Page 49 - TİYATRO TARİHİ 9
P. 49

MERAKLISINA

               Yandaki karekodu kullanarak Felsefe Söyleşileri adlı içerikten bir kesit izleyebilirsiniz.




            2.1.4.1.   Poetika’da Tragedyanın Tanım ve Ögeleri

            Poetika adlı yapıtında tragedya ve epos şiir arasında bir kıyaslama yapan Aristoteles; tragedyanın tanım, araç
            ve işlevlerine değinir. Ona göre tragedya bir taklit sanatıdır. Başı ve sonu olan, belirli bir uzunluğu bulunan,
            ortalamadan üstün olan hareketin taklididir. Buna göre tragedyada ancak soylulara yarayan büyük eylemlerin
            taklidi yapılır. Ağırbaşlı bir havası bulunan tragedyanın sanatlı bir dili vardır.

            Aristoteles’e göre tragedya; öykü (mythos), karakter, düşünce, dil (diksiyon), dekoration (görüntü) ve müzik
            olmak üzere altı ögeden oluşur. Dil ve müzik taklit araçlarını, dekoration taklit tarzını; öykü, karakter ve düşünce
            de taklit nesnelerini oluşturur. Öykü, oyunda geçen olaylar dizisini içerir. Karakter, belli özellikleri olan oyun
            kişileridir. Düşünce, oyun içerisinde belli koşullarda söylenen fikirler ve tartışmalardır. Aristoteles’in tragedya
            tanımındaki özellikler şunlardır:

            •   Olaylarda eylem birliği vardır.
            •   Olaylar, birbirini neden sonuç ilişkisiyle takip eder.
            •   Oyun tek bir mekân etrafında, güneşin doğuşundan batışına kadar geçen zamanda oynanır ve biter.
            •   Olaylar beklenmedik bir şekilde gelişir ve seyircinin merakı canlı tutulur.
            •   Olayların inandırıcı olmasına dikkat edilir.
            •   İronik anlatımla seyircinin gizli mesajı bulması beklenir.

            2.1.4.2.   Poetika’da Tragedyanın Bölümleri

            Aristoteles, kendi zamanına erişen tragedya metinlerini ve izlediği gösterimleri karşılaştırarak ideal bir tragedya
            metninin yapısının nasıl olması gerektiğine dair kendi çıkarımlarını paylaşmıştır. İdeal tragedyanın yapısını
            hamartia, peripetie, anagnorisis, pathos ve katharsis bölümlere ayırarak ilk gösteren Aristoteles olmuştur.
            Bu bölümleri serim, düğüm ve çözüm şeklindeki olay örgüsüne dağıtmıştır.

            Aristoteles iyi bir tragedyada olay örgüsünün karmaşık olmasını önemser. Örneğin oğlun anne veya babayı
            öldürmesi, kardeşin kardeşi öldürmesi günlük hayatta çok sık rastlanan bir durum değildir. Sıradan başlayan
            bir olay dizisi, nadir gerçekleşen bu tür olayları konu edinirse o zaman tragedyanın daha etkili olacağını belirtir.
            Ona göre tragedya,  ideal tragedya kurgusuna böyle erişilebilecektir.

            2.1.4.3.   Poetika’da Trajik Kahramanların Seçimi

            Aristoteles, oyun kişisinin ahlaki bakımdan iyi olması gerektiğini belirtir. Aksiyonun gelişmesi için mükemmele
            yakın ancak insanca kusurları da olan bir kahraman gerekmektedir.  Trajik unsurun oluşturulabilmesi için
            trajik hataya ihtiyaç vardır. İyi bir kişinin adaletsizliğe uğraması seyircide öfkeye sebep olur. Kötü bir kişinin
            adaletsizliğe uğraması ise seyircide o kadar etki bırakmaz. Bu nedenle kişi ne çok iyi ne de çok kötü olmalıdır.
            Bu durum trajik unsurun ve acının ortaya çıkmasında oldukça etkilidir, bu yüzden trajik hataya ihtiyaç vardır.

            Aristoteles  Poetika adlı eserinde komedya türünün basit şarkılar söyleyen korobaşlarının doğaçlamala-
            rından ortaya çıktığını söyler. Tragedyanın ortalamanın üstündeki saygın kişileri konu edindiğini, komedyanın
            ise ortalamanın altındaki ve ortalama insanı ele aldığını belirtir. Aristoteles’e göre Epikarmos, ilk güldürücü
            olaylar dizisini biçimlendiren kişidir.









                                                                                                     47
                                               ANTİK YUNAN TİYATROSU
   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54