapan Türk sanatçıları araştırınız. Araştırmanız sonucunda elde ettiğiniz bilgi ve görselleri sınıf pano-
          suna asınız.


          5.1.5. Işık ve Gölgenin Yüzey Üzerindeki Etkisi
          Işık ve gölge nesnelerin yüzeylerinde çeşitli etkiler oluşmasına neden olur. Işık, kaynağından yayılırken
          rölyef yüzey üzerinde nesnelerin her tarafını aynı ölçüde aydınlatmaz. Yüzey üzerinde açık-orta-koyu ton
          değerleri oluşur. Buna ışık-gölge denir. Işık-gölge resim sanatının temel kavramlarındandır. Işık altında var
          olan kısım daha açık, net ve parlak; gölgede kalan kısım daha koyu ve sönüktür.  Işık-gölge, resim sanatında
          modle etmenin ve derinlik etkisi oluşturmanın belirgin bir ögesidir. Üç boyutlu sanat çalışmalarında obje-
          lerin fiziki yapısını ışığın varlığı ile tanımlamamız mümkündür. Derinlik algısı, gölge aracılığıyla daha net
          biçimde ortaya konur. Işık kaynağının yetersiz olduğu nesne üzerinde görsel veri kaybı oluşur ve çalışma,
          istenen etkiyi oluşturamaz. Işığın yetersiz olduğu rölyef yüzeyde derinlik algısı oluşmaz.


         112
   109   110   111   112   113   114   115   116   117   118   119