Page 13 - ÇALGI TOPLULUKLARI THM | 11

Sohbet Toplantıları Geleneği

1. SOHBET TOPLANTI GELENEĞİ

Üniteye Hazırlık

1. Geleneksel sohbet toplantıları denildiğinde aklınıza gelenler nelerdir?
2. Sohbet toplantılarında müziğin önemi nedir?
3. Bölgelere göre sohbet toplantılarında kullanılan enstrümanlar neler
olabilir?
4. Çevrenizde unutulmaya yüz tutmuş fakat yaşatılmaya çalışılan sohbet
toplantılarını biliyor musunuz?

1.1. Yörelere Göre Sohbet Toplantıları Geleneği

Geleneksel sohbet toplantıları köklü bir geçmişe sahiptir. Bu toplantılar, geçmişle günümüz arasında
bir kültür köprüsü vazifesi görür. Kültürün devamlılığını sağlayan bu gelenek, 16 Kasım 2010 tarihinde
UNESCO tarafından “İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi”ne alınmıştır.

Eski Türklerdeki geleneksel toplantılar “toy, şölen” gibi isimlerle anılıyordu. Bu toplantıların kendileri-
ne has belirli usul ve kaideleri vardı. Eskiden bu törenlerin yapılış amacı, iş zamanları dışındaki zamanlar-
da eğlenerek sohbet etmek ve yeni gelen nesli eğitmekti. Günümüzde Anadolu başta olmak üzere Türk
dünyası ülkelerinde de bu gelenekler hâlen yaşatılmaktadır. Artık bu toplantılar; geleneklerin unutul-
maması, köy bilincinin oluşması, sevgi ve saygı ile ahlaki değerlerin yaşatılması amacıyla yapılmaktadır.

Toplantı gelenekleri, temelde aynı işleve sahip olsa da zamanla değişime uğramıştır. Türkler, göçebe
bir toplum oldukları için bu kültür, onların yaşadıkları her yeri kapsar. Halk kültür ürünleri; İslamiyet’in
Türkler arasında yayılmasıyla bu yeni dine uyum sağlamış; geleneklerini, İslami kalıplara uydurmuştur.
Eski inanış ve geleneklerin izi, bu törenlerde hâlâ görülmektedir.

Geçmişten günümüze kadar varlığını sürdüren törenlerden biri de yağmalı toylardır. Yağmalı toylar,
müzik ve eğlencenin de bulunduğu yemekli ziyafetlerdir. Türkler için yardımlaşma ve sosyal dayanışma
çok önemliydi. Bu amaçla akrabalar arası ziyafetler ve misafir ağırlama geleneği varlıklı kimseler arasında
yaygındı. Bu ziyafetlerde aynı zamanda devlet işleri de görüşülürdü.

Türklerde sosyal devlet anlayışı, çok eski dönemlerden beri hâkimdir. Orhun Kitabeleri'nde yazılı olan
Bilge Kağan’ın “Açları doyurdum, çıplakları giydirdim, yoksul milleti zengin kıldım.” ifadeleri ile bu anlayı-
şın devlet otoritesindeki önemi görülmektedir.

12