Page 99 - TÜRK İSLAM MUSİKİSİ 12
P. 99

Türk edebiyatında nazım türleri belirginleşmeden önce dinî içe-
            rik taşıyan her türlü şiire ilahi denilirdi. Zamanla tasavvufi temaları
            işleyen ve Türk din müziğinin makam ve usulleriyle bestelenerek
            dinî toplantılarda okunan şiirlere ilahi denilmeye başlanmıştır.
                İlahilerde genellikle 7, 8, 11, 14 ve 16'lı hece ölçüleri kullanılır.
            Dörtlüklerde genellikle 7’li (4 + 3), 8’li (4 + 4) hece kalıpları; beyitler-
            de ise 11’li (6 + 5, 4 + 4 + 3), 14’lü (7 + 7) ve 16’lı (8 + 8) hece kalıpları
            kullanılır. Dörtlüklerin uyak düzeni genellikle koşma tarzında iken
            beyitlerin uyak düzeni gazel tarzındadır. İlahilerin Alevi ve Bektaşi
            şairleri tarafından halk edebiyatı nazım şekilleri ve hece ölçüsü ile
            yazılması günümüze kadar devam ettirilmiştir.
                XV. yüzyıldan itibaren ilahi temalı şiirler aruz ölçüsüyle ya-
            zılmaya başlanmış ve zamanla artmıştır. Bu dönemin bestekârları
            eserlerini genellikle divan şiirinden seçmişlerdir.  Mutasavvıf şairleri
            aruz ölçüsüne yönelmiş ve klasik edebiyat nazım türleriyle eser ver-
            meye başlamışlardır. Bunlardan dolayı  aruz ölçüsüne ilgi giderek
            artmıştır.Bestekârlar kendi yazdıkları eserlerde ise genellikle klasik
            şiir geleneğini benimsemiştir.




                    BİLGİ KUTUCUĞU


                   Eskiden özellikle tekkelerde ve camilerde, aylara özel seçilmiş ilahiler okunurdu. Muharrem
               ayında Hz. Hüseyin’in şehadetini konu alan muharrem ilahileri (muharremiyye) okunurdu. Mev-
               lit ayları olarak bilinen rebiyülevvel ve rebiyülahir aylarında düzenlenen mevlit merasimlerinde
               mevlit tevşihleri ve naatlar okunurdu.  Cemaziyelevvel ve cemaziyelahir ayları halk arasında
               büyük ve küçük tövbe adlarıyla anılan dönemlerdi. Bu aylarda güftelerinde tövbe ve istiğfar
               konularına yer verilen ilahiler tercih edilirdi. Regaip ve Miraç Kandillerinin bulunduğu recep
               ve şaban aylarında bu aylara özel ilahiler okunurdu. Ramazan ayında camilerde kılınan teravih
               namazlarının her dört rekâtından sonra okunan eserlere ramazan ilahileri denirdi. Ramazan'ın ilk
               iki haftasında okunan ilahilerin güfteleri  "Merhaba ya şehri ramazan" mısrasıyla başlar, nakarat
               hâlinde tekrar edilirdi. Son iki haftada ise okunan ilahilerde ramazanın sona ermesinden doğan
               hüzün ifade edilir, "Elveda ya şehri ramazan / Elveda ey mahı mübarek" mısra ve nakaratları
               kullanılırdı. Şevval, zilkade ve zilhicce aylarında hac görevinin kutsallığını ve mukaddes yerle-
               rin özlemini anlatan ilahiler okunurdu. Tarikat mensupları ve şeyhlerin cenaze törenlerinde ise
               dünyanın geçiciliği, ölümü ve ahiret hayatını konu edinen ilahiler okunurdu.




















                                                                                                          97
   94   95   96   97   98   99   100   101   102   103   104