Page 33 - Türk Müziği Teori ve Uygulaması 9
P. 33

Artık hastaları hekimler tedavi ediyor, şiir ve edebiyatla da med-
            reselerde Arap ve Acem edebiyatını öğrenmiş danişmentler uğ-
            raşıyordu. Ozanlar birer halk şairi olarak kalmış, 15. yüzyıldan
            itibaren âşık adını almıştır.

            Türk müziği; ozanlar ve âşıklar tarafından tarihin akışı içerisinde
            yakılan türkülerle Anadolu’ya gelmiş, İslam kültürüyle ve eski
            Anadolu uygarlıklarının müzikleri ile etkileşime geçmiş, zengin-
            leşmiş ve çeşitlenmiştir. Dinî ve din dışı törenlerde icra edilen bu
            müziklerin çalgısı kopuzdur (Görsel 2.2). Bunun dışında davul,
            kös, boru, zurna ve zil gibi çalgılar kullanılmıştır.                    Görsel 2.2: Kopuz
 2.1. Türk Müziği Tanımı

            Türk Sanat Müziği
 Müzik; olayları, duyguları, düşünceleri ölçülü ve ahenkli seslerle ritimli veya ritimsiz olarak estetik
 bir şekilde ifade etme sanatıdır.  Türk müziği; İslamiyet’in kabulünden sonra Selçuklu ve özellikle Osmanlı döneminde birçok mille-
            tin müziğinden etkilenmiş, o müzikleri kendi potasında eritmiştir. Bunun bir sonucu olarak makam,
 Türk müzik kültürü; Türk milletinin düşünce, davranış, sanat ve yaşayış öğelerinin tümünü yansıtır.   form ve usul bakımından zengin bir müzik kültürü oluşmuştur.
 Türk müzik kültürü denildiğinde Türklerin tarih sahnesine çıkışından başlayarak günümüze kadar
 süregelen ve Türklerin yaşadıkları yerlerde etkinliğini devam ettiren süreç anlaşılır.  Türk sanat müziğinin yaşadığı ve yayıldığı alanlar genellikle büyük kentler ve şehir merkezleri ol-
            muştur. Medeniyet ve bilginin getirdiği kazanımlar Türk sanat müziğinin daha sistemli ve kurallı
 Türk müzik kültürü, bünyesinde kendine özgü müzikal özellikler barındırır. Aynı zamanda dil, din,   olmasına yardımcı olmuştur.
 tarih, edebiyat, coğrafya gibi alanlarla yakından ilişkilidir.
            Müzik adamları, devlet büyükleri tarafından himaye ve teşvik edilmişlerdir. Böylece müzik medeni-
 2.1.1. Türk Müziği Kavramı  yet ve bilgiyle paralel bir gelişme göstermiş; saraylarda, konaklarda müzik eğitimleri verilmiş mü-

 Türk müziği, dünya üzerindeki yaygın iki cins müzikten biridir. Bu müziklerden biri tonal müzik yani   zikli sohbetler yapılmıştır.
 çok sesli müzik dediğimiz Batı müziğidir. Tonal müziği Batı dünyası el ele vererek meydana getir-  19. yüzyıla gelinceye kadar meşk usulü ile usta çırak ilişkisi içerisinde öğretilen Türk sanat müziği,
 miştir. Diğeri ise modal müzik yani tek sesli makam müziği denilen müzik tarzıdır. Modal müzikler   bu yüzyıldan sonra kuramsal çalışmalarla sistemli bir hale gelmiştir.
 arasında en yaygın olanı ve en başta geleni Türk müziğidir.

 Türk müziği yüzyıllar içinde klasiklerini ve şaheserlerini vererek üstatlarını yetiştirmiş, yüksek ve
 soylu bir milletin yarattığı sanatsal mükemmelliğe erişmiştir.  1. ETKİNLİK

 2.1.2. Türk Müziği Türleri
               Hammamizade İsmail Dede Efendi’ye ait Ey Büt-i Nev-edâ isimli şarkıyı dinleyiniz.
 En eski Türk halk şairlerine baksı, ozan, kam,
 şaman denmektedir. Bu şairler dans, oyun gibi
 birçok meziyete; hekimlik, müneccimlik gibi
 birçok vazifeye sahiptir. Bu sebeple  halk ara-
 sında  önemli  kişilerdir.  Şamanlar,  çeşitli  za-
 manlarda  yapılan  dinî  törenlerde  giydikleri
 kıyafetlerle ve çaldıkları müzik aletleriyle tö-  HAMMAMİZADE İSMAİL DEDE EFENDİ
 renleri yönetirlerdi (Görsel 2.1).  Şamanlar İs-
 lamiyet'in  kabulünden  sonra  sadece  müzik   9 Ocak 1778’de İstanbul’da doğdu, 28 Kasım 1846’da Mekke yakınlarında Minâ’da öldü. Babası geçimini ha-
                  mam işletmeciliğiyle sağladığı için İsmail Efendi, Hammamizade adıyla tanındı.
 yapmaya başladılar ve ozan adını aldılar.
                  Çeşitli makamlarda ilahi formlarında eserler bestelemiştir.
 Görsel 2.1: Şaman








                                                                                    TÜRK MÜZİĞİNE GİRİŞ    31
   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37   38