Page 152 - TİYATRO TARİHİ 9
P. 152

3   HAZIRLIK ÇALIŞMASI
            1.  Bir sanat eserinde karşıt unsurlardan yararlanmanın esere katkıları neler olabilir?
            2.  Toplumda herkesin aynı sanat türüne ilgi duymamasının nedenleri sizce nelerdir?


          8.1.   ROMANTİK TİYATRO

          Romantik tiyatro düşüncesi, Fransız İhtilali’nin arka planında yer alan ulusçuluk, özgürlük, eşitlik, adalet arayışı
          gibi kavramlardan beslenmiştir. Bu akımın amacı insanı eğitmek değil insanın doğal özüne ışık tutmak ve insanı
          bu doğrultuda geliştirmektir.

          Romantizm,  XIX.  yüzyılın  ilk  yarısında  tiyatro  sanatında  en  parlak  dönemini  yaşamıştır.  Romantik  akımın
          düşünsel temeli, aydınlanma çağı olarak da kabul edilen XVIII. yüzyılda şekillenen Alman idealist felsefesine
          dayanmaktadır.

          İdealizm, maddeyi evrenin gelip geçici bir yanılsaması olarak gören felsefi öğretidir. İdealizme göre gerçek
          olan idealar (değişmez öz) dünyasıdır. Bu akımın temelinde yer alan kuramsal altyapıya kaynaklık eden Alman
          idealist  felsefecileri  arasında  Immanuel  Kant,  Georg Wilhelm  Friedrich  Hegel  (Corc Vilhelm  Fredrih  Hegel),
          Johann Gottlieb Fichte (Yohan Gotliib Fişta) gibi isimler yer almaktadır.

          XIX. yüzyılın ilk çeyreğine gelindiğinde oyun yazarlığında klasik
          akımın biçim kuralları ile akıl ve mantık ölçülerine karşı çıkılmıştır.
          Klasik tiyatro sanatının kuralları yeniden şekillenerek bu kurallara
          ters istikamette yeni formüller üretilmiştir. Böylece romantizm akımı
          ortaya çıkmıştır. Yeni akımın kuralları sanat eserinde yeni bir biçim,
          yeni bir işlev anlayışı içerisinde değerlendirilmiştir.

          Romantik tiyatro ise insani değerlere bağlılık, insan ve insan
          vicdanının yüceltilmesini amaçlayan düşünceyle ortaya çıkan
          görüşlerdir. Oyunların konusu bu amaca uygun biçimde düzenlenen
          kurallar ve kavramlarla belirlenmiştir. Oyunlar dram sanatı şeklinde
          sergilenmiştir.  XIX. yüzyılın ilk yarısında tiyatro sanatında en parlak
          dönemini yaşamıştır.

          Fransa’da ise romantizmin bilinçli bir akım olması ancak 1824’ten
          sonra gerçekleşmiştir. Victor Hugo 1827’de Cromwell adlı oyununa
          yazdığı ön sözünde bu akımın bildirisini yayımlamıştır. 1830’da   š   Görsel 8.1: Hernani oyunundan bir sahne
          Hernani adlı oyununun büyük yankı uyandırması Fransa’da
          romantizmin zaferi olmuştur (Görsel 8.1).


                                               =   BİLGİ KUTUSU



            Fransız felsefeci Jean Jacques Rousseau’ya (Jan Cak Ruso) göre
            toplum, bireye ahlak anlayışını getiren en önemli yapıdır (Görsel
            8.2). Bunun için de en yüksek ahlak değerinin temsilcisidir. Felsefe-
            sini geliştirirken devlet kavramını ulusal planda düşünmemiş olan
            Rausseau’nun XVIII. yüzyıl sonlarında ulusçuluk akımının başlamasına
            büyük katkısı olmuştur.




                                                                      š   Görsel 8.2: Jean Jacques Rousseau


        150                                          8. ÜNİTE
   147   148   149   150   151   152   153   154   155   156   157