Page 16 - THM TEORİ VE UYGULAMASI (ORTAK-TSM ) 11
P. 16

TÜRK HALK MÜZİĞİ BİLGİLERİ



                                          Türk Halk Müziğinin Tarihçesi

                   Türk halk müziğinin tarihi Türkler kadar eskidir.  rta  sya daki Türk kavimlerinin içinde oluşan bu mü-
               zik, Türklerin gittikleri yerlerdeki kültürlerin de etkisi ile değişikliklere uğramıştır.  u durum günümüzdeki çe-
               şitli ülkelerin müziklerinin temelini oluşturmuştur.  nadolu ya gelen Türkler, kültürleriyle birlikte müziklerini
               geliştirmişlerdir.  üzyıllar içinde oluşan  idya,  rigya,  itit,  elen,  izans,  elçuklu ve  smanlı uygarlıkları
               içinde bir sentez oluşturmuştur.  inlerce yıllık uygarlıkların oluşturduğu  nadolu to raklarına yerleşen Türk-
               ler, bu uygarlıkların kültürlerinden de etkilenerek günümüz Türk halk müziğinin oluşmasını sağlamışlardır
               (Emnalar, 1998: 29).























                                      Görsel 1. :  ski  a an  eleneksel aksesuar   e eşyalar

                   Orta Asya’daki eski Türk toplumlarında, halk sanatçısı olarak bilinen bazı kişiler; kahramanlık, savaş,
               aşk ve diğer sosyal olayları kopuz adı verilen sazları ile çalıp okuyorlar; büyücülük, hekimlik gibi görevleri
               de yerine getiriyorlardı. Bu halk sanatçılarına, çeşitli Türk kavimleri tarafından ayrı adlar verilmiştir. Altay
               Türkleri kam, Kırgızlar baksı (bakşı), Yakutlar oyun, Tonguzlar  şaman, Oğuz Türkleri de ozan diyorlardı.
                   Eski Türk toplumlarında şölen (şeylan), sığır, yuğ olmak üzere üç büyük törene rastlanır. Şölen, askerî
               nitelikte; sığır, sürek avları için; yuğ, ölüler için yapılan dini törenlerdir. Bu törenlerde büyücü şairler müzik
               eşliğinde önemli roller üstlenirdi (Görsel 1. ).
                    Türklerin şair çalgıcıları hakkında en eski bilgilere,    iyung nu  larda ( rta  sya da yaşamış kırsal gö-
               çebe kabileler  ederasyonu,  un medeniyeti) rastlanmaktadır.  u çalgıcılar ordularıyla birlikte ülkeden ülke-
               ye giderlerdi.  rdunun kahramanlıklarını ve başarılarını çalgılarıyla yansıtan bu ozanlar, kuşkusuz ki daha
               sonraki saz şairlerinin atalarıydı.  onraki dönemlerde Türk boylarının ordularında askeri galeyana getiren,
               se ere hazırlayan, koçaklama ve kahramanlık destanları çalı  çığıran halk ozanları vardı (Hoşsu, 1997: 10).
                    zan sözcüğü tarih boyunca türlü anlam değişikliklerine uğramıştır.  zanlar tarihte önce büyücü, oyun-
               cu, hekim, şarkıcı ve çalgıcı görevlerini yüklenmişlerdi.  onraları, şiirin hem ezgisini hem sözünü hem de
               çalgıyı anlatır oldular.  aha sonra da şair çalgıcılar i adesi, ko uzlarıyla şiir söyleyen halk şairi anlamında
               kullanılmaya başlandı.  zanlık geleneği 1 . yy. ortalarına dek sürmüştür.  slam kültürünün etkisiyle ozanlar
               ve ozanlık geleneği, yerini  şıklara (saz şairleri) bırakmıştır. Türkler   slamiyet i kabul ettikten sonra özellikle
               dil ve edebiyat yönünden,  ra  ve  ars uygarlıklarının etkisi altında kaldılar.  u süreçte, halkın büyük bir
               kısmında anane ve gelenekler, ör  ve  detler eskisi gibi devam etti.  ncak büyük kentlerde kurulan medre-
               selere devam eden halkın bir kısmı da almış oldukları eğitimden dolayı üstünlük duygusu içinde kendilerini
               halktan soyutladılar (Emnalar, 1998: 31-34).
                   1 . yüzyıldan itibaren  atı da gittikçe yoğunlaşan halk müziği hareketleri,  smanlı döneminde, ancak
                 . yüzyılın başlarında, çeşitli gazete ve dergilerde çıkan dönemin bazı aydınlarının makaleleri ile tesirini
               göstermeye başlar.  smanlı döneminden kalan tek müzik okulu olan  arülelhan  üdürü  usa  üreyya
               ile   aari    ek leti   ars   airesi   üdürü   amit   übeyr   eyler  tara ından  1     yılı  sonlarında  bir  anket
               hazırlanır.  u anket, halk ezgilerinin ve halk müziğine ait bilgilerin to arlanması adına  lanlanan ilk büyük
               teşebbüstür. 1  sorudan oluşan  .    kadar  ş, ülkenin her köşesindeki musiki muallimlerine ulaştırılır.
               Türkiye de halk müziği çalışmalarını resmi olarak başlatan bu anket için hazırlanan  şlerin ilgilisine takdimi
               ve soruları şöyledir (Şenel, 2011: 46-48).





         14
   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21