Page 125 - TÜRK VE BATI MÜZİĞİ TARİHİ 12
P. 125

10. ÜNİTE


                10.2. Ana Hatları ile Türk Müziği

                10.2.1. Türk Müziğinin Üretim ve İcra Ortamları

                Müzik, bilinen en eski zamanlardan
             itibaren  Türklerin toplumsal yaşamında
             var olmuş ve diğer toplumlarda olduğu
             gibi Türklerde de ihtiyaçlar doğrultusun-
             da gelişmiştir. Orta Asya’nın İslamiyet
             öncesi dönemlerinde hem dinî törenler-
             de hem de çeşitli kutlama ve şenliklerde
             kullanılmıştır. Ordu müziği  ise Hun İm-
             paratorluğu’ndan itibaren kurumsal bir
             nitelik kazanarak savaş meydanlarında
             icra edilmiştir.
                Yerleşik hayata geçen Türk toplumla-
             rının gündelik hayatında müzik, bir mo-
             tivasyon aracı olarak görülmüş ve toplu
             hâlde iş yapılan ortamlarda yerini almış-  Görsel 133: Anadolu’da imece usulü ile çalışan kadınlar
             tır.  Tarlada çalışırken ya da imece (yar-
             dımlaşma) usulüyle iş yaparken birlikte türkü söyleme geleneği günümüzde de devam etmektedir (Görsel 133).
                Türk toplumlarında dinî müzik, İslamiyet’in kabulünden sonra değişim göstermiş; camilerde, mescitlerde ve
             farklı mezhep ya da itikatlara ait mekânlarda üretilerek icra edilmiştir. Tarihsel süreçte Türk müziğini en fazla et-
             kileyen tasavvuf akımı “Mevlevilik” olmuştur. Günümüzde Mevlevihanelerde icra edilmeye devam eden Mevlevi
             müziği, Türk müziğinin geleneksel icra özelliklerini taşıyor olması açısından önemini korumaktadır (Görsel 134).

























             Görsel 134: Mevlevi ayininde müzisyenler
                İslamiyet sonrası Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerinin askerî müzik toplulukları sadece savaşlarda görev alma-
             mıştır. Saray törenleri ya da halka açık alanlardaki şenlikler de askerî müziğin icra ortamlarını oluşturmuştur.
                Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde gelişen sanatsal müzik anlayışı, saray ve çevresinde kabul görmüştür. Mü-
             zisyenlerin sultanlar tarafından desteklenmesi, sarayın da üretim ve icra ortamı olmasını sağlamıştır. Başka bir kol-
             dan gelişimini sürdüren halk müziğinin üretim ortamı ise toplumsal hayatın kendisi olmuştur. O günden bugüne
             düğün, şenlik, bayram, cenaze gibi törenler ile âşık kahveleri, yâren sohbetleri ve sıra geceleri gibi toplantılarda
             halk müziği icra edilmektedir.
                Günümüzde ev, konser salonu, okul, düğün, cenaze, şenlik, festival, cami gibi birçok toplumsal mekân Türk
             müziğinin icra ortamıdır. Bu ortamlarda icra edilen müzikler, gelişen teknoloji sayesinde stüdyo ortamlarında
             kayıt altına alınmaktadır. Böylece bu icraların ses ve görüntü kayıtları radyo, televizyon ve bilişim teknolojileri
             aracılığıyla geniş kitlelere ulaştırılabilmektedir. Kültür Bakanlığı ve TRT (Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu) bün-
             yesindeki çeşitli korolar Türk müziğinin icra edilmesi ve halka ulaştırılması görevini sürdürmektedir. Ayrıca çeşitli
             cemiyetler ve derneklerde kurulan korolar da geleneksel müziğin icra ortamlarını oluşturmaktadır.





        124   TÜRK MÜZİK TARİHİNE GİRİŞ
   120   121   122   123   124   125   126   127   128   129   130