Page 58 - ÜÇ BOYUTLU SANAT ATÖLYE 12
P. 58

HEYKEL SANATINA GİRİŞ




             12.1.3      Heykelde Kompozisyon Öge ve İlkeleri



            İki Boyutlu ve Üç Boyutlu Tasarıma Uygun Yapay ve Doğal Objelerin Belirlenmesi

               Görsel (nokta, çizgi, renk, doku, leke, yüzey, boyut, biçim vb.) ögelerin belirli bir düzen içinde bir araya gelme-
            leri, bir bütüne hizmet etmeleri “kompozisyon” kavramını oluşturur. Platon’a göre kompozisyon “Çok çeşitliliğin
            içindeki bütünlüğü bulmaktır.”
               Kompozisyon kavramsal ve görsel ögelerin belirli bir düzen içinde bir araya gelmeleridir. Üç boyutlu bir kom-
            pozisyon düzenlemesine başlarken tasarım önce iki boyutlu olarak oluşturulmalıdır. İki boyutlu ve üç boyutlu uy-
            gulamalarda kompozisyon elemanları, kavramları ve tasarım ilkeleri temelde ortaktır.
               Biçim iki boyutludur, form ise üç boyutludur. Biçimde yükseklik ve genişlik söz konusuyken formda derinlik
            de dâhildir. Form kavramına etimolojik açıdan bakıldığında sözlük anlamı ile görüntü, temsil, biçimlendirme, dü-
            zenleme kelimeleri ile tanımlanırken felsefi olarak bir şeyin yapısı, özü, bir nesnenin duyularla algılanan görünüşü
            olarak tanımlanmaktadır. Form, bir nesneyi diğerlerinden ayıran özelliğidir. Form kavramının görsel algı ile ilişkisi
            değerlendirildiğinde; form üç boyutlu, uzayda yer kaplayan bir nesnenin maddi niteliğidir.
               Görsel algıyı etkileyen faktörler arasında kültür farklılıkları, zihinsel süreçlerin oluşturduğu düzen farklılıkları
            gibi etkenler gösterilmektedir. Görsel algı bu sayede bireye göre değişen bir olgu özelliği taşımaktadır. Bu zihinsel
            süreçte insanın yaşadığı toplumun, kültürün, deneyimlerin ve öğrenim düzeyinin etkisi oldukça büyüktür. Algıla-
            ma, kişinin dünya görüşü olarak nitelediğimiz simge, sembol, inanç, ideoloji gibi yaşam deneylerinin derin izlerini
            barındırır. Görsel algı, bireyin içinde bulunduğu sosyal ortam ve içinde bulunduğu sosyal duruma bağlı olarak
            değişen ve gelişen bir olgudur.
               Tasarım oluşurken kişinin bu süreçte tasarımını bir bütüne dönüştürürken çevresine nasıl bir göz ile baktı-
            ğı, düşüncelerini kompozisyon eleman ve ilkelerini kullanarak nasıl görsel bir ifade biçimi hâline dönüştürdüğü
            önemli bir faktördür. Bir bütünün düzen ve niteliği onu oluşturan etki elemanları ve onların hareketi ile ifade bul-
            maktadır. Seçilen ve yeniden oluşturulan çizgi, renk, doku, biçim gibi tasarım elemanları birbirleri ile bağlantılıdır
            (Nevide Gökaydın 2002). Kompozisyon elemanları, tasarımın görsel bileşenleridir. Bu elemanlar bir araya gelerek
            kompozisyonu meydana getirirler. Kompozisyon elemanlarının organizasyonunda tasarım ilkeleri kullanılır. Tasa-
            rımcı tasarım elemanları ve ilkelerinin algısal etkileri ile ilgilenir. Kompozisyon işte bu noktada önemlidir. Çünkü
            kompozisyon, görsel ve kavramsal ögelerin organizasyonu ve yorumlanması süreci olup nitelikli, bütünsel bir dü-
            zenin yapısal inşa sürecidir.
               Düzen, soyut ve somut nesnelerin bütünü oluşturacak biçimde kompozisyon eleman ve ilkelerinin kullanılarak
            yerleştirilmesi sürecidir.

            Düzen Oluşturmada Gestalt Kuramı


               Sanat ve tasarım eğitiminin temelini görsel algı oluşturmaktadır.
            Görsel algı zihinsel süreçlere ve deneyimlere dayanır. İnsanlar çev-
            relerini bir düzen içinde görürler. Çevreyi algılama biçimi, yorumla-
            ma ve anlamlandırma yapabilmenin en önemli faktörüdür. Gestalt
            kuramına göre algı bir bütündür. Bütün, kendisini oluşturan parça-
            lar bir araya geldiğinde ögelerin toplamından farklı ve daha fazladır
            (Görsel 1.100).
               Bir insanın nasıl gördüğü ve görsel bilgiyi nasıl anlamlı bir bü-
            tüne dönüştürdüğünü araştıran Gestalt Kuramı’na göre düzen, ele-
            manlar arasındaki ilişkiler bütünüdür. Bu ilişkiler insan zihninde şe-
            killenir. Gestalt kavramı temelde insan gözünün görsel deneyimleri
            nasıl organize edip algıladığını araştırmaktadır (Uçar, 2004).
               Aydınlı’ya göre, Gestalt algı teorilerinde nesneler belirli bir düzen
            içinde bir araya gelmekte ve algılama bu düzenin ögeleri tarafından
            oluşan zihinsel şemalarla açıklanmaktadır (Aydınlı, 1992).
               Gestalt Kuramı’na göre çok sayıda şeklin kavranabilmesi için be-
            lirli koşullar vardır. Bu koşulların gerçekleşmesi için bazı ilişkilerin
            kurulması gerekmektedir. Algıyı örgütlemedeki yardımcı ilkeler şöy-
            ledir: Şekil-zemin ilişkisi, yakınlık, devamlılık, tamamlama, benzer-
            lik, süreklilik ve basitlik ilkeleridir.                   Görsel 1.100: Kuşlar, Terence Converty [Terıns Kınvör-
                                                                       tiy (1938)], 2016, Pangolin Galeri, Londra





                                                                                                         55
   53   54   55   56   57   58   59   60   61   62   63